OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, çok değerli Sayın Genel Müdür ve bürokratlar; şimdi ben de fazla konuşmayacağım. Toprak Mahsulleri Ofisi çiftçinin kara gün dostuydu. Bu "kara gün"ü niye kaldırdınız, onu çok merak ediyorum yani "kara gün" yazısı yok, sadece "dostudur" yazıyor. Bunu bir açıklarsanız gerçekten çok memnun olacağım. Geçenlerde sordum "Artık çiftçinin kara günü kalmadı." dediniz ama çiftçinin borcu gün geçtikçe artıyor, çiftçi köyden kente göç ediyor; tefecilerin peşinde, tefeciler çiftçinin peşinde; ithalatçı bir ülke olduk, kırsal boşalıyor.

Şimdi, 1938 yılında yasayla kurulan, onun öncesinde de alımlar yapan bir kurum TMO, adı "müdahale kurumu" yani piyasaları izler, ona göre piyasalara müdahale eder. Bütün dünyada müdahale kurumları vardır, ürünü muhafaza eden kurumlar vardır. Sizin göreviniz depodur. Ha, şimdi lisanslı depoculuk eklendi. O da güzel, bizim de desteklediğimiz bir şey ancak siz dönem dönem tahıllar dışında da görevlendirildiniz, piyasaları düzenlediniz. Yani, tarihe baktığımızda, işte, fındık vardır, üzüm vardır, onun dışında başka ürünler de olmuştur, baklagiller de olmuştur zaman içerisinde, nohut, mercimek de olmuştur, olması da gerekir ancak fındıkta bir FİSKOBİRLİK varken, üzümde bir TARİŞ varken bu görevler size niye veriliyor, bunu merak ediyorum.

Onun dışında, ben de arkadaşlara katılıyorum, 85-95 kuruştan çiftçimiz ürününü satarken neden 1.500 liralardan biz ürün alıyoruz? Hadi şimdi dolar yükseldi ama siz bunu niye öngöremiyorsunuz, neden biz yıllarca karşı çıkmamıza rağmen Türkiye un ihracatı yaptı? 1 milyar dolarlık un ihracı yapmak için 1,5 milyar dolarlık buğday ithalatı yapmanın hiçbir mantığı yok. Türkiye artık üretemiyor -üretim rakamlarına bakın- ve bu sene çok önemli. 2019 senesinde geleceği öngörüyor musunuz? Türkiye'nin üretimi ne olacak? Toprak Mahsulleri Ofisi bunun neresinde?

Çiftçi taban gübresi satın alamadı. Taban gübresi kullanılmadığı zaman verimin düşük olacağını burada tarım eğitimi alan herkes çok iyi bilir. Verim ciddi anlamda düşecek, buna yönelik bir önleminiz var mı?

Bakın, Rusya ihracatını durdurdu, artık dünyaya mal satmıyor. Paramız yok ama, varsa da paramızla da rezil olacağız gibi duruyor. Bizim buğday stokumuz var mı? Stokların tamamını sattınız mı?

Çeltikte ısrarla niye piyasalara müdahale etmiyorsunuz? Bakın, çeltikte en kötü çeltiği dahi ortalama 570 dolara biz ithal ediyoruz. Dolar kuru yaklaşık 6 lira. Hadi 70 doları atalım, 3 lira. Şu anda çiftçi 2 liradan çeltik satıyor. Hiç farkında mısınız? Siz senet çıkarmaya çalışıyorsunuz 1 lira 75 kuruştan.

Piyasaları hiç mi görmüyorsunuz? Size acaba piyasalara müdahale etmeme görevi mi verildi, bunu merak ediyorum. "Piyasalara müdahale etmeyin, çiftçi kırılsın, çiftçi bitsin, zaten çiftçi yaşlanıyor, köyden kente göç etsin, gelsin küresel firmalar tarlaları, toprakları satın alsın, çiftçiyi bitirelim, yerine firmalar gelsin..." Bu görev mi size verildi? Biraz ağır konuştum ama birkaç yıldan beri piyasalara müdahale etmediğinizden dolayı göreviniz bu olmasına rağmen...

BAŞKAN - Biraz öyle oldu.

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Bakın, bu konuda ben akademisyenim aynı zamanda. Avrupa Birliğinde de müdahale kurumları vardır, müdahale kurumları piyasalara müdahale eder. Görevi müdahale olan bir kurumumuza müdahale görevi verilmiyorsa onu da bilmek bizim son derece hakkımız. Neden çiftçinin bu durumu görmezden gelinir? Neden üretimin düşeceği, piyasalarda çiftçinin zor durumda olduğu öngörülmez de... O zaman bir görev verilmiş, "Piyasalara müdahale etmeyin." görevi verilmiş. Niye üzümde geçen sene müdahale edildi, fındıkta bu sene niye müdahale edilmiyor? Arkadaşlarla örtüşüyor bizim konuşmalarımız.

Teşekkür ediyorum.