KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, sayın milletvekilleri, değerli bürokratlar, basın mensupları; sözlerimin başında hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakan, yapılan çok iş var, çok rakam var sunumunuzda. Önemli işler yaptığınız için de tebrik ediyorum sizi ancak sunumun sonunda aklımızda kalacak şekilde Bakanlığınızın kadın, çocuk, işçi, memur, emekli, engelli, çalışma hayatı, sosyal güvenlik ve işsizler için hedeflerinin ve vizyonunun ne olduğu tam olarak açıkçası anlaşılamadı.

Bakanlığınızın bir çok kurumsal fonksiyonu içinde barındıran bir yapıya sahip olduğu açık. Kadın var, çocuk var, aile var, şehit yakınları var, gaziler var, sosyal koruma, sosyal güvenlik, kamu çalışanları, kamu yönetimi, işçi, işveren ve sendikalar var.

Faaliyet alanınızın ağırlıklı olarak, toplumun dezavantajlı kesimlerine yönelik olması sebebiyle, yapılan ve yapılacak hizmetlerin değeri ve önemi de bir kat daha fazladır. Temennimiz, devlet imkânlarının hakça, ihtiyaç doğrultusunda vatandaşlarımıza ulaştırılmasıdır. Bu takdirde ancak yapılanlar maşeri vicdanda da karşılık bulacaktır.

Millî ve manevi değerlerin korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasında millî birlik ve bütünlüğün, kardeşlik ve dayanışmanın pekiştirilmesinde aile kurumu büyük önem arz etmektedir. Türk toplumunun temel taşı olan aile, son yıllarda ne yazık ki ekonomik ve sosyal gelişmelerin yol açtığı olumsuz gelişmelere karşı yeterince korunamamaktadır. Maalesef, aileyi ve sosyal fonksiyonlarını zayıflatıcı unsurlar ekonomik ve sosyal gelişmenin bir parçası yahut yozlaşmanın sonucu olarak gündemdedir ve ortadan kaldırılamamaktadır.

TÜİK'in verilerine göre, 2017 yılı sürekli yoksulluk oranı yüzde 14'tür. Hiç kuşku yok ki aile içerisinde bu yoksulluğu en derinden yaşayanlar da kadınlardır.

İşsizliğin önlenemediği, yoksulluğun devam ettiği bir ortamda her ailenin yeterli ve sürekli bir gelire sahip olmasını sağlayacak imkânların geliştirilmesi kuşkusuz önemlidir. Bu manada yapılan destekleri sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak görüyor ve çok değerli buluyoruz.

Kız çocuklarının okullaşma oranında görece artış olmakla birlikte, bu alanda hâlâ önemli eksiklikler ve sorunlar bulunmaktadır.

Kadının toplumdaki konumu maalesef güçlendirilememiştir. Başta aile içinden gelenler olmak üzere, kadına yönelik şiddet konusunda yeterli toplumsal farkındalık ihtiyacı hâlâ devam etmektedir. Politika süreçlerinin tüm evrelerinde ve düzeylerinde erkekler ile kadınlar arasındaki eşitlik prensibi egemen olamamıştır. Şiddet ortaya çıktıktan sonra veya risk oluşturduktan sonra mağdurlar için birtakım koruyucu önlemler alınsa da bunları önlemeye dönük yeni politikalara ihtiyaç devam etmektedir. Burada esas olan tabii ki toplumu şiddete yönelten sebeplerin ortadan kaldırılabilmesidir. Bakanlığınızın özellikle önleyici tedbirlere ağırlık vermesini umuyorum. Yıllık programda da bu hususa işaret edilmiş olduğunu hatırlatmak isterim.

Cinsiyet eşitsizliğinin doğrudan kamu müdahalesiyle ve kamu sorumluluğu çerçevesinde ele alınarak öncelikle fırsat eşitliği politikalarının uygulanması, bunların yeterli olmadığı yerlerde özel destek ve fırsat önceliklerinin verilmesi gerekir. Şiddete, tacize ve istismara maruz kalan kadın ve çocuklara kurumsal adli yardım desteği sağlanmalıdır. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak şiddete, tacize ve istismara uğrayan kadınlara ve çocuklara yasal yollardan hak aranması sırasında adli yardım desteği sağlanmasını, dava zaman aşımından ve mahkeme harç ve masraflarından bunların muaf tutulmalarını öneriyoruz.

Evet, girişimci kadınlara yönelik birtakım destekler vardır ancak bunların daha da artırılması, özellikle hibe desteği uygulamasının yaygınlaştırılmasını istiyoruz.

Enerji verimliliği ülkemiz için hayati öneme sahiptir. Aynı zamanda da enerji, aile için önemli bir mali yük teşkil ediyor. Evlerde kullanılan birçok eşya yeni nesil tasarruflu elektrik kullanan eşyalar değil, zaten hanehalkının çoğu zaman bu değişimi yapabilecek ekonomik gücü de bulunmuyor. O nedenle, belli yaşın üzerindeki elektronik ev eşyalarının değişimi için vergi kolaylıkları getirilmeli ve bu yolla aileler desteklenmelidir hem de bu yolla bir enerji tasarrufuna da katkı sağlamış oluruz.

