| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 04 .02.2015 |
İZZET ÇETİN (Ankara) - Şimdi, Sayın Başkan, değerli arkadaşlar, Sayın Bakan, değerli kamu görevlisi arkadaşlar, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, yani, bu kanun teklifi tabii ki çorba kanun teklifi dedik gene her zaman olduğu gibi ama içinde pek çok kanunda değişiklik yapan düzenleme var. Sayın Demiröz, biraz evvel vermiş olduğu önergede bu kanunun, şu önümüzdeki kanun teklifinin 9'uncu maddesini köklü olarak değiştiren bir teklif veriyor.
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Önergemi okudunuz mu Sayın Bilgiç?
İZZET ÇETİN (Ankara) - Hayır okumadı, okumadı ama ben niyetinizin ne olduğunu ta bu kanun teklifi geldiği zaman gördüğüm için, tecrübeyle sabit olduğu için bu, bunun arkasından neler geleceğini çok iyi tahmin ediyordum. Hiç yanılmadığım için sizin daha henüz okunmamış önergenize atıf yaparak başladım.
Değerli arkadaşlar, yani burada biraz evvel Kızılay Derneğinin yöneticisi arkadaşa sorular yönelttik, tabii ki bilgi edinme hakkımız var, son derece doğal. Hem arkadaşımızın cevaplarını hem de sorulan soruları çok masumane görüyorum ama metin masumane değil, hele Demiröz'ün önergesinden sonra masumiyet iyice ortadan kalktı. Tabii ki ben Kızılay Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı arkadaşın vermiş olduğu cevapları tatmin edici görmedim. Yani, Kızılay gibi Türkiye'de hemen hemen herkesin göz bebeği gibi korumaya çalıştığı bir kurumun geçmişte birtakım şaibelerin içine düşmüş olması bile, o olayları yaşamış olması bile herkesi üzdü, sadece o yöneticileri değil. O kurumun yapmış olduğu hizmetler de hiç yadırganacak hizmetler değil. Bir KDV istisnası gelecek ise buna ki KDV'de nelerin istisna olduğunu Demiröz -herkese laf atıyor da- o ilgili 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 13'üncü maddesine (ğ)'ye kadar, (h) fıkrasına kadar nelerin sayıldığına bakıp bir okusa oradan boşu boşuna konuşmaz.
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) -13'üncü madde... Niye? Tamam işte.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Oku orada, istisnalar ayrıntılarıyla var, senin dediklerin de yok, üstelik.
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - 17'de var, 17'de, sosyal amaçlı istisnalarda var.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Tamam, 17'de de var, ben baktım, kanun önümde, önümden bakarak konuşuyorum.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bakınız, ben size bir- iki konuda bununla bağlantılı olduğu için bilgi vermek istiyorum. Geçtiğimiz günlerde bu konuyu soru önergesi olarak da verdim. Kâr amacı gütmeyen kuruluşlardan Maliye Bakanlığı bütçesinden biz aralık ayında bütçe yaparken -zaten 2013'tekileri atladık, 2015'e de yetki verdik kullanmaları için, 2014'ü göremedik daha tam ne olduğunu ama- dernek, birlik, kurum, kuruluş, sandık, vesairelere 2006'da 5 milyon 400 bin aktarmışız bütçeden. 2007'de 7 milyon 300 bin, 2008'de 55 milyon 800 bin, 2009'da 89 milyon 594 bin, 2010'da 111 milyon 700 bin, 2011'de 172 milyon 900 bin, 2012'de 354 milyon, 2013'te 449 milyon 473 bin lirayken şimdi geliyoruz sadece 2014'ün ilk dokuz aylık döneminde bu kâr amacı gütmeyen kuruluş, dernek, birlik, kurum, kuruluş, sandıklara millî bütçeden 902 milyon lira pay aktarmışız yani geçtiğimiz 2013 yılının bir yılda yapılan aktarmanın tam 2 katını dokuz ayda yapmışız. On ikinci ayda nereye gidecek bu belli değil.
İkincisi: Yine, hemen hemen burada yazılmış, diğer dernek, birlik, kurum kuruluş, bir de "diğerlerine" kalemi var. Artık bu arkadaşlar örtülü ödenek değil yani, bu "diğerlerine" kalemi. Bu da Maliye Bakanlığı bütçesinden ayrılan pay. 2 milyon 900 bin 2006'da. "Diğerlerine" 2 sefer ayrı ayrı... Sayın Demiröz, dinlemen lazım, önemli bir şey, seninle ilgili.
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Önerge sahibiyim, önergem okununca dinleyeceğim.
