KOMİSYON KONUŞMASI

HULUSİ ŞENTÜRK (İstanbul) - Müsaade ederseniz.

Köy yerleriyle ilgili, köyün doğal gelişimiyle ilgili belki düzenleme gelebilir ama burada 2 tane temel husus var: Birincisi, hazineye ait bir tarım arazisi, tarım amaçlı satılır zaten. Hazine, kendisine ait bir tarım arazisini tarım amaçlı birine sattığında -zaten hepimizin başında bunlar- beş yıl, on yıl sonra siyasetin, bürokrasinin üzerine korkunç bir baskı. Bugün Tekirdağ'da, Çanakkale'de, Balıkesir'de birkaç tane özel şirket milyonlarca metrekare araziyi kapatmış durumda. "Yirmi yıl, otuz yıl beklerim, nasılsa bir gün buraya bir şekilde imar gelir." diyor. İstanbul'da da bir zamanlar böyle olan yerler vardı. Dolayısıyla buradaki amaç tarım amaçlı satılan araziyi yarın bir gün birilerin gelip, birilerini görüp "Aman, şurada imar planında şuraya bir imar verin." demesinin önüne geçmek çünkü bunu yaptığı anda hiçbir şekilde arazi rantıyla karşılaşmayacak. Burada amaç tarım arazilerimizi koruyabilmek ama köyün doğal gelişimi esnasında bu tür olaylar varsa buna istisnai bir düzenleme getirilebilir fakat bunun dışında şehrin doğal büyümesine gelince, bugüne kadar yanlışlar yapılmış olabilir ama Düzce katliamlarına müsaade etmemek gerekiyor. En verimli ovaları kentleştiren bir şehir mantığını bizim artık terk etmemiz gerekiyor ve bu düzenleme de bununla ilgili radikal bir tedbir getiriyor. Bence köy yerleşim yerleri hariç bununla ilgili hepimizin hemfikir olması gerektiğini düşünüyorum.

Teşekkür ederim.