KOMİSYON KONUŞMASI

HAŞİM TEOMAN SANCAR (Denizli) - Sayın Komutanım, tabii, şimdi 460 bin bakaya ve yoklama kaçağının olduğu bir sayı ortada net. Ayrıca da hariçten yeni asker adayları, yeni bedelli adayları gelecek. Ben yine söylüyorum, tabii 31 bin liraya biz kesinlikle karşıyız Cumhuriyet Halk Partisi olarak çünkü daha dört ay evvel 15 bin lira çıkmış, bugün bir anda 31 bin liraya çıkarak yüzde 110'lük, yüzde 210'luk bir artış ortaya çıkıyor. Bu bizim açımızdan çok kabul edilebilir değil yani tarihler şanssızlıklar doğurmamalı. Yeni bir askerlik yasası demek bence yeni bir şans demek, yeni bir yaşam şekli, yeni bir askerlik uygulama şekli demek. Böyle baktığımız takdirde, artık o yeniye geçerken nasıl işte biraz önce söylediğim imar barışı gibi, vergi barışı gibi askerliğin de artık barışına girmek lazım. Yani, 460 bin bakayanın, yoklama kaçağının 400 bini yerinde duracaksa biz bu yasayı niye çıkarıyoruz, bunu bir konuşmak lazım. Ben rakam olarak soruyorum. Şimdi, Sayın Komutanım şunu demediler: Biz sadece 460 bin kişi içinden bu yasaya özel, geçiş döneminde bir şans tanıyacağız, bu 460 bin kişiden 15'er bin lira alıp bu yasadan hak vererek bunların bakayasını ve yoklamasını çözeceğiz, o da başka bir şeydir, onlara giremem ama burada 145 binlik bir sayı bedelli askerliğin kamu vicdanında çok rahatlamasını sağlamaz. Ayrıca da çok yakın zamanda 15 bin lira çıkmasaydı 31 bin lirayı belki makul bulurduk ama keşke bu katsayıyı dört ay önce yapsaydınız, dört ay önce bulsaydınız, o zaman o matematik bizi biraz daha ikna ederdi.

Bu vesileyle, tabii biz bu bedelli askerlikteki bedele, bedelli askerlikteki sayıya ve bedelli askerliğin istatistikî rakamlarda kamu vicdanında yeterli bir sonuç üretemeyeceğine inanıyoruz. Ve tekrar söylüyorum -biraz evvel de söylemiştim Sayın Komutanım- niye 145 bini belirlerken kura yöntemi var da yedek astsubaylıkta söylediğiniz standartların tamamını taşıyan astsubaylar arasında kura yok? Neden orada da böyle bir kura yaparak bu konunun adaletli olmasında, kamu vicdanında "Acaba falanca tanıdığı olduğu için mi alındı?" ya da "Tanıdığı olmadığı için mi alınmadı? gibi soru işaretlerini ortadan kaldırmıyoruz, bu benim için önemli.

Ben yedek astsubaylıkla ilgili bu saate kadar nasıl alınacağı üzerine tatmin olmuş değilim, bunu açıkça söylüyorum. Bilmiyorum sayın vekil arkadaşlarım tatmin oldu mu, ben olmadım. Yani, şöyle anlıyorum: "Yedek astsubaylığa biz karar vereceğiz." Kim? "Kaliteli." Nedir kıstas? "Fiziki..." E, herkes fiziken sağlıklı zaten aslan gibi çocuk gitmiş oraya. Böyle binlerce insan başvuracak ama yedek astsubaylığın bir kıstası olmalı. O da nedir? Adaletli, hukuki, demokratik ve insanlar vicdanında "Ben kuraya girdim, çıkamadım..." diyebilmeli. İşte, geçtiğimiz gün hâkim, savcı tayinleri yapıldı, çektiler kurayı, kim nereye denk geldiyse razı geldi. Burada kişiye özel ayrımların yarın yanlış anlaşılabileceği kanaatindeyim, istismar edilebileceği kanaatindeyim. Sadece bunun kayıt olarak geçmesini istiyorum.

Bedelli askerlikle ilgili 31 bin lira geçiş safhasında çok yüksek bir rakamdır. Türkiye'de asgari ücretlinin yine vatandaşlarımızın nezdinde göze alınmasını önemle arz ediyorum, istirham ediyorum ve Sayın Başkanım, bedellinin geçişindeki rakam yüksekliğinin tekrar değerlendirilmesini öneriyorum. Yine söylüyorum ve söyleyeceğim: "Dövizli ve bedelli" diye bir ayrım yapılmış olmasına rağmen dövizli ve bedelli aynı bedellerdeki askerliktir. Bunun da tekrar en azından Yurt Dışı Topluluklar Birliğimiz ve Başkanlığımız Var. Bir istatistik yapılarak normale göre biraz daha artırılmasını ya da mevcut 31 bin liranın düşürülerek vatandaşlarımızın geçiş sürecinde mağduriyetinin önlenmesini tekrar istirham ediyorum.