CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Sayın Başkanım, Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, değerli milletvekillerimiz, Saygıdeğer Cumhurbaşkanı Yardımcım, değerli bürokratlar, basınımızın değerli mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin geneli ve Sayıştay raporları üzerinde görüşlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

AK PARTİ hükûmetlerinin 18'inci, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemimizin 2'nci bütçesi olan 2020 yılı merkezî yönetim bütçesinin milletimizin refahını artırmasına, ülkemizin kalkınıp güçlenmesine önemli katkılar yapmasını diliyorum ve buna inanıyorum.

Bütçe, devletin gelecek bir yıl içinde tasarladığı, gelir ve giderlerinin nelerden ibaret olduğunu ayrıntılı biçimde gösteren bir cetveldir. Bir diğer ifadeyle bütçe, devletin harcamaları ile gelirlerini ayrıntılı şekilde gösteren, bu gelirlerin toplanmasına ve harcamaların yapılmasına izin veren hukuki bir belgedir. Nitekim Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 161'inci maddesinde "Kamu idarelerinin ve kamu iktisadi teşebbüsleri dışındaki kamu tüzel kişilerinin harcamaları yıllık bütçelerle yapılır." denmektedir. Malî yıl başlangıcı ile merkezi yönetim bütçesinin hazırlanması, uygulanması ve kontrolünün kanunla düzenleneceği hükmünü içermektedir. "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Genel Kurulda kamu idare bütçeleri hakkında düşüncelerini her bütçenin görüşülmesi sırasında açıklarlar, gider artırıcı veya gelirleri azaltıcı önerilerde bulunamazlar." denmektedir. 2020 yılı merkezî yönetim bütçesinin hem Hükûmetin Yeni Ekonomi Programı hem de Orta Vadeli Mali Plan'da belirlenen amaçlar, hedefler ve çerçeveyle uyumlu şekilde hazırlandığını görmekteyiz.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın bütçenin sunumunda da açıkladığı gibi, 2020, 2021, 2022 yıllarında yüzde 5'lik bir büyüme tahmin edilmektedir. 2020 yılında sağlanacak yüzde 5'lik büyümeyle birlikte, ekonomik alandaki toparlanma ve bu toparlanmanın sonucunda da istihdam oranlarında iyileşme kaydedilmesi öngörülmektedir. İktisadi güvenin tesis edilmesiyle birlikte, ertelenmiş yatırımların hayata geçirilmesinin ve üretimin, ihracatın da artarak 190 milyara çıkmasının, turizm gelirlerinin 34,3 milyar dolar olmasının, cari işlemler açığının millî gelire oranının yüzde 1,2 olmasının hedeflendiğini görüyoruz; 2020 yılı enflasyon oranının tekrar tek haneli rakamlar seviyesine inmesinin ve yıl sonunda yüzde 8,5 seviyelerinde olmasının hedeflendiğini görüyoruz. 2020 yılında da uygulanacak maliye politikası çerçevesinde mali disiplinden taviz verilmeyeceği, bütçe açığının millî gelire oranının yüzde 3'ün altında kalması, faiz dışı dengede ve kamu borç stoklarının millî gelire oranında kademeli bir iyileşmenin olması hedefleniyor. 2020 yılı bütçesinin, On Birinci Kalkınma Planı'nda açıklanan, daha fazla değer üreten, daha adil paylaşan, daha güçlü ve müreffeh Türkiye vizyonuna hizmet edecek atılımların başlatılacağı bir bütçe olacağına inanıyoruz. Ekonomide öngörülen dengelenme, disiplin ve değişim yaklaşımına uygun olarak hazırlandığı görülen 2020 bütçesinin, elde edilen kazanımların muhafazası ve geliştirilmesi, üretim ve verimlilik odaklı sürdürülebilir büyüme, adaletli paylaşımın kalıcı olarak tesisi temel amaçlı olduğuna inanıyoruz. Bütçenin sağlam ve sürdürülebilir gelirlere dayanmasının, toplanan gelirlerin vatandaşlarımıza hizmeti esas alan bir anlayışla kullanılmasının öncelikli olduğuna inanıyoruz.

Biraz önce söylediğim gibi, AK PARTİ hükûmetlerinin 18'inci, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin de 2'nci bütçesi olma özelliği taşıyan 2020 bütçesi önceki yıllarda olduğu gibi yine bir hizmet bütçesidir. Bütçe kaynaklarının vatandaşlarımızın ihtiyaç duyduğu hizmetlerin karşılanmasında kullanılacağına inancımızın tam olduğunu tekrar vurgulamak istiyorum.

Yine, 2020 yılı bütçesinde en önemli kaynağın eğitime ayrıldığını tekrar görüyoruz ki bütçedeki toplam büyüklük içinde 176,1 milyar liranın Millî Eğitime ayrıldığına şahit oluyoruz; bu da bütçe giderlerinin yüzde 16,1'ine denk gelmektedir ki Hükûmetimizin eğitime verdiği önemi tekrar burada vurgulamak istiyorum, bu bir göstergedir.

Eğitim hizmetleri temel bir kamu hizmetidir. Eğitim hizmetlerinden en iyi şekilde yararlanmak vatandaşımızın hakkıdır. Hükûmetimiz de bu önemin farkındadır ki en büyük paylardan birini yine eğitime vermektedir.

2020 yılı bütçesinde öğrencilerimize doğrudan nakdî ve ayni olarak 26,4 milyar lira ödenek ayrıldığına şahit olmaktayız. Bu önemli bir durumdur. Daha önceki AK PARTİ hükûmetlerinde de yine eğitime bu kaynağın verildiğini biliyoruz. Değerli milletvekilleri, süremizin de kısıtlı olduğunu düşünerek, tabii, bunları tek tek sayacak değilim. Bu çerçevede, 2 milyon öğrencimizin faydalandığı burs ve öğrenim kredisi için 12,5 milyar lira -ki eski bir eğitimci olarak da bunu vurgulamak istiyorum- yine 1 milyon 315 bin öğrencimizin faydalandığı taşımalı eğitim ve yemek yardımı programı için 4,5 milyar lira, 403 bin engelli evladımızın yararlanacağı eğitim programları için yaklaşık 3,7 milyar lira, öğrencilerimize destekleme ve yetiştirme kursu çerçevesinde 1,8 milyar lira, özel okullara giden yaklaşık 160 bin öğrencimize eğitim öğretim desteği kapsamında 804 milyon lira, pansiyonlarda barınan 353 bin öğrencimize barınma desteği olarak 1,2 milyar lira, üniversitelerde harcı kaldırmamız sonucunda 2 milyon 186 bin üniversite öğrencisi için üniversitelerimize 600 milyon lira, ücretsiz kitap desteği kapsamında 1,3 milyar lira ayrıldığını görmekteyiz.

Bir diğer önemli konu, yine, sağlık hizmetleri, savunma hizmetleri; bunları da yine sizin takdirlerinize, bilgilerinize sunmak istiyorum.

Süre kısıtlılığını da dikkate alarak, netice olarak şunu söylemek isterim: Bu bütçe Türkiye'nin kalkınmasına, gelişmesine, büyümesine hizmet edecek bir bütçedir. Bütçemizin ülkemize, milletimize hayırlı olması dileklerimle bütçeyi desteklediğimizi belirtiyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.