İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim Başkanım.

Ben de herkese hayırlı sabahlar diliyorum.

Sayın Başkanım, tabii, burada 1978 yılında çıkarılmış, daha sonra revize edilmiş bir kanun var ve ülkemizdeki vatandaşlar tarafından da eleştirilen bir kanun. "Niye?" diyeceksiniz, Türkiye'de yaşayan vatandaşlarımıza verilmeyen haklar, o dönemde, döviz girsin diye, yurt dışında olan vatandaşlarımıza verilmiş ve burada ben şunu sormak istiyorum: Bunların prim ödeme gün sayısı minimum kaç gün? Minimum ödediği zaman ne kadardan emekli oluyorlar? Siz de burada ifade ettiniz ve dört buçuk yılda bunları amorti ediyor, tabii ki bütçenin bunu kaldırması da ileride oldukça zor görünüyor ve diğer taraftan bu ev hanımlarına da veriliyor. Yani yurt dışında hiç çalışmamış sadece orada yaşamış ev hanımları bu hakkı elde ettiği hâlde, Türkiye'de hiç çalışmamış ve Türkiye'de yaşayan ve sadece Türkiye'de yaşadıkları için bu hakkı elde edemeyen bu Türk kadınlarının hakkını ne yapacağız? Yani ya bu kadınlarımıza da bu hakkı vermemiz lazım veya bütçemiz eğer bunu kaldıramayacaksa da bunu iptal etmemiz lazım. Bu, sürdürülebilir bir politika gibi görünmüyor.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sizin iktidarınız vardı.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - 1978'de çıkmış kanun.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Kanun 1985'te çıktı ama 2008'de bu hâle getirildi.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - 1978'de. Yani o zamandan beri var olan bir hak bu. Ve dolayısıyla da tabii buradaki yeniden aynı şartlarda diyelim ki Türkiye'de prim ödeyen kişi ödediğini ne kadar sürede amorti ediyor, bunları tabii ki biz bilmek istiyoruz.

Burada, diğer taraftan şu var: Yani Türkiye'de yaşayan kişiler aynı parayı ödüyor fakat BAĞ-KUR'lu oldukları için daha düşük maaş alıyorlar, diğer vatandaşlar Avrupa'da yaşadığı için aynı parayı ödüyor fakat SGK'li olarak emekli oldukları için daha şey. Normalde buradaki ekonomik açıdan... Ben ekonomiden anlamam ama ne kadar para ödüyorsanız herkes aynı karşılığı alması lazım, burada bir eşitsizlik olduğunu görüyorum.

Diğer taraftan da, tabii, Paylan şöyle diyor: "Siz silaha para yatırmasanız aslında ekonomi iyi gidecek."

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Doğru. Sosyal hakları geri almazsanız da.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yani oysa biz şunu düşünüyoruz. Tabii, "S400 almasanız ekonomi daha iyi gidecek." diyor. Ama Paylan hep bunu dile getiriyor, hep dile getiriyor da hiçbir zaman Paylan'ın şunu dile getirdiğini ben görmedim: "Niye bugün Kuzey Suriye'ye veya Kuzey Irak'a Amerika bu kadar silahı götürüyor?"

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yok, niye götürüyor? Soruyorum hadi.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Niye İsrail'in bu kadar silahlanmaya para ayırdığını, neden bu kadar silahlandığını, onları hiç eleştirdiğini hiç görmedik biz. Yani burada şu var: Sizin etrafınızdaki tüm ülkeler silahlanırken yani sizin silahlanmamanız veya silah sanayisine diyelim ki bütçe ayırmamanız yani geleceğiniz açısından tehlike arz etmiyor mu sizin için?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Güllerle karşılayacağız.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Barışçıl politikalarla azaltabiliriz." diyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Güllerle karşılayacağız, güllerle.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Barışçıl politikalarla...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Barışçıl politikalarla azaltabiliriz.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Peki, o zaman diyelim ki PKK bize saldırırken diyelim ki onları neyle karşılayacağız? Güllerle mi karşılayacağız?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Barışçıl politikalarla her şeyi çözebiliriz.

BAŞKAN - Lütfen, arkadaşlar, karşılıklı konuşmayalım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şunu şey etmek lazım.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ama şahsıma yönelik beş defa "Paylan" dedi Sayın Başkan.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yani burada eleştiri yaparken eğer samimiyseniz hem bunu bize yapın hem de diğerlerine de yapın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sataşmadan söz verecek misiniz?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yani ikircikli politika izlemeyin diyoruz.

Teşekkür ederim, saygılar sunarım.