Korunmaya muhtaç çocukların öncelikle ailesinin yanında korunup yetişmesi yaklaşımını önemli görüyoruz. Bununla birlikte, muhtaç çocuklar için alternatif bakım modelleri de geliştirilmelidir.

Çocukların çalıştırılması ve çocuk istismarı maalesef devam etmektedir. Zorla çalıştırma, dilendirme, kapkaç yaptırma, terör eylemlerinde kullanma gibi gayriahlaki ve yasa dışı baskılara ve şiddete maruz kalan çocuklar devletin etkin koruması altına alınamamaktadır. Bu konuda güvenlik birimleri, yerel yönetimler, üniversite ve STK'lerle iş birliği yapılması önem arz etmektedir. Yazılı ve görsel medya aracılığıyla çocuk evliliklerinin önüne geçebilecek bir bilinçlendirme kampanyası yürütülmelidir. Çocukları, ailelerinden gelenler de dâhil, her türlü hak ihlaline karşı koruyacak etkili önlemler ne yazık ki tam olarak alınamamaktadır. Aileler medya okuryazarlığı ve internetin doğru kullanımı konusunda da bilinçli değildir, buna yönelik etkili çalışmalar mutlaka yapılmalıdır.

TÜİK'in Temmuz 2018 verilene göre kadınların iş gücüne katılım oranları hâlâ düşüktür, istihdam oranları düşüktür, işsizlik oranları ise yüksektir. Tüm eğitim düzeylerinde kadınlar erkeklerden daha düşük ücret almaktadırlar.

Sayın Bakanım, Cumhurbaşkanlığı yıllık programında Bakanlığımızla ilgili, Bakanlığınızın görev alanına giren konularla ilgili bazı tespitler var. Bunlardan bir tanesi şu: İŞKUR tarafından yapılan iş gücü piyasası ihtiyaç analizleri temelinde, aktif iş gücü programlarının piyasanın gereksinimlerine göre tasarlanması ve uygulanması ihtiyacı sürmektedir. İş gücü piyasasında etkinliğin artırılması amacıyla güvenceli esnek çalışma,

aktif ve pasif iş gücü programları gibi alanlarda sosyal diyalog mekanizmaları güçlendirilerek ilerleme kaydedilmesi ihtiyacı devam etmektedir.

Sosyal sigorta sistemi gelirlerini olumsuz yönde etkileyen faktörlerden biri olan kayıt dışı istihdam oranı 2017 yılında yüzde 34 olmuştur. Kişileri gerçek gelirleri üzerinden prim ödemeye teşvik eden, kayıtlı istihdamı önceleyen, sosyal yardım ve istihdam arasındaki ilişkiyi geliştiren bütünleşik politikalara ihtiyaç duyulmaktadır.

Erken yaşta evliliklerin önlenmesi amacıyla erkekleri de kapsayacak biçimde farkındalık artırma çalışmalarının yaygınlaştırılması ihtiyacı devam etmektedir. Aile destek hizmeti sunan Sosyal Hizmet Merkezi gibi kurum ve kuruluşların hizmet kalitesinin ve kapasitesinin geliştirilmesi ile koordinasyonunun sağlanmasına yönelik ihtiyacı devam etmektedir.

Yine uygulanan politikaların ve yürütülen projelerin başarısına rağmen çocuk işçiliği sorunu önemini korumaktadır. Çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinin önlenmesine yönelik faaliyetlerde program temelli bir yaklaşımın benimsenmesine, uygulamaya yönelik kurumsal bir yapının oluşturulmasına ve faaliyetlerin sanayi ve hizmet sektörlerinde çalışan çocukları da kapsayacak şekilde geliştirilmesine ihtiyaç bulunmaktadır.

Yine çocuk koruma sisteminin, koruyucu ve önleyici müdahale özelliği güçlendirilerek çocukların mağdur olmadan gerekli destek hizmetlerine ulaşmasını sağlayan bir yapıya kavuşturulması, hizmet sunan kuruluşların kapasitelerinin geliştirilmesi, aralarındaki iş birliği ve eş güdümün güçlendirilmesi ihtiyacı devam etmektedir. Yani önleyici tedbirler bakımından bir zafiyet bulunmaktadır.

Bunları niye okudum? Bunların, zaten yıllık programda da tespitleri yapılmış ve sizin sunumunuzda bunlara yeterince yer olmadığını ifade etmek açısından belirttim.