BAŞKAN - Sayın Çetin, can kulağıyla dinliyoruz, siz devam edin.
İZZET ÇETİN (Ankara) - 2007'de 2 milyon 600 bin, 2008'de 2 milyon 300 bin, 2009'da 3,5 milyon, 2010'da 3,2 milyon, 2011'de 11,4 milyon, 2012'de 54 milyon 900 bin, 2013'te 435 milyon, bu 2014'ün ilk dokuz ayında da 425 milyon. Şimdi, arkadaşlar, bu aktarımlar yapılıyor, nereye gittiği belli değil. Şimdi, Kızılay KDV'den muaf olacakmış. Buna burada hiçbir milletvekili karşı çıkmıyor. Karşı çıkılan yer farklı. Bunun iki tane şıkkı var: Neden kaldıralım... Madde metninden çıkaralım, kanun teklifinden çıksın diye de önerge var ya da Darüşşafaka gibi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği gibi ya da -Sayın Bilgiç söyledi- Mehmetçik Vakfı, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı gibi Silahlı Kuvvetlerin vakıfları var, "O vakıflar da olsun." gibi önergeler de geliyor.
BAŞKAN - 5 tane var, evet.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Bunlar masumane önergeler. Masumane olmayan önerge arkadaşlar Sayın Demiröz'ün verdiği önerge.
BAŞKAN - Sayın Demiröz, önergesini geri çekti, onun için o önerge üzerine konuşmayalım efendim.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Ama niyet ortaya çıktığı için ben buradan söylüyorum.
BAŞKAN - Geri çekti efendim.
ADNAN KESKİN (Denizli) - Suçüstü yakalandı, onun için geri çekti, suçüstü yakalandı.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Niyet ortaya çıktığı için, niyet ortaya çıktı.
BAŞKAN - "Geri çekiyorum." dedi efendim yani milletvekili önerge de verir, geri de çeker.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Türkiye Yeşilay Cemiyetine ve Türkiye Yeşilay Vakfına... Şimdi Yeşilay Vakfının şeyine giriyorum...
ERKAN AKÇAY (Manisa) - İnine.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Hayır, hayır, inine gireceğim de giremiyorum.
ADNAN KESKİN (Denizli) - Sen inine deme, ayıp olur.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Yöneticisi yok, kurucusu yok ama Yeşilay Derneğinin yöneticilerinden bir tanesi Esra Albayrak. Şimdi, bu da acaba TÜRGEV gibi o ailenin fertlerinden birisinin bir şeyi mi diye düşündüm, TÜRGEV'e girmeye çalıştım, TÜRGEV "çok yoğunluk" nedeniyle diyerek kilitlemiş sayfasını ama Uludağ Sözlük'ten ya da Wikipedia'dan baktım az önce kurucularına isterseniz okuyayım TÜRGEV'in kurucularını yukarıdan aşağıya.
ADNAN KESKİN (Denizli) - Oku bakalım, oku da Vedat duysun bir.
MÜSLİM SARI (İstanbul) - Oku, kayıtlara geçsin.
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Hayır, o kurulduğunda bu çocuklar hayatta değildi, yapmayın etmeyin.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Ama ne zaman kuruldu diye soruyorum bak TÜRGEV?
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Ne işi var Başbakanın, Cumhurbaşkanının çocuklarının ya bu vakıflarda?
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Sayın Akçay, ne yapacaklar peki, uzaya mı gitsinler?
ERKAN AKÇAY (Manisa) - İş yapsınlar, meslek yapsınlar.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İşte, sosyal çalışmalar yapıyorlar onlar.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sosyal çalışma olur mu? İktidar gücünü kullanarak, devletin kaynaklarını oradan mı karşılıyorsunuz?
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İşte de çalışıyorlar.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Çalışsın tabii.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Bakın, arkadaşlar, bu vakfın yönetim kurulu geliyor. Yeşilay Vakfı değil bu. Şimdi, bakın, TÜRGEV'le bakıp da söyleyeceğim. Bakın, burada TÜRGEV'in sayfasına girilemiyor. Uludağ Sözlük'e girdim, nedir diye TÜRGEV diye. Vakfın yönetim kurulu geldi: Necmettin Bilal Erdoğan, Başbakan Erdoğan'ın oğlu, Esra Albayrak kızı. Serhat Albayrak, damadının ağabeyi. Reyhan Uzuner, Bilal Erdoğan'ın kayınvalidesi. Ziya İlgen, Erdoğan'ın eniştesi. Bununla nasıl bağı var, onu anlatacağım sana, senin verdiğin önerge bunu aydınlatmama ışık tuttu, teşekkür ederim.
