ERKAN AKÇAY (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Başkanım, Hasan Bey'in hassasiyetle üzerinde durduğu hususa katılıyorum. Bu en son 25, 26, 27 Eylülde yaptığımız ziyaretler sonunda ben yaptığım açıklamalarda da, görüşlerde de ifade etmiştim. Şimdi âdeta son final, kaza mahallini mutlaka ama mutlaka, ne yapıp edip kesinlikle görmemiz gerektiği ve o kaza mahallini gördükten sonra da kesin kanaate daha fazla yaklaşacağımız inancımı dile getirmiştim. Onu da tekrar ediyorum.

Şunu da ifade ediyorum: Bilmiyorum sizler gördünüz mü, kazada hayatını kaybeden madencilerimizin yüzlerce fotoğrafını inceledim. Yani birkaç gün kendinize gelemiyorsunuz. Bende o fotoğraflar var. Bunu Komisyon üyesi arkadaşların mutlaka görmelerinde isabet buluyorum ama inanın şurada "gösteririm" demeye cesaret edemiyorum. Ancak buna Komisyon olarak karar vermemiz lazım. Onlar var mı, bilemiyorum. Çünkü o fotoğraflardaki görüntülerle kaza mahallindeki yapacağımız gözlem ve çalışmalar... Diyelim ki delillerin yok edilme ihtimali mevcut olmasına rağmen, ne kadar delil yok edilirse edilsin o kaza mahallini görmemiz, onun toprak ve kömür yapısını görmemiz bile yeterli olacaktır. Zaten hayatını kaybeden işçilerin durumunun sadece karbonmonoksit gazından olmadığını da yüzlerce fotoğraf açıkça gösteriyor. Resmen yanmışlar ve resmen de haşlanmışlar. Yani çok feci manzaralar. Dolayısıyla, Komisyon olarak da sorumluluğumuz bu bakımdan büyük.

Ayrıca, firmanın patronunu görüşmek için davet etmiştik. Çeşitli gerekçelerle bugüne kadar -herhâlde sağlık sorunlarını dile getirerek- Komisyonda görüşme imkânı olmamıştı. Ben, bunu, tekrar Komisyon Başkanlığına hatırlatıyorum. Bu kişi dinlenmeyecek mi? Eğer dinlenmeyecekse işin bu boyutu da noksan kalır. Her ne kadar Yönetim Kurul Başkanı ama sonradan Yönetim Kurulu Başkanı olmuş. Maden işletme süreçlerinin başından büyük çoğunlukla Alp Gürkan sorumlu. Bunların da mutlaka dinlenmesi gerekir.

Ezcümle olay mahallini mutlaka görmeliyiz. Ne zaman göreceğiz? Bu bahsettiğim fotoğrafları da Komisyon üyelerimizin görmelerinde fayda görüyorum.

Bir de, bu torba kanundaki yapılan düzenlemeler nedeniyle... Torba kanun yürürlüğe girdi ertesi gün Zonguldak'ta 20'den fazla firma işçi çıkardı. Manisa'da da işçi çıkaran firmalar var. Yani bu yapılan düzenlemeleri firmalar istismar ediyor. Plan Bütçe Komisyonunda, Türkiye Kömür İşletmelerine, Türkiye Taşkömürü İşletmelerine defaatle "Torba tasarıda yer alan işçi ücretlerindeki değişiklik, çalışma saatlerindeki değişiklik ve diğer değişikliklerin etkisi nedir maliyetlerinize?" diye... Bunların hesaplamalarını dahi getirmediler, getiremediler. Şimdi de bunu bahane ederek işçilerine işi bıraktırdılar.

Şimdi, işçileri "Ne olacağız biz?" diyerek yine âdeta sanki o eski asgari ücrete dahi razı olur bir duruma getirtmek isteyen bir kampanya düşünüyorlar endişesi taşıyorum bu firmalar bakımından. Bu konuda da Komisyon olarak elbette görüşlerimizin olması gerekir bu öneriler bölümünde.

Şimdilik söyleyeceklerim bunlar.

Teşekkür ediyorum.