MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Hani Komisyonumuzun kurulmasına bir yandan da vesile olan bu Yalvaç kazasıyla ilgili yine kısa bir konuyu gündeme getireceğim. Sayın Müsteşarım "Bize adli, idari konularla ilgili intikal eden bir şey yok." dedi ama ben şunu söyleyeceğim: Yani bu eylem planını, stratejiyi çıkaran Bakanlığımız, Aracılık Yönetmeliği'ni çıkaran Bakanlığımız ama o faciada da gördük ki bunların hiçbirine uyulmamış yani Bakanlığın düzenlemelerine uyulmamış. Bir aracı var, komisyon almış. "Komisyon almak yasak." diyor yönetmelik, aracının yeterlilik belgesi yok yani bu konuda Bakanlığın bana göre en azından bir inceleme, hatta soruşturma açması gerekirdi. Yani orada kim görevini ihmal etti, kim denetlemedi? Yani İŞKUR'un ve valiliğin benim bildiğim kadarıyla denetim yetkisi var. Yani bu konularda ne yapıldı? Bakanlık olarak kendimiz harekete geçmeliydik yani bize bir şey intikal etmesini beklemekten ziyade biz bir şeyler yapmalıydık. Yani yönetmeliği çıkar, eylem planını çıkar, kimse uygulamıyor, uygulamayanın da bir hesap vermesi gerekiyor, orada sorumluluğu aramamız gerekirdi.

Ben son olarak Başkanım, sabrınıza sığınarak şunu ifade edeceğim: Biliyorsunuz Van depremiyle ilgili, Soma faciasıyla ilgili, hayatını kaybeden kardeşlerimize yönelik aylık bağlamayla ilgili, eş, çocuklara, anne-babalara aylık bağlamayla ilgili kolaylıklar getirildi, prim borçları silindi. Yine, şu anda Meclis gündeminde Ermenek'le ilgili, Ermenek faciasında hayatını kaybedenlerle ilgili aynı düzenleme yapılıyor. Yani burada Bakanlık olarak bir genel düzenleme yapmamız gerekmez mi? Şimdi, Akşehir'de de 18 kardeşimiz öldü, daha önce de başka yerlerde birçok kardeşimiz bu şekilde öldü. Yani depremde ölme ya da kömür ocağında ölmeyle bu şekilde ölme arasında fark ne? Sosyal Güvenlik Kanunu'nda genel bir düzenleme yapılması lazım eğer bu konuda doğru bir iş yapmamız gerekiyorsa. Oraya ver, oraya verme, şimdi, hakikaten Akşehir'deki aileleri çok yakinen bildiğim için çok mağdur durumdalar. Yani onlara devlet olarak niye sahip çıkmıyoruz? Şimdi, Ermenek de benim kendi yaşadığım, büyüdüğüm yer, oradakine sahip çıkıyoruz, tamam, Allah razı olsun. Ama Akşehir'dekine niye sahip çıkmıyoruz ya da Adıyaman'dakine niye sahip çıkmıyoruz? Yani bu şekilde kapsayıcı bir düzenleme yapma ihtiyacı olduğu ortada.

Teşekkür ediyorum.