| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 04 .02.2015 |
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Evet, teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım, kıymetli basın mensupları, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, bizim bu yaz döneminde görüştüğümüz torba kanunda var olan bir hüküm, torba kanunla getirilen bir hüküm. Bu hüküm, tabii, birkaç hususu birlikte düzenliyor ilgili madde baktığımız zaman. Yeni gelen, tabii ek kısmının da ne getirdiğini konuşacağız.
Şimdi, normal şartlar altında ve taşınmaz malın mülkiyetinin kamulaştırılması. Hangi koşullar altında kamulaştırılabilir? Kamulaştığı zaman neler olur? Onların hepsi düzenlenmiş kanunda. Ama burada diyor ki: "...amaç için yeterli olduğu takdirde taşınmaz malın belirli kesimi, yüksekliği, derinliği veya kaynak üzerinde kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı kurulabilir." Yani, burada da baktığımız zaman, bunun bir irtifak hakkı olması gerektiğini düşünüyoruz. Sonrasında, "...maliklerin mülkiyet hakkının kullanılmasının engellenmemesi, can ve mal güvenliği bakımından gerekli önlemlerin alınması kaydıyla..." diyor. Ve kamu yararına dayalı olarak taşınmazların üstünde ve atında bir kısım bazı yapılaşmaların yapılabilmesi, inşaatların yapılabilmesi ya da işte sürekli tesislerin kurulabilmesi imkânı getirilmiş. Sonra, bu maddenin devamında, gene, mülkiyet hakkının engellenmemesi hâlinde taşınmaza ilişkin herhangi bir kamulaştırma yapılmayacağı ve bu surette de taşınmaz mal sahiplerine bir ödemenin yapılmayacağı söyleniyor.
Biz, bu maddeyle ilgili olarak Anayasa Mahkemesine gittik, Anayasa Mahkemesi de henüz bunu gündeme almadı ama bu konuyu görüşecek.
Buradaki problemli noktalardan birisi şu: "...mülkiyet hakkının kullanımının engellenmemesi hâlinde..." Burada mülkiyet hakkının kullanımı engelleniyor, yukarıda veya aşağıda yaptığınız şeyler, mülkiyetin, örneğin taşınmaz malın değerinin düşmesi sonucunu doğurması çok tabidir. Yani, üzerine teleferik yaptığınız zaman, alttan bir metro geçirdiğiniz zaman ya da herhangi bir tünel yaptığınız zaman, artık kişinin orası üzerinde istediği gibi tasarrufta bulunabilmesi imkânı ortadan kalkıyor. Şimdi, burada geçen sefer düzenlenen "metro ve benzeri taşınma sistemleri" diyor, şimdi ona "tünel" ibaresi getiriliyor.
Gene, tabii, bunun kendi içindeki bütünlük anlamında baktığımızda, taşınmaz sahibine bu işlemler nedeniyle kamulaştırma, tazminat ve benzeri nam altında herhangi bir ücret ödenemeyeceği söyleniyor. Yani, böyle bir şeyin olması... Neden herhangi bir biçimde bir ücret ödenmiyor? Neden buradaki kişilerin... Yani sonuçta bir mülkiyet hakkı, eğer varsa mülkiyet hakkınız, o mülkiyet hakkı demek sizin onun üzerinde her türlü tasarrufu yapabilme hakkınız demek; bunu satabilmeniz demek, alabilmeniz demek, onun üzerinde başka bir işlemi, herhangi bir sınırlı ayni hakkı tesis edebilmeniz demek. Ama burada yapılan bu işlemler öncelikle mülkiyet hakkının kullanımını kısıtlıyor, bir anlamda baktığınız zaman. İkinci olarak, bunun üzerinde bir değer kaybına neden olarak gene mülkiyet hakkının o sınırlarının kullanılmasını zorlaştırıyor ya da onu imkânsız hâle getiriyor. Ve son olarak da bunlara herhangi bir ödemenin de yapılmamış olması anlaşılabilir değil. Çünkü bu kamulaştırma yapılmış olsaydı, bunun yerine kamulaştırma yapıldığını düşünün, alacaktınız, ona belli bir kamulaştırma bedeli ödeyecektiniz. Kişi de o bedeli beğenir, beğenmez, ona göre, beğenmiyorsa, eğer uygun görmüyorsa da gidecekti mahkemeye, idari yargı yolları şeyiyle bunun iptalini isteyecekti ya da bedelinin artırılmasını isteyecekti. Burada bunların hepsini dışında tutan bir düzenleme var. Yani bu düzenleme, biz bunu yazın da torba kanun çıkarken de çok tartıştık, sıkıntılı bir madde. Şimdi, gene, aynı şekilde, herhangi bir değişiklik yapılmasını biz beklerken bunun içinde, herhangi bir düzenleme yapılmıyor ve dediğim gibi bunun içinde taşınmaz malın altından geçen birtakım yapılaşmalar burada sayılmış, onlara da tünel ekleniyor. Bu açıdan bunun çıkartılmasının uygun olacağını düşünüyoruz, çünkü dediğim gibi Anayasa'ya burada ciddi bir aykırılık var. Zaten Anayasa Mahkemesi de bunu bozduğu zaman, o zaman ne olacak? Burada, gene söylediğimiz, 4'üncü maddede de bunu uzun süre tartıştık. Şimdi, biz, burada biliyorsunuz yeni bir üniversite kuruldu ama üniversitenin kuruluşunda ciddi anlamda Anayasa'ya aykırılıklar var. Yani, Plan ve Bütçe Komisyonundan geçen bir kanunun sonrasında hiçbir biçimde Anayasa Mahkemesine gitmeyecek şekilde buradan geçmesine ihtiyaç var yani bu Komisyonun özelliği bunu gerektiriyor. Bu konuların enine boyuna ayrıntılı bir biçimde tartışılmasını, Anayasa'ya aykırılık varsa bunun gündeme getirilmesini, eğer herhangi bir kanuni düzenleme varsa bunun diğer kanunlarla ve o alanı düzenleyen temel kanunlardaki yapılanmaya ve kurulan sisteme aykırı olmamasına ihtiyaç var. Bu açıdan da baktığımızda burada bir sıkıntı gözüküyor. Bu açıdan, bu maddenin buradan çıkartılmasının uygun olacağını düşünüyorum.
Teşekkür ederim.