KOMİSYON KONUŞMASI

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli bürokratlar; hepiniz hoş geldiniz.

Evet, Kültür ve Turizm Bakanı olarak doğrusu sormak istediğim çok soru var ama beş dakika içinde en genel hatlarıyla söyleyeceğim. Yani iktidarın tekleyen politikası kültür ve sanat alanında da -tekçilik politikası diyorum tabii ki ben, tekleyen demeyi tercih ediyorum- çok yoğun hissediliyor. Yani bir iktidardan yana olanlar, bir olmayanlar. Hani bütün hayatın diğer her alanında olduğu gibi burada da neler karşımıza çıkıyor, biraz bununla ilgili birkaç şey söyleyeceğim.

Bildiğiniz gibi, Türkiye, çok dilli, çok kültürlü, çok kimlikli bir ülke ve bu, her fırsatta birileri tarafından "mozaik" "zenginliğimiz" diye ifade edilir ve bununla gurur duyulur her fırsatta ama gerçek böyle değil. Gurur duyulan zenginlik, mozaik, dil, kültür, kimlik ve farklılıklar kültür ve sanat alanında da yasaklı diller, yasaklı kültürler, yasaklı gösteriler diye karşımıza çıkıyor.

Şimdi, toplumsal barışın, huzurun ve mutluluğun yolu gerçekten çoğulculuktan geçiyor, çoğunlukçuluktan değil. Uzun süredir, 2002'den bu yana, özellikle son yıllarda iktidarın pratiği, çoğulculuğu tümüyle dışlıyor ve hayatın her alanında çoğunlukçu bir yaklaşımı önümüze koyuyor.

Şimdi, bu konuda sizin alanınızla ilgili elimde gerçekten -bu dosyanın hepsi- yasaklanan bir dolu karne var, iktidarın karnesi ama sizin alanınıza girdiği için aynı zamanda sizin de doğrudan sorumlu olduğunuz bir alan. Mesela RTÜK çok sesliliğin önünde en önemli kurum olarak duruyor şu anda. Ben çok dizi izleyen biri değilim ama ara ara baktığımda dehşete düşüyorum. Mesela kadınları dedikoducu, birbirlerini sevmeyen, arkasından konuşan, erkekleri baştan çıkaran -tırnak içinde söylüyorum- diziler vardı geçen yıl. İzledim, ya böyle bir şey olabilir mi dedim. Bu, kadınları doğrudan aşağılayan bir dizi. Ya da kadına yönelik şiddeti, bağırmayı özendiren diziler yayında ve RTÜK hiçbir şey demiyor. Irkçılığı tetikleyen, bazı kimlikleri, mesela Kürtleri, Lazları ya da başka kimlikleri aşağılayan, konuşmasından, şivesinden hemen böyle mizah konusu yapılan dizileri de görüyoruz. Şiddet özendiriliyor, ayrımcılık yapılıyor, kadınlar aşağılanıyor, dışlanıyor, ayrımcılık yapılıyor ama RTÜK bu konularda "tık" sesi çıkarmıyor. Irkçılığı, nefret dilini, militarizmi, savaşı özendiren diziler konusunda Kültür Bakanı olarak gerçekten, özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum. Yani gerçi RTÜK ne yaptı? 37 radyo, 3 televizyon kanalını kapattı, lisanslarını iptal etti. Neden? Çoğulculuğun önündeki en önemli mesele. Unutmayalım ki Wikipedia'ya erişim engeli var ve yasaklı konumda.

Size birkaç örnek vereceğim basın, sanat ve kültür alanından. Mesela, oyuncu Levent Üzümcü basın demeçleri ve sosyal medya paylaşımları sebebiyle Şehit Tiyatrolarından ihraç edildi.

(Oturum Başkanlığına Kâtip Şirin Ünal geçti)

BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Beştaş.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Daha yirmi altı saniye artı bir dakikam var.

OHAL rüzgârında Şehir Tiyatroları önce 6 oyuncusunu kurumdan uzaklaştırdı ve ardından performans düşüklüğü gibi sebepler gösterilerek 20 oyuncusunu attı. Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliğini (MESAM) hedef alan Orhan Gencebay'a iktidar partisinden destek geldi ama aynı iktidar partisi Arif Sağ ve yönetimini el çektirerek kuruma kayyum atadı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Barış Atay'ın sahnelediği "Sadece Diktatör" oyunu Kadıköy'deki tüm tiyatrolarda ve sonra her yerde yasaklandı. Geçen yıl Mecliste -yine Genel Kurulda konuşmuştuk- Meclis Sohbetleri programında kadın tiyatrocular sahneye çıkarılmadı ve görüntüleri dehşetle izledik. Şarkıcı Sıla Gençoğlu, Yenikapı mitingi hakkında "Darbeye karşıyım ama böyle bir şovun içinde bulunmak istemiyorum." dediği için hedef gösterildi iktidar medyası tarafından ve konserleri iptal edildi.

Sayın Bakan, Viranşehir'de sadece Kürtçe şarkı söylediği için müzisyenler gözaltına alındı ve tutuklandılar, bundan bilginiz var mı?

Avesta Yayınevinin 2017'den beri -daha on sekiz yıl önceki kitapları da dâhil olmak üzere- kitaplarından 13 tanesi yasaklandı ve geçen gün okuduk, 2 kitabı yakıldı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Vekilim.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Bu yakılma işi gerçekten 2019 dünyasında ve Türkiyesinde nasıl bir şeydir, bunu öğrenmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum.