BAŞKAN - Teşekkür ederiz Baki Bey.

Şimdi, Nadir Bey size söz vereceğim ama ben bir iki cümle söylemek istiyorum. Özellikle, turizmcilerle görüştüğümüzde personel evi konusunun çok önemli olduğunu gördüm ben -yani burada turizmci arkadaşlarımız var- ama kötüye kullanılmamak, çerçevesinin iyi çizilmesi hassasiyetinizi anlıyorum.

Altyapı konusunda da, belediyecilikten gelen birisi olarak, şimdi, belediyeler, işaret buyurduğunuz gibi, proje bazlı kontrol edilebilir ama belediyeler ellerine 1 lira geçirirse bile onu kendi projeleri doğrultusunda harcamak için çok uğraşırlar. Yani bu konunun yerel yönetimler eliyle yapılması elbette daha doğru. Zaten Bakanlığın bu konuda bir fonu var, yıllık 150-200 milyon lira civarında turizm bölgelerinde belediye yatırımlarını desteklemeyle ilgili bir fonu var ama çok pratik bir çözüm bu. Mesela, çok önemli turizm alanlarımızda, çok önemli bir yerde gerek imar sorunları gerek başka sorunlar ya da belediyenin anlayışsız davranması nedeniyle bir tuvaletin yapılamadığı oluyor ya da çok nitelikli bir turizm tesisimizin yanında bir köyün arıtması oluyor, bir türlü orada -il genel meclisi vesaire- prosedür tamamlanamıyor kamu eliyle yani o sistem eliyle; Turizm Bakanlığının buralara yine objektif kriterlerle, adaletli davranması şartıyla hızlıca girmesi çok önemli aslında. Yani bunu ayrıca sizin de Ahmet Bey'le, diğer turizmci arkadaşlarla irdelemenizi ben arzu ederim. Sanki bu çok önemli bir mevzuat düzenlemesi gibi geliyor bana. Yani Turizm Bakanlığının acil durumlarda altyapı için doğrudan devreye girmesi çok faydalı kötüye kullanmamak şartıyla, onu tekrar ediyorum.

Alan Başkanlığını kültür olarak ele almış Meclis Başkanlığımız. Yani şimdi bizim Komisyon biraz özel bir komisyon. Çevre ve Şehircilik Bakanlığıyla ilgili 2 komisyon var: Biri Çevre, imar ve şehircilik açısından da burası. Kültür ve Turizm Bakanlığı ikiye ayrılmış: Kültür ayrı, turizm ayrı. Onu kültürel bir faaliyet olarak değerlendirmiş Meclis Başkanlığımız. Ben de önce bunu sordum yahu, bu Alan Başkanlığı konusu aslında bizim konumuz değil mi diye. "Bize ne kalıyor paylaşmayacağımız?" diye baktığımızda ulaştırma kalıyor aslında sadece. Dolayısıyla biz 3 bakanlıkla ilgili de bazen bu tartışmayı yaşıyoruz.