| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/276) ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/275) ve Sayıştay tezkereleri a)Ticaret Bakanlığı b)Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı c)Ekonomi Bakanlığı ç)Rekabet Kurumu d)Helal Akreditasyon Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 09 .11.2018 |
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Sayın Bakan, değerli arkadaşlar; Bakanlığınız hayırlı uğurlu olsun, bütçe de hayırlı uğurlu olsun.
Sayın Bakan, pozitif bir kişiliğiniz var, hazırlamış olduğunuz sunumda da "devrim" kelimesini dahi kullanabilecek kadar dili ilerletmişiniz. Biz AKP'lilerde pek bu dili görmemiştik. AKP'li olmayabilirsiniz tabii. Bakan olarak, onu da söylemek istiyorum.
Güzel şeyler var, hazırlanan bazı projeler güzel ama sıkıntı şurada: İnsan unsuru, iş insanları unsuru. İş insanları şu anda çok zor durumda. Ben buraya gelmeden önce ticaret odası başkanlarıyla görüştüm; 4, 5 ticaret odası başkanıyla görüştüm. Onlar artık sorunlarını toplantılarda açıklamak durumunda kalıyorlar, eskiden korkuyorlardı, çekiniyorlardı, artık son duruma gelmiş durumdalar. Bankalarla büyük sorunları var. Bakınız, İzmir'de geçen gün yapılan, TOBB'la Türkiye Bankalar Birliğiyle yapılan toplantıda bir ticaret odası başkanı bankacılık sisteminde maalesef, güneşte şemsiye verip yağmurda şemsiye kapatan bir anlayışın olduğunu, kredilerin onay aşamasında gerçek ihtiyaç sahiplerine değil, bankada mevduatı olan kişilere verildiğini, nefes kredisi sisteminin keyfî olarak belirlendiğini ve odadan ödeme yapılması gerektiği şeklinde doğru olmayan bilgilerle üyenin mağdur edildiğini belirtiyor.
Bankaların reel sektöre kredi temininde mevduat faizi-kredi faizi arasında makasın çok arttığını söylüyorlar. Bunun da firmaların finansmana ulaşımını imkânsız hâle getirdiğini, çok zor, pahalı hâle getirdiğini, bu makasın azaltılmasına ihtiyaç olduğunu söylüyorlar. Reel sektörün bankalara verdiği teminatlar gerçek değerin çok altında değerlere tabi tutuluyor. Bunun da teminat yetersizliğine yol açtığı söyleniyor. Bankaların reel sektöre tanımladıkları limitleri, işletmelerde, bir finansman risk olmamasına rağmen tek taraflı olarak aşağıya çektiklerini, bunun da finansmana erişimi zorlaştırdığı söyleniyor sorun olarak. Bankaların, bir firmanın bir kredisini kapatıp rehin ve ipotek terkini istendiğinde varsa başkaca kredilerin de ödemelerini isteyip zorluk çıkardıklarını belirtiyorlar; iş adamları söylüyor, iş insanları söylüyor bunları.
Bunların çözümü esas basit. Finansa erişim konusunda zorlukların atlatılması için çözüm üretmek gerekiyor; POS cihazlarında komisyonların makul seviyelere çekilmesi ve faiz oranlarının düşürülmesi gerekiyor ve oda üyelerinin kullandıkları kredi borçlarının ötelenmesi ve yapılandırılması konusunda bir çalışma gerekiyor.
Ekonomik kriz var Sayın Bakanım, bu bir gerçek, bu ekonomik krizde bu krizin atlatılabilmesinin yolu güven unsuru. Bu güvenin sağlanabilmesi için de hukukta da güven gerekiyor.
Şimdi, burada mal güvenliği... Yabancı sermayenin gelebilmesi, yatırımcının önünün açılabilmesi için, iş insanlarının yatırıma yönelebilmesi için hukuk devletinde olması gereken mal ve hukuki güvenliğin sağlanması gerekiyor. Bu sağlanmadığı ölçüde, demokratikleşme açısından atılımlar yapılmadığı takdirde iş insanlarının, ihracat olsun, sermaye konusunda, yabancı sermayenin buraya girişinde olsun birçok sorununun çözülemeyeceği kanısındayım.
Bir de birçok yeni düzenleme yapmışınız, kitapçıkta da var bu, ticaretin kolaylaştırılmasıyla ilgili bir düzenlemeden bahsetmişiniz. "Burada ticaret sicili müdürlüklerini şirket kuruluşlarında tek temas noktası hâline getirdik, şirket kuruluşlarında kolaylık ve maliyetlerde düşüklük sağladık." demişsiniz. Yalnız bu, fiilî anlamda böyle değil. Bakınız, iki yıl önce bu şirket kuruluşlarını tek noterler yapıyordu. İki yıldan sonra noterlerle ticaret sicillerinin birlikte yapılması düzenlemesi yapıldı ve bu düzenleme yapıldıktan sonra hemen hemen yüzde 95'i yani muhasebeciler dâhil noterlere gitti, ticaret sicillerine gitmediler. Daha sonra yasal değişiklik yapıldı 1/2/2018'de. Bu düzenlemeyle ticaret sicillerine verildi. Ticaret sicilleri her yerde yok, sayı olarak az, insan sayısı az. Noterler 1931 yerde var, 15 bin kişi çalışıyor, ulaşılabilme imkânları daha basit. Bir de bu işlemler hukuki işlemler, hukuki güvenlik işlemleri. Yani hukuki güvenlik işlemlerini hukukçulara yaptırmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. Bir de standart yok, ticaret sicilleri bu işlemleri yaparken bir standart yok. Noterlerde bu işlemler 280 liraya yapılıyordu, şimdi bu standart farklı farklı ücretlendirmelerle oluyor. Bu standart da sağlanmamış durumda. Bu nedenle bu hususun da dikkate alınmasını ve noterlerle birlikte yapılması düzenlemesinin yapılması hâlinde daha kolay, maliyetin daha düşük olacağı kanaatindeyim. Bu hususun üzerinde durulmasını talep ediyorum.
Aydın'la ilgili iki şey söyleyeceğim, önemli iki şey söyleyeceğim:
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Çok kısa, sona geldim Sayın Başkan.
BAŞKAN - Lütfen toparlayın.
Buyurun.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Aydın teşvik bölgesi olarak birçok ile göre geride, devlet teşviki çok sınırlı. Bunun da bir an önce gözden geçirilmesi gerekiyor. Bu çerçevede çalışma yapılırsa Aydın'daki iş adamları da memnun olacak.
Sorumluluk sahalarındaki ilçelerde, Aydın'da birçok yatırımcı olmasına rağmen sanayi alanının yetersizliğinden dolayı yatırım yapılamıyor; yatırım yapmak isteyenler var, sanayi alanları yetersiz, bu konuya da eğilirseniz seviniriz.
Bir de Bozdoğan ilçemizdeki mermer işletmelerinin -ihtisas organize sanayi bölgesi- sorunlarının çözümleri var, bu konuyu da lokal olarak söylemek istiyorum.
Hayırlı uğurlu olsun bütçemiz.
Çok teşekkür ediyorum, sağ olun.