BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) - Teşekkür ederim Başkanım.

Öncelikle, farklı bir alt komisyonda görevli olduğum için biraz gecikmeli katıldım, hepinizden özür diliyorum.

Toplantımız hayırlara vesile olsun inşallah.

Son konuşmacı olunca aslında çok da fazla konuşacak bir şey kalmıyor. O kadar değerli bilgiler ediniyoruz ki. Benim bir otizmli çocuğum, birinci dereceden bir akrabam yok ama hani burada bunu bire bir yaşayan ailelerin olduğunu, onların yaşadığı tecrübeleri dinledikçe de konuşmacı olmaktan çok dinleyici olmayı tercih ediyorum. Sanki bir hadsizlik gibi görüyorum bazen kendimde. Benim burada olmam biraz gönüllülük esasına dayalı çalışmalarımdan ötürü. İnşallah burada da güzel çalışmalara imza atarız.

Benim de iletmek istediğim birkaç nokta var çok da vaktinizi almadan. Şimdi, malum, tanı çok geç konuluyor ve belki önümüzdeki en büyük engel bu. Tanının geç konulmasındaki faktörlerden bir tanesi de ailelerin de geç fark etmesi, bazen ailelerin kabul etmemesi. Bizim Sağlık Bakanlığımızın çok güzel bir sistemi var. Malum, hani bir kadın bir hastaneye gittiğinde gebelik tanısı konulur konulmaz hemen sistem üzerinden sağlık ocakları anında kadını arıyor ve ondan sonra takibini başlatıyor. Bu bir zorunlu takip. Bu hastalıklarla ilgili de bu sistem oturtulabilir. Hani Down sendromunun anlaşılması biraz daha kolay ama en azından bu tanının çocuklara konulabilmesi için böyle, spesifik aralıklarla kontrole gelmeleri zorunlu hâle getirilebilir. Aileler bu anlamda sürekli devlet tarafından ciddi bir takiple incelenebilir. Bunun için de kurulması gereken, kurulması elzem olan aile destek birimleri devreye girebilir. Birinci derece sağlık kuruluşlarında aile destek birimlerinin oluşturulması hem tanının konulmasını hem tanı sonrası ailelere psikolojik destek verilmesi açısından çok işlevsel bir hâle getirilerek çok önemli bir hizmet verilebilir diye düşünüyorum.

Yine, üniversitelerimizi ve araştırma hastanelerimizin bu alandaki çalışmaları mevcut ama bunun kapasitesinin ve sayısının artırılarak şu an ciddi bir eksiklik olarak gördüğümüz, bu toplantıda da dile getirdiğimiz uzman eksikliği açığının kapatılması yönünde bir çalışma yapılabilir.

Bir de şöyle bir durum var: Hepimiz burada farklı bakanlıkları ilgilendiren konularda tespiti yapabiliyoruz. Hani biraz önce Başkanım, sizin de söylediğiniz gibi, şu yapılmalı, bu edilmeli, bu işin en kolay kısmı ama nasıl yapılmalı, nasıl edilmeli kısmında da tespit yapıldıktan sonra ilgili bakanlıkların en üst yetkilileri Komisyonumuza davet edilerek... Yine söylendi ama dolaylı yol... Mesela Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı hatta Kalkınma Bakanlığı devreye sokularak, belki Gençlik ve Spor Bakanlığı...

BAŞKAN - Gençlik Spor zaten var bizde. Kalkınmayı niye söylediniz?

BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) - Bu işin bir de bütçe boyutu var.

BAŞKAN - O Maliye Bakanlığı.

BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) - Kalkınma Bakanlığı da şöyle: Bir sosyal devletin de kalkınmışlık düzeyi bu anlamda önemli. Kalkınma Bakanlığı da bence bunu hesaba katmalı. Yani bir devletin sosyal devlet olabilmesi için birtakım alanlarda da çok önemli çalışmalara imza atması...

BAŞKAN - Yani kalkınmanın bir gereği bu tabii.

BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) - Tabii, kalkınmanın bir gereği olduğunu düşünüyorum.

Bütçe kısmı, evet, onu yanlış söyledim, Maliye Bakanlığı, aynı şekilde.

Her bakanlığın en üst düzey yetkililerini burada misafir ederek... Zaten STK'lerle, ailelerle konuşacağız, bizler burada bir fikir teatisinde bulunuyoruz. İstenilen şu: Biz neredeyiz ve nerede olmalıyız arasındaki o mesafenin kapanması için gerekli çalışmaların hızlıca yapılması ve en sonunda da bunun denetime tabi tutulması. Yani bu Komisyondan çıkacak olan raporun ivedilikle hayata geçirilebilmesi için yine bizim tarafımızdan takip edilebilmesi çok önemli.

Son olarak da yine benim naçizane bir önerim olsun: Trabzon'da Kanuni Araştırma Hastanesi Numune Kampüsünde bir otizm merkezi var. Onun kurucusu Doçent Doktor Onur Burak Dursun. Kendisinin bu alanda yıllarca yapmış olduğu çok önemli çalışmalar var. Şu anda da bildiğim kadarıyla Dünya Sağlık Örgütüyle otizm üzerine bir programda çalışıyor ve başta tüm çocuk psikiyatrisi hastalarına hizmet edecek multidisipliner tedavi birimini kurdu. Kendisinin de bu alanda bizlere katkı sunabileceğini düşündüğüm için uygun bir zamanımızda Ankara'ya davet edip bize bir sunum yapmasını isteyebiliriz. Faydalı olacağı kanaatindeyim. Bunu da buradan aktarmış olayım.

Hepinize tekrar teşekkür ediyorum.