EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Başkanım, ben konuşma hakkımı sona bırakacağım ama özellikle bir konuşmacı arkadaşımız söylediği için... Keşke bu utanma davaları farklı bir şey olsaydı. 26 Haziran 2018 tarihinde ben... Arkadaş özellikle her sene aynı şeyi söyler. Bakın, buradaki şahıs demin "Bir kurşun kaç lira?" dedi. Size sormak istiyorum: Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinde Çiftlik köyünde tek bir tane kurşun sıkıldı buna. Lütfen, buna bakar mısınız?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Garo Bey, bak burada bir görüntü var.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ayrıca, Diyarbakır'da sizin il binanız önünde bekleyen binlerce insanın evlatları var, genç evlatları, erkek veya çocuk.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Onları öldürmek için operasyon yapıyorsunuz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Beni bir dinler misiniz? Bu operasyonları kimler götürüyordu biliyor musunuz?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Onları öldürmek için operasyon yapıyorsunuz.

BAŞKAN - Lütfen arkadaşlar!

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - İşte siz, burada gelip de Şili'nin algısını yapıp da teröristleri sokağa çağırdığınız zaman, bu ülke şunu yapar.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - O operasyonları sizler yapıyorsunuz.

BAŞKAN - Lütfen Sayın Paylan.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Değerli kardeşim, siz 2015 tarihinden itibaren 7 Haziran sonrasında başlayan doğu, güneydoğudaki hendeklere bakın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - O analar başımızın tacı.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Nasıl başınızın tacı, ne anlatıyorsun!

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bundan dolayı utanın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Etkisiz hâle getirdik diye gurur duyuyorsunuz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Türkiye Cumhuriyeti hükûmetleri döneminde atanan öğretmen sayısı en fazla bu hükûmet döneminde atanmıştır.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - O yüzden öğretmenler intihar ediyor!

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ve sizin korkunuzla şu anda doğu ve güneydoğuya öğretmenler gelmekten imtina ediyor.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - O yüzden öğretmenler intihar ediyor, değil mi?

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Artı, bakın, ben size bir şey daha söyleyeyim: Ne olursanız olun ama elinizi vicdanınıza koyun.

BAŞKAN - Bakın, Sayın Paylan, itiraz ediyordunuz, aynı şeyi siz de yapıyorsunuz. Bu, oluyor maalesef.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yok, yok, hiç durdurmadınız.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Değerli Başkanım...

BAŞKAN - Buyurun.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Aynısını ben de yapacağım.

BAŞKAN - Lütfen!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Beni konuşturmayanı ben de konuşturmayacağım, bundan sonra böyle.

BAŞKAN - Yarım saat konuştunuz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Hiç önemli değil. Seni konuşturmamak değil, sen bir kurşunun hesabını bilen adamsın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Aynen mukabele.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bir kurşunun hesabını bilen adam sizsiniz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Benim insicamımı bozanın ben de insicamını bozacağım.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bu devletin yükselmesini istemeyen, gayrisafi millî hasılanın dağlara giden... İstediğiniz bu zaten. Ama bu devlet bunun arkasına sığınmıyor, bu devlet diyor ki: Ben Kürt'ümü, Türk'ümü, Laz'ımı, Alevi'mi, Ermeni'mi, herkesi bir tarafta görüyorum.

Bak, ben doğu milletvekiliyim, ben şu anda hem Kürtçe biliyorum hem Türkçe biliyorum. Bu devlet hiçbir dönemde hiç kimseyi asimile etmedi. Bunun başında da sen geliyorsun.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Çocukların da biliyor mu?

BAŞKAN - Lütfen Sayın Paylan!

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Senin arkanda oturan, senin yanında oturan kaç tane Kürt var biliyor musun?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Çocukların da biliyor mu?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sana ne ya, sana ne!

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Biliyor musun sen? İlk önce bunun hesabını ver.

BAŞKAN - Sayın Paylan, lütfen!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Çocukların da biliyor mu? Bilmiyorlar çünkü ana dilinde eğitim almıyorlar.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şunu söyle, de ki: "Ben teröre, teröriste karşıyım. Diyarbakır'da yerde oturan annelerin çocuklarını biz göndereceğiz." İlk önce buna saygı göster.

Teşekkür ediyorum.