KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN - Toplantımızda sunum yapacak olan kurumlar ve STK'lerden kısaca bahsetmek istiyorum.

Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Kurumları Genel Müdürlüğünün sunumu var. İlk sunumu onlar yapacak. Daha sonra Sayın Doçent Doktor İbrahim Durukan Beyefendi'nin galiba biraz acil bir işi varmış, onun sunumunu alacağız, sonra İbrahim Bey'le ilgili soru-cevap varsa onu da alacağız. Daha sonra Profesör Doktor Azime Şebnem Soysal Acar Hanımefendi'nin sunumu var. Daha sonra Profesör Doktor Tevhide Kargın'ın sunumu var. Ayrıca, Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneğinin bir sunumu olacak. Ondan sonra da soru-cevaba geçiyoruz.

Tabii ki gerçekten çok yararlı toplantılar yaptık bu arada. Katkıda bulunan arkadaşlarımıza, bakanlıklarımızın ilgili kuruluşlarına çok teşekkür ediyorum. Ayrıca, uzman arkadaşlarımızın çok güzel katkıları oldu ve katkıları olmaya devam edecek. Onlara çok teşekkür ediyorum. İlgili STK'lerin de çok güzel katkıları oldu. Tabii, daha çok katkı bekliyoruz, onun için çok teşekkür ediyorum.

Bu toplantı gerçekten hepimizin toplantısı yani doğrudan ailelerimizi ilgilendiren bir toplantı, onun için daha çok kurumları da dinleyeceğiz. Örneğin, önümüzdeki haftalarda biz RTÜK'ü dinleyeceğiz. YÖK'ten ilgili arkadaşlarımızı dinleyeceğiz. Özellikle, Down sendromu, otizm konusunda çok başarılı sonuçlar almış aileler var, onları dinleyeceğiz. Bugün gelememiş ama özel eğitim hukukunda bize bilgi sunacak olan bir hanımefendiyi dinleyeceğiz, inşallah o da gelecek. Yani buradan şunu söylemek istiyorum: "Farkındalık" diye sürekli tırnak içinde bahsediyoruz ya, "farkındalık" olayında, zannediyorum, belki Türkiye belli bir noktaya geldi, bu sevindirici bir şey ama daha iyi noktalara gelmemiz lazım.

Geçenlerde biz milletvekili arkadaşlarımızla konuşurken de "Tabii, Doğu, Güneydoğu ve İç Anadolu Bölgesi'nde biraz daha farkındalıkta zayıf durumdayız." diyor, onu da bizim çözmemiz lazım, o soruna da el atmamız gerekiyor. Gerekirse oralarda bir iki ilimizi de ziyaret etmeyi düşünüyoruz, hatta yani büyük bir medya desteğiyle böyle bir şeyi de düşünüyoruz ama tabii, önümüzdeki en büyük sıkıntı da belki zaman meselesi bizim için. Bu zaman işi, galiba Meclis temmuzun 15'i midir, temmuzun sonu mudur, tam, net, partilerin uzlaşması gerekiyor bu konuda, çalışacak. Ondan sonra da çok az bir süremiz kalıyor. Onun için Meclisin tatile girişinden önce bizim dinlemelerimizi bitirmemiz gerekiyor, yazıma da başlamamız gerekiyor. Ondan sonra da gerekirse o gezilerimizi, ziyaretlerimizi, farkındalıkları oluşturmamızı sağlamamız gerekiyor diye bir ön düşüncemi belirteyim istedim ve şimdi sözü Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğüne bırakıyorum.

Yaygın Eğitim ve Barınma Hizmetleri Daire Başkanı Hasan Kaleli Bey, siz arkadaşları da tanıtır mısınız ayrıca.