| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 21 .01.2015 |
CELAL DİNÇER (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
"Sahil Güvenlik Komutanlığının askeri görevleri haricindeki diğer görevleriyle ilgili eylem ve işlemleri İçişleri Bakanlığı ile valiler ve kendi amirleri tarafından denetlenir ve teftiş edilir." diye bir düzenleme getiriliyor. "Askeri görevleri haricindeki diğer görevleriyle ilgili eylem ve işlemleri..." Düzenlemede o kadar çelişkiler var ki bakınız, tekrar okuyorum: "Sahil Güvenlik Komutanlığının askeri görevleri haricindeki diğer görevleriyle ilgili eylem ve işlemleri İçişleri Bakanlığı ile valiler ve kendi amirleri tarafından denetlenir ve teftiş edilir." "Kendi amirleri"ne ne gerek var? Yani bunu koymanın buradaki yeri nedir? O zaman şunu anlıyoruz: Kendi amirleri askerî görevleri haricindeki görevleri teftiş eder. Askerî görevleri teftiş etmeyecek mi? Bu konuda bir açıklık getirilmesini istiyorum yani okuyan kişi oraya baktığında "Kendi amirleri askerî görevleri haricindeki diğer görevleri, aynı İçişleri Bakanı ve valiler gibi denetler ama askerî görevleri denetleyemez." diye bir şey çıkıyor ortaya. Düzenleme çok doğru bir düzenleme değil. Orada, bunun hukuk açısından sakıncalar yaratabileceğini belirtmek istiyorum. Yarın, oradaki bir görevli kendi amirine "Arkadaş, bak kanun ne yazıyor? Ek Madde 1'e göre, askerî görevler haricindeki görevlerimi denetlersin sen, diğer görevleri denetleyemezsin." der, karşı çıkabilir. Siz de hiçbir şey yapamazsınız yasayı bu şekilde yorumlarsanız. Bu konuda mutlaka bir açıklık getirilmeli. Zaten bir kurumun amirinin kendi astını denetlemesi kadar doğal hiçbir şey yok ki. Bunu buraya koymanın gerekçesi nedir? Onu takdirlerinize bırakıyorum.
Ayrıca, ek 2'nci maddede "İçişleri Bakanı, bu Kanundaki yetkilerinden bir kısmını gerektiğinde sınırlarını yazılı olarak açıkça belirlemek şartıyla ilgisine göre Sahil Güvenlik Komutanına veya valilere devredebilir." diyor. "Yetkilerinin bir kısmını sınırlarını yazılı olarak belirtmek şartıyla..." Bu, en azından, hukuk tekniği açısından daha düzgün bir ek düzenleme çünkü sınırlarını belirleyecek ancak, gene tekrar ediyoruz: Burada, sadece İçişleri Bakanının Sahil Güvenlik Komutanına görev devretmesi çok doğru. Yukarıda jandarma için söylediğim veya birlikte söylediğim 24 maddenin sakıncalarının tümünü içermektedir. Yani İçişleri Bakanı Sahil Güvenlik Komutanlığının o kadar tepesinde, o kadar siyasi emirleri altına alacak ki bunu daha da yaygınlaştırıp kendi yetkisini ildeki siyasete, etki altında kalmaya çok daha yakın valilere kadar devredebilmesi, ileride, çok sınırlı sayıda olan Sahil Güvenlik Komutanlığının siyasileşmesine de yol açabilecek çünkü mahallindeki baskılara maruz kalacaktır vali, oradaki, denizlerdeki kaçakçılık olaylarının çok daha artmasına, üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde Sahil Güvenliğin siyasetin oyuncağı hâline gelmesine sebep olabilecektir. Biraz evvel örneklerini sunduğumuz valiler varken ve hâlâ bu valilerin de görevde olduğunu düşünürsek bu valilerin atayabileceği, bu valilerin soruşturma açabileceği, bu nitelikteki valilerin Sahil Güvenlik üzerinde icraatta bulunabileceğini düşünmek dahi istemiyoruz. Bu nedenle, bu düzenlemeler yanlış düzenlemelerdir. Bu düzenlemenin de tasarı metninden çıkarılmasını teklif ediyoruz.
Tekrar hepinize saygılar sunuyorum.