| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 04 .11.2014 |
KAMER GENÇ (Tunceli) - Şimdi Sayın Başkan, gayriciddi bir Hükûmetin gayriciddi bir bütçesini tartışıyoruz.
Şimdi, Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi, geldi, Mecliste yemin etti; kasten yemini yanlış yaptı. Bakın, yemin metnini inceleyin, diyor ki: "Atatürk inkılaplarına..." Yani, Anayasa'daki yemin metninde "inkılaplarına" kelimesini "enkilaplarına" diye değiştirdi. Ben Meclis Başkanına dilekçeyle başvurdum "Bu adam doğru dürüst yemin etmedi, bu yemin sayılmıyor." Dolayısıyla, yanlış yaptığı yeminden dolayı şimdi hâlâ Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı değildir. Getirin teybi inceleyelim. Dolayısıyla, Cumhurbaşkanı yemini yapmadığı için Cumhurbaşkanı sayılamaz, şimdiye kadar yaptıkları bütün işlemler yok hükmündedir ama Türkiye'de hukuk yok, her şey kaba kuvvete dayanıyor, evvela bir Meclis Başkanı yok.
Meclis Başkanı maalesef bir Meclis Başkanında bulunması gereken tarafsızlık ilkesini kaybetmiş militan bir kişidir. Halbuki militan kişiler böyle Meclis Başkanlığı gibi tarafsız olması gereken makamlarda bulunamazlar. Bunlar ancak kendilerine göre belli militan görevlerinde bulunuyorlar ama Meclis diye bir şey yok. Meclisi yöneten başkan vekilleri ve Başkan İç Tüzük'ü bilmiyor, hukuku bilmiyor; İç Tüzük'ü öyle uyguluyorlar ki zaten bütün kanunlar temel kanun hükmüne geldi, Parlamentoda milletvekilinin milletvekilliği yapma yetkisini kaldırdılar. Yani, bugün Türkiye Büyük Millet Meclisinde bağımsız bir milletvekilinin bir kanunda bir önerge vermesi mümkün değil. Yolsuzluklar almış gidiyor.
Meclis Başkanı olan kişi, fezlekeler gelmiş, hırsızlık yapmış açık, suçüstü yakalanmış, rüşvet alırken bu Hükûmet üyeleri suçüstü yakalanmış, tutuyor bu rüşvet alma olaylarının fezlekelerini gizliyor. Bu ne demektir? Ya böyle bir şey olur mu yani? Yani, milletvekillerine diyor ki: "Sen Türkiye Büyük Millet Meclisine gelmiş fezlekeleri inceleyemezsin." Böyle görülmemiş bir şey. Türkiye Büyük Millet Meclisinde yasaların sağlıklı olarak müzakeresini engelliyor ve dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi diye bir şey yok Türkiye'de. Yani, işte, Cemil Çiçek kendisi keyfî yönetiyor, kendilerine vekâlet eden başkan vekilleri İç Tüzük'ü bilmiyorlar, milletvekillerine söz vermiyorlar. Eğer yolsuzluk ve hırsızlıkla ilgili soru önergelerimiz varsa bunları geri gönderiyorlar, incelemiyorlar. Maksat nedir? Yapılan yolsuzlukları, hırsızlıkları Türkiye Büyük Millet Meclisi tutanaklarına geçirmeden iade etmek. Böyle bir Meclis oluşumu olmaz. Bakın, otuz senedir ben bu Meclisteyim, daha bu dönem kadar keyfî yönetildiği, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurumlarının tahrip edildiği bir şey yok.
Şimdi, Tayyip Erdoğan, gelmiş, Cumhurbaşkanı seçildi. Ya şimdi gitmiş bir kaçak saray yapmış, 2-2,5 milyar lira para harcanmış. Böyle bir şey olmaz arkadaşlar. Bakın, bugün üniversite gençleri maalesef yurt bulamıyor. Ondan sonra kendileri buraya bir özel uçak almış 500 milyon dolar. Tabii 200 milyon dolara aldı ama bunun içine yapılanlar...
Her gün çoluk çocuğuyla, karısıyla, damatlarıyla, kızlarıyla bu uçakla geziyor, para yiyor. Ya, benim paramı yiyorsun, Allah senin burnundan getirecek ya, böyle bir şey olur mu ya? İnsanlar açlıktan şey ederken böyle bir şey olur mu?
