BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Sayın Başkan, sayın üyeler, Sayın Bakanım, kıymetli bürokratlar ve kıymetli basın; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Hepimizin malumu olduğu gibi sporsuz yaşam sağlıksız ve başarısız yaşam demektir. Geçmişte ve günümüzde birçok spor dalları mevcuttur. Ancak Türkiye'mizde başta futbol, basketbol ve voleybol olmak üzere belli başlı spor dalları gündemdedir.

Sayın Bakanımızın sunumunda arz ettiği gibi, AK PARTİ hükûmetlerimiz döneminde desteklenen spor branşlarının sayısı artmıştır.

Motor sporları branşında da son yıllarda etkinlikler artırılmış olmakla birlikte yeterli değildir. Eski zamanlarda ulaşım ve nakliye aracı olarak atlardan faydalanılıyordu. Günümüzde ise otomobil ulaşım aracı olarak olmazsa olmazlarımızdandır. Otuz yıldır motor sporlarıyla uğraşan ve bizzat pilot olarak ralli, tırmanma ve rallikros formatlarında yarışan, bir müddet Ege Otomobil Sporları Kulübü, EOSK derneğinde başkanlık yapan ve 2013 yılında da Aydın Otomobil Sporları Kulübü, AYOSK derneğinde kurucu ve üye olarak başkanlık yapan ve birçok organizasyonlar yapan, yarış düzenleyen bir şahıs olarak motor sporları kültürünün yaygınlaştırılmasının gerekli olduğunu düşünüyorum.

Bu nedenle diğer branşlarda olduğu gibi, motor sporları branşlarında da tesisleşmenin gerekli olduğuna yürükten inanıyorum. Zira motor sporlarına meraklı olan kişiler tesis yetersizliğinden normal trafikte sürat yaparak kazalara neden oluyorlar. Gerekli tesisleri yaparsak birçok amaca hizmet edecektir spor başta olmak üzere. Çok amaçlı yarış pistleri yaparsak motor sporlarının pist, otokros, drag, offroad, drift ve gokart ve benzeri amaçlar için kullanılmasının yanı sıra gerektiğinde kültürel faaliyetler, ayrıca toplantılar ve eğitim amacı olarak da kamuda ve özel sektörde polis, jandarma, makam şoförü, toplu taşıma şoförleri ve ambulans şoförlerini eğitebiliriz. İleri sürüş eğitimi almamış polisler kaçan bir aracı yakalamaya çalışırken veya askerlerimiz terörle mücadele sırasında sarp dağ yollarında, ambulans şoförleri de hastayı veya yaralıyı hastaneye yetiştirmeye çalışırken ölümlü kazalar yapıyorlar sık sık.

Günümüzde gelişen teknoloji sayesinde çoğu otomobil çok güçlü ve süratli imal edilmeye başlanmıştır. Belli bir motor gücü üstünde araç kullanacakların ehliyet almaları için öncelikle ileri sürüş eğitimini almalarını şart koşmalıyız. Öğrencilerimize trafikle yaşamı öğretebiliriz bu pistlerde, trafik eğitimi verebiliriz. Birçok spor dalında olduğu gibi, Türkiye'mizde dünyaya tanıtacak ve prestij kazandıracak birçok yarışçı yetiştirebiliriz.

Tesisleşmenin ideal olanı her ilimizde en az bir yarış pisti olmasıdır. Ancak günümüz koşullarında başlangıç olarak büyükşehirlerimizden başlamak üzere ve motor sporları kulübü, derneği olan illerimizden veya ilçelerimizden başlayabiliriz. Bütçe olarak da bir stadyum maliyetine en az 10 adet çok amaçlı yarış pisti yapılabilir. Tabii, bu İstanbul'daki Formula pisti gibi değil, uzunluğu asgari 2 bin metre olan asfalt pistler ve toprakla beraber çok amaçlı... Yapımla ilgili belediyelerden de faydalanabiliriz. Bu arada, dün öğrendiğime göre, ülkemizde mevcut birkaç yarış pistinden, en eski ve ilk yapılan pist olma özelliği olan İzmir Körfez Yarış Pistinin yerine park yapılacağını öğrenmiş bulunmaktayım, eğer doğruysa mutlaka yenisi yapılmadan kaldırılmamalıdır, doğru olabilir, zira bu Körfez Yarış Pisti zamanla yerleşim yeri içinde kaldı.

Sözlerimi bitirirken Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Doktor Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nun ve ekibinin projeme sıcak bakacakları inancıyla 2019 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diler, hepinize tekrar saygılar sunarım.