KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Başkanım, şimdi Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekili olmak bulaşık ve kirli bir iş değil, kirli bir şey değil.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Estağfurullah, ben öyle bir şey söylemedim.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Kamuoyu böyle algılıyor olabilir ama şimdi, biz birlikte çalışıyoruz ve çalışmaya da henüz başlamadık, bu konuyu araştırmaya başlamadık. Bu konuyu araştırmaya başladığımızda göreceksiniz Ahmet Özdemir, Erkan Baş, Filiz Kerestecioğlu bu konuda orada hayatını kaybetmiş küçük bir çocuğun hayatına kimin son verdiğinin hassasiyetiyle çalışacaktır. Bunun benim iktidar kimliğimle bir alakası yok. Kamuoyu böyle algılıyorsa bile -şimdi biz birlikte çalışıyoruz- bu algıyı ortadan kaldırmak sizin ve bizim elimizde ve yeni bir başlangıç yapmışız.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Ahmet Bey, siz bunu yapabilirdiniz işte. Şu Divanı oluştururken bunu gösterecektiniz.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Tamam. Benim 2 çocuğum var ve o çocuğun başına gelmiş işin sorumlusu kimse onun hesabını sormaktan büyük bir memnuniyet duyarım, siz böyle bakın bu olaya. Burada kâtip üye olup olmamam benim için önemli değil, söylüyorum size benim için önemli değil. Sizin yaptığınız çalışmanın ve bizim birlikte yaptığımız çalışmanın sonucuna göre bir karar vereceğiz. Bizim AK PARTİ milletvekili olmamız veya sizin başka bir siyasi partide olmanız bu Komisyonun çalışma gündeminde hiçbir zaman olmayacak.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Olmuş ama Ahmet Bey, bakın, olmuş, 4 üyesi var 4'ü de AK PARTİ'li olmuş yani.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Çalışmaya başlayamadık, çalışmaya başlayalım bence.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Erkan Bey, bundan kurtulursanız...

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Ben size güveniyorum, diyorsunuz ki: "Ben bu kaygıyı taşıyorum."

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - O zaman sorun yok.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Peki, "Bunu niye göstermediniz?" diye de soruyorum.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Gösteriyorum bunu.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Hayır. Yani diyorsunuz ki: "Bizim burada aramızda bir parti farkı yok."

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Evet.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Tamam ben size katılıyorum. Niye 4 Divan üyesi de AK PARTİ'li o zaman?

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Çalışmaya başlayamadık Erkan Bey, lütfen artık çalışmaya başlayalım.

BAŞKAN - Devam edelim.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Ya, arkadaşlar böyle tartışacaksak olmaz. Bakın, siz beni ikna etmeyin, siz toplumu ikna edin. Ben size olanı sunuyorum.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Tartışmayacağım. Başkanım, özür diliyorum, bitiriyorum.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Çalışmayı engelliyorsunuz.

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Estağfurullah ya!

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Engelliyorsunuz.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Bir dakika o zaman ben de söz alıp tekrar bunun üstüne konuşabilirim "Engelliyorsunuz." derseniz. Bu bir alelade anlayış meselesi.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Filiz Hanım...

BAŞKAN - Hayır hayır.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Başkanım, bitiriyorum.

CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Hayır, başlamasa ne olur yani ben onu anlamadım? Hayır, başlayalım, işimizin adı ne? Arkadaş konuşuyor.

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen.

CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Üslup hakikaten doğru değil yani. "Hiç çalışmaya başlamadık." Azarlayın o zaman bizi, bağırın o zaman.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Cemal Ağabey, bitiriyorum.

CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - "Niye bunu konuşuyorsunuz?" diye dövün o zaman. Öyle oluyor.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Allah, Allah...

BAŞKAN - Cemal Bey, lütfen.

CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Ama lütfen Sayın Başkanım, sen müdahale et buna, gözünü seveyim. Yani şu an yaptığımız çalışma değil mi?

BAŞKAN - Çalışma, çalışıyoruz.

CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Evet.

BAŞKAN - Ahmet Bey, sözünüzü bitirin lütfen.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Şimdi, biz bu çalışmaya başlarken hepimiz insani hassasiyetlerle hareket edeceğiz ve böyle bir sonuca gideceğiz. Bundan hiçbirimizin endişesi yok, benim sizden sizin de benden yoktur diye umuyorum. O yüzden bu hassasiyetle başladığımızda her komisyonun, her sistemin, her çalışmanın muhakkak arızaları olur; o rızaları o sistemin içindeki kişilerin kabiliyetleri ortadan kaldırır veya kabiliyetsizlikleri o arızaları daha büyük arızalarla tetikler. Biz bu duyguya ve kabiliyete sahip olduğumuzu düşündüğüm için bu konuda bize güvenmenizi istiyoruz, biz de size güveniyoruz.