KOMİSYON KONUŞMASI

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - Sayın Başkanım, değerli üyeler; öncelikle bu davetiniz için teşekkür ediyorum.

Geçen dönem Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanımız Radiye Hanım'ın Başkanlığında kurulan bir alt komisyonumuzdu. Bu alt komisyonumuzun, Kırsal Alanda Kadının Güçlendirilmesi ve Kırsalda Kadın Girişimciliğinin Desteklenmesi Alt Komisyonunun Başkanlığını yaptım.

Bu komisyonumuz kurulurken öncelikle şöyle bir anlayışla yola çıktık: Özellikle kırsal alanda çalışan kadınlarımızın tarım, hayvancılık, turizm gibi farklı alanlarda kendilerini geliştirmeleri, girişimcilik alanlarında onların teşvik edilmesi ve özellikle kırsal alandan kente göçün önlenmesi, ters göçün başlatılması. Bu amaçla kurulmuş bir komisyonumuzdu.

Tabii, komisyon çalışmalarını yaparken biz "Öncelikle yapılan çalışmaları tespit edelim." dedik, daha sonrasında da çözüm önerilerini geliştirmek istedik. Tabii, yaptığımız birçok tespit vardı. Komisyonumuza bakanlıkların temsilcilerini çağırdık ve bu bakanlıklarımızın kırsal alanda yaptığı çalışmalar hakkında bilgiler aldık. Ayrıca sivil toplum kuruluşlarını çağırdık, özellikle kırsaldaki kadınla ilgili çalışan sivil toplum kuruluşlarını; ziraat odalarını çağırdık; akademisyenleri, üniversiteleri ve yerel yönetimleri, yine kırsal alanda çalışma yapan yerel yönetimler varsa, örnek çalışmalar varsa onları da çağırdık.

Yaptığımız tespitler şunlardı: Birçok bakanlığın gerçekten kırsalda kadına yönelik önemli çalışmaları var. Millî Eğitim Bakanlığımızın Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünün yaptığı Girişimcilikte Önce Kadın Projesi, yine ÇATOM'lar, meslek edindirme kursları, DAP, GAP planları, Sağlık Bakanlığının gezici sağlık hizmetleri, halk eğitim merkezleri, KOSGEB'in teşvikleri, TKDK'nın teşvikleri, Tarım Bakanlığımızın kadın çiftçilere yönelik eğitim programları, yine Aile Bakanlığı, Tarım Bakanlığı birlikte bir protokol yapıp kadın çiftçi eğitim programları...

Mesela komisyonumuzun en önemli tespitlerinden biri: Kadın çiftçi eğitim programının çok faydalı olduğu ve geri dönüşümlerinin de çok olumlu olduğu yönündeydi. Çünkü oradaki kadın çiftçilere bulundukları yerlerde eğitimler veriliyor ve sadece çiftçilikle ilgili değil, genel manada, kadınlarla ilgili, sosyal hayata entegrasyonla ilgili, toplumsal cinsiyet eşitliğiyle ilgili, sağlık sorunlarıyla ilgili, bulundukları yerde yapılan bir eğitim programıydı. Bu çok güzel geri dönüşleri olan bir program.

Aynı zamanda yine Tarım Bakanlığının Genç Çiftçi Hibe Projesi var. Bunda özellikle şöyle bir veriyi sizinle paylaşmak istiyorum: 2016'da Genç Çiftçi Hibe Projesi'nden 14.978 çiftçi faydalanmış, bunun yüzde 75'i kadın, yine 2017'de 16 bin genç çiftçi faydalanmış, yüzde 61'i kadın yani genç çiftçi hibe projelerinden faydalananların çoğu kadın. Bu da sevindirici bir örnek. Mesela önerilerimizden bir tanesinde var, buradaki yaş aralığı 18-40 ama kadınların bunun 45'e çıkması yönünde bir talepleri oldu özellikle saha çalışmalarında.

Ben sözü uzatmadan, kısaca... Şunu tespit ettik: Kırsal alanda kadın girişimciliğinin desteklenmesi için sivil toplum kuruluşlarının, yerel yönetimlerin, kamunun, bakanlıkların, kamu kurumlarının, akademisyenlerin, üniversitelerin iş birliği içinde olması lazım. Eğer iş birliği içinde olurlarsa güzel projeler ortaya çıkıyor ve güzel projelerin de anlatılması, rol modellerin anlatılması gerekiyor. Ayrıca, sivil toplum kuruluşlarına ayrıca bir görev düştüğü inancındayım çünkü kentteki sivil toplum kuruluşları bu desteklere daha rahat ulaşıyor ve özellikle kadın STK'lerinin kırsaldaki kadınlara yönelik âdeta bir mentorluk ve rehberlik çalışmasının faydalı olacağını düşünüyorum STK boyutunda, sivil toplum kuruluşu boyutunda.

Ve yine, bu kurumlar arasında verilen desteklerin bir koordinasyonunun sağlanması önerilerimizin içerisinde var, mesela bölgesel kadın girişimcilik merkezlerinin kurulması. Yine, kadın kooperatiflerinin desteklenmesi yönünde raporumuzda öneriler var, bunlar çok önemli. Geçtiğimiz günlerde de Aile Bakanlığı, Tarım Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı kadın kooperatifçiliğinin geliştirilmesi yönünde bir protokol imzaladılar. Aslında bizim raporumuz peyderpey hayata da geçmeye başladı.

Şunu da son olarak söylemek istiyorum: Bir rapor hazırlanır, biter, konu biter değil; bu süreğen bir olay, bir süreç. Dolayısıyla, biz bununla bir farkındalık yaratmış olduk. Aslında bence tüm milletvekilleri olarak bulunduğumuz bölgelerde, bulunduğumuz yörelerde, kırsaldaki kadın girişimciliğinin desteklenmesi yönünde bizim de başlı başına bir rehberlik hizmeti yapabileceğimize inanıyorum. İnşallah, rapordaki önerilerimiz de hayata geçecektir ama her şey, biliyorsunuz, kanunla çözülmez. Burada önemli olan, az önce belirttiğim gibi, sivil toplum kuruluşu, siyasetçiler ve tüm dinamiklerin birlikte hareket etmesidir diyorum.

Teşekkür ediyorum.