BAŞKAN - Efendim, Sayın Demiröz önergesini geri çekti.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Ahmet Ergün -Başbakan Erdoğan, o zaman Başbakanmış, şimdi Cumhurbaşkanı, ben Cumhurbaşkanı diye düzelterek okuyayım- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en yakın arkadaşlarından. Bülent Turan AKP İstanbul Milletvekili, Hasan Can AKP'li Ümraniye Belediye Başkanı, Mevlüt Uysal AKP'li Başakşehir Belediye Başkanı, Mustafa Demir AKP'li Fatih Belediye Başkanı, Mehmet Doğan Kubat AKP İstanbul Milletvekili, Mustafa Ataş AKP İstanbul Milletvekili, Yasemin Solmaz Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen iş adamı Remzi Gür'ün kızı.
BAŞKAN - O tarihte İstanbul Milletvekili miymiş bu arkadaşlar, Bülent Turan, Mehmet Doğan Kubat?
İZZET ÇETİN (Ankara) - Zeynep Feyza Eker Ayhan Tarım Bakanı Mehdi Eker'in kızı. Şimdi, arkadaşlar, devam ediyor, burada baktığınız zaman, işte...
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Arkadaşlar, bir araya gelmişler bunu kurmuşlar. Ne var yani bunda şimdi, kuramazlar mı?
İZZET ÇETİN (Ankara) - Tanımları devam edildiği zaman 25 ayrı tanım görüyor. Şimdi, arkadaşlar...
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kuramazlar mı? Ne var bunda?
ADNAN KESKİN (Denizli) - Ya, bir şey demedik ya, niye kızıyorsun?
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Nereye varmak istiyorsunuz, onu anlamıyorum.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Ya, kızmayın arkadaşlar.
ADNAN KESKİN (Denizli) - Ya bir şey demedik yani niye kızıyorsun?
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Hayır, nereye varmak istiyor?
ADNAN KESKİN (Denizli) - Okuyor yani şimdi.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Arap Suudi Kral'dan 100 milyon dolar bağış almışlar, ne var bunda yani? Bu milletin anasına küfreden müteahhitten 100 milyon lira bağış almış, ne var bunda yani? Ona ne var, buna ne var!
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Sayın Akçay, şunun makbuzunu bir gösterir misiniz, o 100 milyon doların?
İZZET ÇETİN (Ankara) - Ona ne var, buna ne var da...
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Olmayan şeyi söylüyorsun.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Hayır, açıklama yapsınlar o zaman, soru önergeleri var, bu konuda iddialar var. Açıklaması var mı? Yok.
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Sen söyle, açıklama yapsınlar, var mı öyle? Sen bir açıklama yaptığın zaman onun arkasında duracak belgeni göstermen lazım.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Belgeleri bulalım. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç bunun cevabını vermedi, veremedi. Yani, bağış doğru ama kaynağı söyleyemedi.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Bakın, TÜRGEV nedir diye soruyorum, öğrenmeye çalışıyorum. "Yaşanan yoğunluk dolayısıyla başvuru için tıklayın." diyor. "Yaşanan yoğunluk dolayısıyla yaptığınız başvuruları 0 212 532 19 96 telefonlarımızı arayarak teyit etmeninizi rica ederiz. Anlayışınız için teşekkürler." Giremiyorsunuz sayfaya.
Şimdi, Yeşilay vakfı nedir arkadaşlar? Yeşilay Cemiyetini anlıyorum, var, evet, sigarayla mücadelede var, evet birtakım yaraların sarılmasında, sağlık alanında hizmetleri var. Yeşilay Cemiyetinin Yönetim Kurulunda TÜRGEV yöneticisi de olan Esra Albayrak var, onu biliyoruz ama bu vakfın kurucuları kimler? Daha kurucusu belli olmadan Sağlık Bakanlığı bütçesinden buraya hem kaynak aktarılacak hem de bu da KDV'den muaf olacak. Böyle bir vakıf... Yani, arkadaşlar, el insaf, demin sorduk, dedik ki: Ya, Abdullah Happani'nin Rıza Sarraf'ın paralarından elde ettiği faizi Kızılaya yatırdığı basında yazıldı, soruyoruz, "Biz menşeini sormayız." Kızılay sormalı, Kızılay ahlaklı bir kuruluş olmalı. Ahlaksız bir gelire sahip olmamalı Kızılay, paranın kaynağı kirliyse almamalı. Yani, Kızılay güvenilirliğini nasıl koruyacak? Yani, o konuda hassasiyetinize ihtiyaç var. Yani, Kızılay "Biz kaynak sormayız." Yani, her türlü kara ya da kirli para kaynak olarak Kızılaya akarsa Kızılayın yaptığı yardımı namuslu dürüst yurttaşlar bilse belki de reddedecek. Böyle şey olur mu? İşin bir de ahlaki boyutu var.
