KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Özellikle değersiz alacak olarak kayıttan düşmeyle ilgili -geçmişte ben de finans sektöründe çalıştığım için biliyorum- maliye tarafı bunu kabul etmiyordu. Biz yüzde 100 alacak ayırmamıza rağmen, karşılığını ayırmamıza rağmen, oradaki hukuk tüketilmesine rağmen takipteki alacaklarla ilgili artık hukuk bitmiş, alacaklı yok, teminat da yok, maliyeye gittiğimizde biz bunları düşmek istiyoruz, düşemiyoruz "Hayır düşemezsiniz, düştüğünüz zaman bir vergi doğar." şeklinde bir açıklama... Özel bankalar bunu ne yapıyor? Özel bankalar bunu varlık yönetim şirketlerine satıyor. 100 liralık bir alacaksa ortalama 10-15 liraya ihaleyle satılıyor. Bugüne kadar da bu miktar, epey bir miktar yani satılıyor. Tabii, kamu bankaları bunu varlık yönetim şirketlerine özellikle satamıyor. Ama bu düzenleme ne getiriyor?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Vatandaşa satacak, bize satacak yani, vergilerimizle ödeyeceğiz.

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Şöyle: Bunu nazım hesaplara alma yetkisi veriyor. Vergi doğmayacak, ileride tahsil ettiği zaman o tahsil kâr olarak yazılacağı için, direkt olarak yüzde 100 karşılık ayrıldığı için bunun da vergisini maliyeye verecek. Böylelikle uzun yıllardan bu yana, özellikle 2001 ve öncesi banka bilançolarında olan ve rasyoları bozan bu tip alacaklar nazım hesaplara alınmış oluyor. Böylelikle biraz olsun banka bilançoları, rasyoları temizlenmiş oluyor ama kayıttan falan gitmiyor, bir yere gitmiyor, nazım hesaplarda izlenmeye devam ediyor. Muhasebe olarak tahsil kabiliyeti olunca diyelim ki bir şekilde bulundu -yine takip ediyor, hukuk yine araştırıyor- tahsil ettiğinde orada kâr olarak yazılıyor, neticesinde de vergisi maliyeye veriliyor.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.