BAŞKAN - Ayıp ya!
MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Haddini aşıyorsun.
AHMET ARSLAN (Kars) - Ne zaman haddi vardı ki?
KAMER GENÇ (Tunceli) - Efendim, neyse ya, ben Cumhurbaşkanını kabul etmiyorum.
BAŞKAN - Hayır, hayır, konuşma üslubunuz yanlış.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Efendim, daha yemin etmemiş ya, yemin etmemiş. Ben yemin etmediği için Cumhurbaşkanını kabul etmiyorum.
BAŞKAN - Kamer Bey, hepimizin gözünün önünde yemin etti be!
KAMER GENÇ (Tunceli) - Efendim, bakın, Sayıştay doğru dürüst bir denetim yapmıyor Sayın Başkan, doğru dürüst bir denetim yapmıyor.
BAŞKAN - Sen orada değilsen ne yapalım biz?
KAMER GENÇ (Tunceli) - Sayıştay Başkanı ve orada bir kurul oluşturmuşlar, AKP'de tespit edilen hırsızlıkları, yolsuzlukları bir komisyon oluşturmuşlar, raporlardan bunları çıkarıyorlar. Böyle bir şey olur mu?
Bir "devlet sırrı ve ticari sır" diye bir şey çıkarmışlar...
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sen mi çıkardın?
KAMER GENÇ (Tunceli) - ...efendim diyor ki: "Milletvekilleri yolsuzluklarla ilgili soru soramazlar; hangi bankaya, hangisine kredi vermiş, bunu soramazsınız." Ya böyle bir şey olur mu? Biz deneten insanlarız ya, bizden her şeyi şey ediyorsunuz.
Şimdi, arkadaşlar sizin vicdanınız zaten rahatsa mesele yok ama Türkiye Cumhuriyeti bitmiş. Bugün 6-7 Ekimde Türkiye'de 42 kişi ölmüşse bunun sorumlusu kim ya? Bunun hesabını verin bakalım ya. 42 kişi ölmüşse, bunun günahı sizin başınıza. Türkiye'yi bu ortama getiren sizsiniz. Türkiye'de hukuku yok eden sizsiniz. Tayyip Erdoğan, kendisinin avukatının ağabeyini getiriyor HSYK üyeliğine atıyor...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KAMER GENÇ (Tunceli) - ...ben iki tane duruşmaya girdim, benim davamı reddediyor. Hâkim korkuyor. Şimdi Türkiye'de yargı yok Sayın Başkan, yargı yok.
BAŞKAN - Evet, süreniz tamamlandı, toparlayın lütfen.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Kendisi getiriyor, kendisi atıyor. Kendisi AKP yönetim kurulu üyesini HSYK'ya atıyor. Ya, Sayın Başkan...
BAŞKAN - Kayıtlara geçmiyor, toparlayın lütfen.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Kayıtlara geçsin geçmesin...
BAŞKAN - Toparlayın lütfen.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Sizin vicdanınız rahat mı? Böyle bir şeyde vicdanınız rahat mı? 30-40 kişi öldü de sizin vicdanınız rahat mı?
BAŞKAN - Toparlayın lütfen.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Yüz binlerce yer tahrip edildi, sizin vicdanınız rahatsa mesele yok ya.
BAŞKAN- Sayın Genç, toparlayın lütfen.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Ya, toparlama meselesi yok burada. Korkuyorsunuz konuşmalarımızdan.
BAŞKAN - Lütfen, tamam. Konuşma süreniz bitti.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Yarın öbür gün vatandaşın içinde gezemezsiniz.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Çok korktuk, tamam.
BAŞKAN - Sayın Bilgiç...
SALİH KOCA (Eskişehir) - Yıllardan beri konuştun, ne oldu?
KAMER GENÇ (Tunceli) - Yok, konuştum ve sizi adam edinceye kadar konuşacağım.
BAŞKAN - Sayın Bilgiç...
SALİH KOCA (Eskişehir) - Otuz yıldan beri konuşuyorsun.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Yarın sokağa çıkamazsınız, Tayyip Erdoğan sokağa çıkamaz.
BAŞKAN - Sayın Genç, Komisyonun insicamını bozuyorsunuz. Lütfen.
KAMER GENÇ (Tunceli) - O vatandaşın, o kayıp insanların acısını sizden çıkaracağız.