Şimdi, değerli arkadaşlar, Yeşilay vakfı diye bir vakıf yok, kurucuları belli değil, ne olacağı belli değil. Şimdiden biz o vakfa hem bakanlıktan hem millî bütçeden pay aktardığımız, kaynak verdiğimiz gibi KDV'den de istisna tutacağız. Buna AKP'li milletvekili arkadaşların da evet diyeceğini hiç tahmin etmiyorum. Böyle bir şey olmaz, olamaz böyle bir şey. Yani, TÜRGEV pek çok arkadaşı yeteri kadar rahatsız etti. Yani, şimdi de Kızılay Vakfı TÜRGEV yıprandı diye... Üstelik kırk dokuz yıllığına birtakım yerlerden muaf olacağı biraz ileriki maddelerde var, oraya gelince aynı şeyleri bir daha konuşacağız. O maddeyi de size söyleyeyim: 12'nci madde, 13'üncü madde, Türkiye Yeşilay Cemiyeti lehine bedelli olarak irtifak hakları ve kullanma izinleri ya da kiralama işlemleri kırk dokuz yıllığına hemen hemen kamuya ait kurum ya da kuruluşların varlıklarını devredebileceksiniz. Biraz sonra da o gelecek. Yani, böyle bir düzenleme... Bu maddeler arkadaşlar, sadece 9'uncu madde değil, 10'uncu madde, 11'inci madde, 12'nci madde, 13'üncü madde, bir de 15'inci madde. İşte geliyor: Vakfa amaçlarını gerçekleştirmek üzere 15 milyon bağış yapacağız Sağlık Bakanlığı bütçesinden. Yani, yapmayın Allah aşkına ya. Biraz ahlaklı yasa yapalım ya. Yasayı biz yapıyorsak burada, eğer hamurunu biz yoğurup Genel Kurula indireceksek o hamur temiz olsun. Yani, burada kirlilik var arkadaşlar, kötü niyet var. Kişisel zenginleşme için o kurumları kullanma amacı var bu maddelerde. Çok açık ve net söylüyorum.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Öyle bir şey yok, sizin niyetiniz yok, öyle bir şey yok.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Aynen, aynen, Yeşilay vakfı, ya oku kardeşim oku.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Hiç alakası yok, uzaktan yakından alakası yok.
ADNAN KESKİN (Denizli) - Neyi Yeşilaya veriyorsunuz, niye başkasına vermiyorsunuz, niye?
İZZET ÇETİN (Ankara) - Allah aşkına oku, bak Allah aşkına diyorum, oku.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Okuduk biz de okuyoruz yani.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Oku, anla, okuduğunu anla o zaman okuduysan.
İzah ediyorum: TÜRGEV'e 99 milyon 999 bin 990 doların bağışlandığı vakıf diyor. Temiz mi o para? Sevda Tepesi için, geçenlerde ölen, hepinizin gözdesi olan o Suudi Kral'ın gönderdiği para değil mi o para? Eğer o parayı topyekûn bu ülkenin bir varlığı karşılığı veriliyorsa niye TÜRGEV'e gidiyor da Maliye Bakanlığının bütçesine girmiyor o para? Maliye Bakanlığı idare edemiyor mu, Hükûmet idare edemiyor mu bakanları da bir ailenin çocukları kullanacak o parayı? Sonra 3 milyon lira bağış aldığı orada ayrıca yazılı. Yani Maliye yönetemiyor mu bütçeyi de bir ailenin çocukları yönetiyor? Onlar küçücük bilezikle zengin olacak kadar yani filo sahibi olacak kadar maharetliler. Kamu finansmanıyla uğraşmasınlar, kamudan finans desteği almalarına ihtiyaçları yok. Onlar çok becerili, becerirler. Onların zenginleşmesi için bizim yasa yapmamıza gerek yok.
BAŞKAN - Biraz da şu Kızılayın KDV meselesine gelsek.
İZZET ÇETİN (Ankara) - O hep işte, hep o.
BAŞKAN - Orada mı? Hiç oraya gelmediniz.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Sen orada ikide bir de vır vır sağınla solunla konuşursan anlamazsın ne dediğimi.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Çetin.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Ben teşekkür ederim şimdilik. Diğer maddelerde konuşacağım.