ALİ ÖZ (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Gerçekten alt komisyonda kabul edilmiş olan bu 48'inci maddenin ne anlama geldiğini, hakikaten sağlıklı düşünen bir insanın anlamasının mümkün olmadığını düşünüyorum yani böyle bir tarihi nasıl koyarsınız? Özgür Bey de ifade etti: "Şu tarihler ile şu tarihler arasındaki maden kazasında bulununuz, ölünüz, başka takdirde önünde veya arkasında eğer ölürseniz ben karışmam." Bunu söylüyor.

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Olur mu canım?

ALİ ÖZ (Mersin) - Evet, onu söylüyor, neyi söylemiyor Sayın Domaç ya? Allah'a şükür bir üniversiteden mezun olduk ve ne okuduğumuzu da...

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Onların aldığı kıdem tazminatlarıyla...

ALİ ÖZ (Mersin) - O zaman bunu da koyma canım. Sayın Domaç, o zaman bunu da koyma.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Eskisi gibi devam.

ALİ ÖZ (Mersin) - Devlet nasıl olsa bunlara hak veriyorsa o zaman niye koyuyorsun kardeşim bunu buraya! Onu da koyma o zaman. Kimi kandırıyorsunuz ya! Böyle bir şey olur mu! Zonguldak yok, Kahramanmaraş yok! Cumhuriyet Halk Partisinin vermiş olduğu önergede neden 2003 tarihinden başlanmasının bir hukuki zorunluluk olabileceği gerekçesiyle bu tarihin yazıldığı ifade ediliyor yani böyle garip bir şeyi nasıl yaparız ya! "Bu tarihler ile bu tarihler arasında maden ocaklarının yer altı işlerinde..." Bir gün sonra birkaç insan maden ocaklarının yer altı işlerinde hayatını kaybetti, "Yok, sen buna dâhil değilsin..." Bu, Anayasa'ya mı uygun, hukuka mı uygun, vicdana mı uygun? Hakikaten ben bunun neye uygun olduğunu çözmekte, anlamakta müthiş zorluk çekiyorum. Dolayısıyla, kazaların adının belirtilmesi, isminin belirtilmesi, hangi ilde ve nerede olacağının ifade edilmesi, belli tarihler arasında olma zorunluluğu gibi hak kazanımı söz konusu burada. Onların bu şekilde sınırlandırılmasının hukukla bağdaşır bir tarafının olmadığı kanaatindeyim. Gerçekten de yani Sayın Bakanın da ben bu konuda bunu kabul etmemesi gibi...