KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim Başkanım.

Tabii, şimdiye kadar biz Komisyonumuzda öğretim elemanlarımızı, sivil toplum örgütlerimizi, hastalarımızı, hasta yakınlarımızı, SGK'nin temsilcilerinin dinledik. İnanın böyle bir konuşmaya hiçbir yerde şahit olmadık. Biz tabii ki şunu söyledik, bu hastalarımızın her türlü ilacı kullanabilme imkânına sahip olması lazım dedik. SGK temsilcileri dediler ki: Biz hiçbir zaman fiyat konuşmuyoruz.

Şunu da söyledik: Burada, tabii ki o ilaç firmaları bu insanların yararına çalışıyor diye düşünemeyiz. Neticede bu kaynaklar ülkemizin kaynakları ama bu hastalar da bizim vatandaşımız. Biz bunlar için ne kadar para harcadığımıza hiçi bakmadık. Ama sizin olayı tamamen siyasi boyut üzerinden dile getirmenizi doğrusu biz yadırgadık.

Şimdi, şöyle bir şey: Buradaki ilaçlarla ilgili, bu ilaçları kim yazıyor? Hekimler yazmıyor mu? Hekim yazmadan SGK bunu öder mi? Talep olmadan SGK bunu öder mi? Öyle bir şey var mı?

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ ÜYESİ PROF. DR. GÜLRİZ ERİŞGEN - SGK ödemiyor zaten bunları. Bu farklı bir politika.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yani bir sürü ilaç var orada. Mesela ilaçların hepsini biz gözden geçirdik. Fiyatlarına da aşağı yukarı baktık. Ne kadar pahalı olduğunu da biliyoruz. Mesela gen tedavisiyle ilgili SGK "Biz bunu da ödemeyiz." dedi. Çünkü hastalar orada bir umutla bekliyor. Ama sizin bu olaya sadece siyasi yönden bakarak gündeme getirmenize doğrusu ben üzüldüm.

Şunu diyebilirdiniz: Yani bu hastalar için Türk Tabipler Birliğinin geleceğe dönük vizyonu nedir? Mesela Sağlık Bakanlığının yapması gereken çalışmalar nedir? Bunları önlemek için tarayıcı testler nedir? Keşke bunlardan konuşsaydınız daha çok memnun olurduk. O ilaç üzerinde haklı olabilirsiniz, onu ayrıca tartışabiliriz, onu biz bilmiyoruz, neyi de kastettiğiniz biz bilmiyoruz ama sizin, Türk Tabipler Birliğinin, tabipleri temsil eden bir kurumun sağlık politikalarına bu hastalarla ilgili geleceğe dair bir umut vermesi lazım, yön vermesi lazım. Ben sizi sanki bir siyasi partinin temsilcisi gibi gördüm. Çok üzüldük doğrusu. Çok üzüldük.

Teşekkür ederim.