RECEP ŞEKER (Karaman) - Teşekkür ediyorum bilgilendirmeniz için.

Yeditepe Üniversitesinde ziraat fakültesi var mı?

PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA - Yok, İstanbul'da yok zaten.

RECEP ŞEKER (Karaman) - Yani mesela kültür elde etmeyle ilgili üniversitede bir çalışmanız var mı bu tıbbi ve aromatik bitkilerin...

PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA - Bizde genetik mühendisliği bölümümüz var Fikrettin Şahin arkadaşımız, o ziraat mühendisidir. Bu yeni bizim Yeditepe'deki dağın, Kayışdağı'nın arkasında bir alanda büyük seralar da yaptı, bazı şeyleri öyle kültür yapmaya yönelik, kültür denemeleri yapmak üzere ama mesela sadece tarla kültürü diye düşünmemek lazım, mesela doku kültürü, mesela biz birkaç sene önce Marmara Orman Bölge Müdürlüğüyle ortak proje yaptık, tavşanmemesi ve ıhlamur üzerine. Ihlamurla ilgili kalite, nereden toplanınca en kalite oluyor, orada daha çok almalı. Tavşanmemesi yetiştirilmesi hani maalesef onda başarılı olunamadı yani tarlada şeyin yetiştirilmesi yapılamadı, o hâlde küsmemek gerekiyor. Tarlada yetişmiyor, o zaman ne yapmak gerekiyor? Doku kültürüyle Ruscogenin, o etkili maddeyi elde etme çalışmaları yapmak gerekiyor. Tarla kültürü olarak tek başına düşünmemek gerekiyor.

RECEP ŞEKER (Karaman) - Tabii, tabii. Benim kastım da o aslında. Tarla, ziraat boyutu olmadığı için mecburen size daha çok doku kültürü biraz daha herhâlde etkili olacak. Onunla ilgili üniversitede bir ortamınız...

PROF. DR. HASAN KIRMIZIBEKMEZ - Bizim kendimizin yok Hocam.

PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA - Yok. Ama mesela yine bir örnek vereyim: Japonya'ya ilk gittiğimdeki hocam... Bu, havacıva otu vardır, bilir misiniz, yara iyileştirici falan olarak kullanılır, "Alkanna tinctoria" diye bir bitki. Japonya'da bu havacıvanın içerisindeki naftakinonlar son derece önemli çünkü çok güvenli bir boya maddesi kozmetikte, elbiselerde, yiyeceklerde... Turşuları falan onlar renkliyorlar ve bunlar Japonya'da yetişmiyor. Çin'den alıyorlardı. Çin'le arası iyi değildir. Çin demiş ki: "Ben artık size vermiyorum, doğamı tahrip ediyorsunuz." Onun üzerine hocam doku kültürüyle yöntem geliştirdi, Hiroşima'da Mitsui Company'de ufacık bir yerde bir kazanda bütün Japonya'ya yetecek miktarda naftakinonlar elde ediliyordu. O kadar basit bir şey yani koca tarladan elde edeceği şeyi ufacık bir kazanda elde edebiliyorsun bütün Japonya'ya yetiyor.

RECEP ŞEKER (Karaman) - Bakteriye mi yaptırıyor, nasıl elde ediyor?

PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA - Bunu bakteriler kullanıyor, bakteriler şey yapıyor. Biz de bir deneme yaptıydık Ankara'dayken Fen Faktültesinde fakat ben o sıra buraya transfer olunca o deneme güdük oldu, kaldı.

RECEP ŞEKER (Karaman) - Öyle bir kapsamlı laboratuvar dünyada hangi ülkede var yani böyle her şeyiyle girildiği zaman...

PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA - Şimdi, Amerika'sı, Almanya'sı...

RECEP ŞEKER (Karaman) - Tek bir merkezde.

PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA - Tek bir merkezde olmaz zaten.

RECEP ŞEKER (Karaman) - Mecburen parçalı.

PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA - Tabii. Her şeyin ihtisas alanları vardır, herkesin ihtisas alanı farklı. O nedenle öyle tek bir şey olmaz.