Sunumunuzda çok fazla değinmediğiniz bir başka konu var Sayın Bakanım. O da sizin Bakanlığınızın bir bölümü de kamu yönetimiyle ilgili olan bir bölüm. Bağlı kuruluşunuz var Devlet Personel Başkanlığı. Öğretmenlerin sözleşmeli, ücretli çalışanları var. Yine toplumun veya kamunun çeşitli alanlarında çalışan farklı statülerde personel var, bir istihdam ve statü karmaşası var. Anayasa'mızın 128'inci maddesinde der ki: "Devletin asli ve sürekli hizmetleri memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülür." O hâlde, eğer, eğitim hizmeti, sağlık hizmeti veya benzer diğer hizmetler devletin asli ve sürekli hizmetleri ise bunların mutlaka memurlar eliyle yürütülmesi gerekir. Geçmiş dönemlerde bunlar gerekçe yapılarak geçici işçiler...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Aksu.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - ...sözleşmeli çalışanlar, ücretliler memur kadrolarına geçirildi ancak gerekçesinde bunların Anayasa'ya aykırı bir durum olduğu ifade edilerek bu düzenlemeler yapıldığı hâlde daha sonra bunlar tekrar edildi. Bu konuda mutlaka bir netlik ortaya konulması lazım Anayasa çerçevesinde.

Bir başka konu: Biz, gazilerimizin zorunlu atamalarını genel idareden kadrolara çevirdik yardımcı hizmetlerden. Yine yetiştirme yurtlarında yetişenleri de genel idare hizmetlerinden kadrolara atamalarını sağladık. Şehit yakınlarımız için de biz aynı şeyi önerdik ama bu meselenin kökten bir çözüme kavuşturulması lazım. Türkiye'de geçmişte kamunun hizmet satın alma yoluyla personel çalıştırmaya yani taşeron çalıştırmaya başladığı dönemden itibaren esasen yardımcı hizmetli personelin fonksiyonu kamuda azalmıştır. Bugün 110 bin civarında yardımcı hizmetli personel vardır. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak bunların tamamının genel idari hizmetler sınıfına geçirilmesini öneriyoruz.

Yine, bu esnek çalışmadan bahsettiniz ancak henüz uygulamaya geçmedi. Bunu bekleyen özellikle kadın çalışanlar var yoğun olarak. Bunu da bir an evvel uygulamaya geçirmenizi bekliyoruz.

Bir başka konu: İş Kurumunun Toplum Yararına Çalıştırma Programı'nda çalıştırdığı insanların alımına ilişkin ciddi sıkıntılar geçmişten bugüne var. Bunun artık bir kura yoluyla yapıldığını biliyoruz, en azından resmî ifade böyle ancak uygulamada bununla ilgili de bize ciddi şikâyetler var. Kura dışında da buralara alımların çeşitli aracılar vasıtasıyla olduğu yönünde şikâyetler var. Buna da bir el atmanızı istirham ediyoruz.

Kayıt dışı çalışma meselesini söyledim. Yabancı çalışma oranları, siz de ifade ettiniz, yüzde 700 artmış. Kayıt dışı yabancı çalışanlar da var. İşsizliğin bizim açımızdan önemli bir sorun olduğu durumda bu konuya da ciddi şekilde eğilmekte yarar var diye düşünüyoruz.

Yine, şehit yetimlerinin tamamına iş imkânı sağlanması gerekir bize göre. Burada işte 1'di, sonra 2 oldu, şimdi 3 beklentisi var. Burada şehit yetimlerinin tamamına iş imkânının sağlanmasını öneriyoruz Milliyetçi Hareket Partisi olarak.

Bir başka konu da bu "gazi" tanımıyla ilgili. Sosyal güvenlik mevzuatı açısından bir "gazi" tanımı var hâlbuki burada da köklü bir çalışmayla bunu belki sosyal güvenlik mevzuatından ayırarak gaziliğin bir şeref olduğu noktasında ayrı bir düzenleme ve çalışma yapılması gerekir diye düşünüyorum.

Son olarak da -Sayın Keşir de ifade ettiler- Türkiye'de ömür uzuyor, nüfus yaşlanıyor, yeni bir konsepte, geriatri merkezlerinin yoğunlaşmasına ihtiyaç var. Huzurevleri yerine geriatri merkezlerinin hem sosyal ilişkilerin içerisinde olduğu hem de tedavi işlerinin bir arada yürütülebileceği merkezlerin yaygınlaştırılması gerekir diye değerlendiriyorum.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği meselesi de hâlâ önemini koruyan, sık sık maruz kaldığımız problemlerden bir tanesi.

Tabii, Sayıştay raporlarına değinecek fırsatımız kalmadı. Bunu muhtelif arkadaşlarımız, muhterem milletvekilleri dile getirdiler. Orada da dikkatle üzerinde durulması gereken, muhasebeleştirmeyle ilgili bir sorun varsa bunların da birlikte oturarak Sayıştayla giderilmesi gerekir diye düşünüyorum.

Bütçenin hayırlı olmasını diliyorum, teşekkür ediyorum.