MEHMET SAİT KİRAZOĞLU (Gaziantep) - Sayın Başkan, kıymetli hazırun; ben de aslında sayın teklif sahipleri açıklama yapmadan önce birkaç hususla ilgili kendi anladığım şeyi yansıtıp doğru anlaşılmış mı... Çünkü çok tartışıldı, öğlen de tartışılmıştı. Öncelikle bu er/general meselesi... Aslında bu yasa teklifi tamamıyla asker almayla ilgili bir şeyi düzenliyor yani erlikten generalliğe gidişi düzenleyen bir şey burada yok. O zaten bana göre mevcut düzenlemelerimiz içerisinde var ve orada bunun şartlarının ne olduğu, Millî Savunma Bakanlığımızın bu çerçevede nasıl alım yaptığı, her şey, işte astsubaylar için, sözleşmeli erler için, subaylar için belirlenmiş durumda. Kendi iç sistematiği içerisinde terfileri de yine düzenlenmiş durumda. Dolayısıyla bunun tartışma konusu olacak bir yönü burada yok bence.

Yine, bu 145 bin sayısı, özellikle bedelliye esas olacak sayı, bu, aslında, bakanlığın yaptığı bir simülasyonun ortaya çıkardığı bir rakam. Ben bunun da sabit bir sayı olduğunu düşünmüyorum. Kahraman ordumuzun asker ihtiyacına göre her yıl belirlenecek bir sayı ve gelen taleplerle koordinasyonu dengeli bir şekilde sağlanıp istekliler bedelliden yararlandırılacaktır diye düşünüyorum. Yani bu sayının da sabit bir sayı olduğunu düşünmemiz doğru olmaz kanaatindeyim ki kanun teklifinde de bu açıkça görülüyor. Ancak, aslında şu konu çok önemli: Bize de gelen birçok mesaj var. Bunlardan birisi de bu bir önceki bedelliden yararlanan, celp dönemini kaçırmış veya bir şekilde sıkıntıya düşmüş kişilerle hâlihazırda elimizde birikmiş olan bakaya ve yoklama kaçakları. Bunların da geleceğe dönük olarak daha doğru bir şekilde sevk ve idaresini sağlamak ve eritmek anlamında -bu yasanın kendi iç mantığında var ama- eğer bu iç mantık bunu çözemeyecekse başka ne yapılabilir, bu yasa teklifi görüşülürken konunun teknik olarak bir incelenip yapılabilecek bir şey varsa onu yapmak da faydalı olur kanaatindeyim.

Teşekkür ediyorum.