CELAL DİNÇER (İstanbul) - Bu rücu olayının birçok olayda kaldırıldığını ama burada tekrar getirildiğini görüyoruz, bir de zaman aşımını 2 misline çıkararak görüyoruz. Yani, malı çok daha önemli hâle getiriyoruz. Oysa, onlarca insanın yakıldığı Sivas davasında biz gördük, "Zaman aşımı doldu." deyip zaman aşımından insanlar beraat ettiriyoruz.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - O başka, bu başka.

CELAL DİNÇER (İstanbul) - İktidar isteseydi orada zaman aşımını...

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - "Hayırlı olsun." diyorlar.

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Ve "Hayırlı olsun." diyoruz, tabii.

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Kendileri diyor, biz demiyoruz, o zamanki Sayın Başbakan söyledi, biz demiyoruz.

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Zaman aşımını biz orada uzatmadık veya uzatamadık ama mala gelen şeylerde demek ki fikrimiz değişti, zaman aşımını uzatıyoruz. Geçmişte de "Cama gelsin." deniyordu, arkadaşlar söylediler. Bu çifte standart kişiye özel kanundur arkadaşlar. Hukuku ya tümden kabul ediyorsunuz ya tümden reddediyorsunuz, böyle şey olmaz. Yani, hukuk varsa her olayda olması lazım, herkes için olması lazım. Böyle bir olayda sizin düzenleme yapmanız -demin de söyledim- tamamen bir tepki düzenlemesidir, doğru değildir. 2 katına niye çıkarıyorsunuz? Genel bir hukuk düzeni var, yani iki sene sonra mı ortaya çıkaracaksınız, beş sene sonra mı ortaya çıkaracaksınız ki bunları tekrar rücu ediyorsunuz, rücuyu uzatıyorsunuz?

Bir diğer konu da, müfettişlere -bu konuda haksız iş yapan müfettişler de dâhil olmak üzere- cezai sorumluluk getirtmiyorsunuz, devlet ödesin diyorsunuz. Yani, tazminatları çıkarsa devlete karşı açılacak diyorsunuz. Niye? Çünkü onlar ileride kelle koparmada kullanılacak, Demokles'in kılıcı gibi bürokrasinin tepesinde duracak insanlar. Bunlar için rücuyu kaldırıyorsunuz -çantalar hazır, biliyorum, uzatmıyorum- ama burada uzatıyorsunuz. Gerekçesi, tamamen bir tepki düzenlemesidir.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Duruma göre...

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Duruma göre, yani, işinize nasıl geliyorsa öyle. Türkiye'yi, Meclisi bu kadar köle gibi çalıştırmayın arkadaşlar. Hukuk ya vardır ya yoktur. Yani, böyle bir şey olabilir mi? Siz hukuku darmadağın ettiniz. Milletin kafası karıştı, bocaladı, abandone olmuş durumda zaten, işinize geldiği gibi yönlendiriyorsunuz. Bu nedenle, bu düzenlemenin Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu düşünüyorum.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Hangi Anayasa'nın?

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Olmayan, uygulanmayan bir anayasanın. Genel hükümlere göre bu maddenin uygulanmasının daha doğru, daha adil olduğunu düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.