OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekilleri, değerli Komisyon üyeleri; "Günümüzde uzmanlaşma önemliyken Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığının birleştirilmesiyle Ticaret Bakanlığı kurularak etkili bir model oluşturuldu." dediniz. Buna katılmıyorum. Bu şekilde uzmanlaşma olmaz, tam tersine farklılaşmaya gidersiniz.

"Millî politikalar geliştiriyoruz." diyorsunuz ancak 2018'de dövizdeki artışa rağmen, on aylık verilere göre, hâlen 51 milyar dolar dış ticaret açığı var.

İhracatçıya yeşil pasaport kolaylığı sağladığınızı söylüyorsunuz ancak bunun belli başlı kriterleri var. Ticaret hacmi yüksek olanlara bu olanak sağlanıyor. Edirne gibi Avrupa'ya açılan durumda olan sınır kentlerine sınır ticareti kapsamında bir kolaylık sağlanırsa yani buradaki iş adamlarına yeşil pasaport olanağı sağlanırsa dış ticaretimiz daha da artacaktır kanısındayım. Kaldı ki Gürcistan'a iş adamları nüfus kağıtlarıyla rahatlıkla gidebiliyorlar.

Madem yerli ve millî olduğunuzu söylüyorsunuz, Ticaret Bakanı olarak size düşen, ülkemize döviz kazandırmaktır. Bunun için de 2 milyona yakın konut stoku bulunan yurt içinde konut sektörüne avantajlar sağlamak değil, gururla bahsettiğiniz yurt dışı müteahhitlik hizmetlerine yönelmektir. Böylece yurt içindeki müteahhitleri zengin etmekle uğraşmayıp buraya ayrılan kaynakları yoksula, emekliye, çiftçiye ve işsizlere ayırabilirsiniz. Kısacası, kaynakları doğru kullanarak parayı betona değil, üretime yatıralım.

Serbest ticaret anlaşması yapılan ülkeler var, bunlardan birisi de Bosna-Hersek. Sayın Bakan, burada neredeyse bitkisel yağ ve un üretimi hiç yokken Bosna-Hersek birdenbire ihracatçı bir ülke oluyor. Neden? Sıfır gümrük vergisi uygulayarak "Müslüman ülke dayanışması" adı altında oradan yapılan ithalatı ciddi anlamda artırdınız. Döviz fiyatları yükselince buradan yapılan ithalat azaldı. Daha önce bakanlığınıza gelen iş adamları bundan şikâyetçi oldular ama Hükûmetiniz, bir defa, iş dünyasına ciddi korku salmış, kimse şikâyetini tekrarlayamıyor. Ben buradan uyarıyorum: Bosna-Hersek'ten yapılan un ve bitkisel yağ ticaretini inceleyin.

"Tarım ürünleri ithalatında enflasyonla mücadele kapsamında tarımsal ürünlerin ve gıda maddelerinin arz ve talep dengesiyle yurt içi ve yurt dışı fiyat gelişmelerini takip ediyoruz." diyorsunuz. Bu amaçla hasat döneminde üreticilerimizin korunması amacıyla gümrük vergilerini artırırken üretimin olmadığı ve yetersiz olduğu dönemlerde ise iç piyasa fiyatlarının makul seviyelerde tutulması ve spekülatif fiyat artışlarına meydan verilmemesi amacıyla gümrük vergilerinin düşürüldüğünü söylüyorsunuz, tam tersini yapıyorsunuz, hasat zamanı çiftçi tarlasında buğdayını biçerken siz gümrük vergilerini sıfırlıyorsunuz. Buradan uyarıyorum: Bu konuda bir bilim adamı olarak, bir çiftçi olarak bütün tarlaları geziyorum. Urfa'dan başlıyor bizim hasadımız, Konya'da devam ediyor, Trakya'da fiyatlar 80-90 kuruşa düşüyor sizin bu hatalı politikanızdan dolayı. Temmuz ayında gümrük vergileri sıfırlanmaz. Madem hasat zamanı sıfırladığınızı söylüyorsunuz, o zaman konuyu bir bilene sorun.

Sayfa 58'de güzel bir tablo var. Bu tabloda Avrupa Birliğinde üretici örgütlerinin pazar payını yazmışsınız. Örneğin, Hollanda'da tarım ürünlerinin yüzde 95'ini üretici örgütleri yaparken bu oran Türkiye'de yüzde 1 bile değil. Siz üretici örgütlerinin pazar payını artıracağınızı söylüyorsunuz "Bu amaçla bu tedbirleri alacağız." diyorsunuz ama hangi tedbirleri aldınız, çok merak ediyorum.

"Esnaf ve sanatkârlara yönelik hizmetlerimiz var." dediniz, esnafın durumu hakkında hiçbir açıklama yapmadınız. Esnaf şu anda perişan, acaba haberiniz var mı?

Tarımsal Pazarlamada Kooperatifçiliğin Geliştirilmesi Projesi'ni uygulamaya koyduğunuzu söylüyorsunuz, somut olarak ne yaptınız merak ediyorum ama çok somut bir şey yapmak istiyorsanız size söyleyeyim: Tarımsal pazarlama konusunda birçok tarım satış kooperatifi birliği var. Örneğin, TRAKYA BİRLİK var, ÇUKOBİRLİK var. Bitirdiğiniz ÇUKOBİRLİK'i, FİSKOBİRLİK'İ yeniden canlandırmak için sıfır faizli kredileri müteahhitlere vereceğinize biraz da bu kurumlara verin, bu kurumları ayağa kaldıralım. Tarımsal pazarlamada Türkiye'nin ticaret hacmini artırmak istiyorsanız bunlara kolaylıklar sağlayın. Bunların önüne engel çekiyorsunuz. Gümrük vergilerini düşürüyorsunuz, yine ayçiçeğinde yaptınız, hasat zamanı düşürdünüz. Bakın, size bitki olarak da söylüyorum, ürün olarak da söylüyorum, tarih olarak da söylüyorum. Yüzde 26'dan 13'e çektiniz. Bulsanız sıfıra çekeceksiniz. Faturalarla oynayarak sanayiciyi gümrük vergisinden dolayı muaf ettirmeye çalışıyorsunuz ama yandaş firmalarınıza ciddi kolaylıklar sağlıyorsunuz. Bunların kim olduğunu da teker teker sayabilirim.

Teşekkür ederim.