HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Hatay) - Başkanım, sunum için teşekkür ederiz.

Ben iki konuya değinmek istiyorum. Yani hedeflerimiz arasında şimdi yönetmelik üzerinde çalışmalar var, bir de bazı şeyleri daha rehabilite etme; maddeleri okuyunca onu anlamdım. Şimdi bir defa 1.219 TL -yani tabanda, halkın arasında da olduğumuz için engellilerle de çok sık karşılaşıyoruz- çok aksaklıklara sebebiyet veriyor, burada bir oran değişikliğine ihtiyaç vardır diye düşünüyorum. Yani biz bu oranı belki asgari ücretin üç bölü dördü şeklinde ele alırsak bu bizim birçok problemimizi çözecektir diye düşünüyorum, o da 1.500'lere falan tekabül eder.

Bir de tabii raporlarda çok sık rastladığımız bir konu ve aksaklık... Hasta ağır engelli; "evet", "hayır" meselesinde yani biraz maalesef hekimlerin bakış açısıyla doğru orantılı bir konu olarak önümüze geliyor. Mesela ben bir hastayla karşılaştım. Hasta 95 yaşlarında, tekerlekli sandalyeyle gelmiş, şimdi buna "ağır engelli" yazmamışlar. Sonra ben fark ettim, başhekime döndüm itiraz ettim, dedim ki: "Biz bu hastaya 'ağır engelli' yazmayacağız da hangi hastaya yazacağız Allah aşkına?" Yeniden tabii itirazla komisyona havale edildi ve "ağır engelli" dendi ve aynı hasta üç ay sonra da vefat etti. Toplumda buna benzer yani toplumu ajite eden benzer olaylarla karşılaşıyoruz. Bunun bir standardının olması lazım. Ve bizim mutlaka -yani ağır engelliyse engellidir- burada "evet" veya "hayır" keyfî yazısını beklemeden çözüm odaklı çalışmamız lazımdır diye düşünüyorum.