KOMİSYON KONUŞMASI

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - Yani, bütün komisyonlarda, Meclisin çalışma sisteminde normalde çoğunluğa dayalı bir sistem vardır, bugün çalıştığımız Komisyonda da sistem böyledir.

BAŞKAN - Öyledir.

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - Bu sistem gereği, Anayasa değişiklikleri de bu tür komisyonlarda görüşülür, yasa değişiklikleri de bu tür yerlerde görüşülür. Bu neviden bir kanunu, şu anda, yani, Meclis önüne arkadaşlarımız bu şekilde böyle çok farklı bir anlam yükleyerek getirmiş oldular. Yani, bunun örneği çok fazla yok. Bahsettiğimiz Anayasa Uzlaşma Komisyonun bununla tıpatıp bir uyumlu tarafı yok.

BAŞKAN - Tabii, bir tane, evet.

S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Bir de İç Tüzük Uzlaşma var.

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - Çünkü, Anayasa'da 200, 300, 500 çok detaylı madde taslaklarını tartışıyorsunuz, çok detaylı şeyler tartışıyorsunuz, en azından uzlaşıda bir ruhu temin etmek, tesis etmek adına böyle bir çalışma yapılıyor.

Şimdi, yaptığımız konu, hani, belki, bu işlediğimiz bugünkü konu derler ya, hani, tartıda hafif ama pahada yüksek bir konuyu konuşuyoruz yani aslında çok büyük, aman aman bir şey konuşmuyoruz. Bana sorarsan, teknik tarafı çok daha ağırlıklı bir konudur. Biraz önce konuştuğumuzda bu nisabı koydukları zaman arkadaşlar ne kadar çok detaylı düşündüler, hani "6'ya 6 kalınsa ne olur?", "Filan olur." gibi birtakım şeyler var. Yani, ben, meselenin çok büyütülmesi taraftarı değilim. Yani, bizim İdris Bey'in vermiş olduğu önergenin şöyle bir mantığı olduğu düşünülür: Mecliste ne iş yaparsanız yapın bir şekilde Meclis Başkanıyla ilişkilendirerek yapmak zorundasınız. Yani, mekân tahsis edecek, işte sekretarya verecek, eleman verecek, vesaire edecek. Yani, bu anlamda düşündüğünüz zaman belki bir Meclis başkan vekilliğinin başkanlığında olmasının yani bana göre de bir mantığı olabilir, fiilen daha randımanlı işlemesi, onları da işin içine çekmek adına daha anlamlı olabilir. Yoksa, bahsettiğiniz şekilde olsa ne olur, zaten böyle bir nisap tanınmış. Yani, 20 milletvekiliyle temsil edilecek olan partiye 3 tane üye hakkı vermişsiniz, bundan daha öte bir şey olabilir mi zaten? Yani, bu verilmiş. Zaten belli ki bu bir uzlaşmayla temin edilecek. Bugün iktidarın sadece 3 milletvekili verdiğini varsayarsanız, eğer, bu iktidar-muhalefet olayına dönerse, iktidar hiçbir şekilde kendi dediğini kabul ettiremeyecek böyle bir komisyonda, zaten böyle bir imkân yok, illa ki uzlaşma olacak. Onun için, ben, başkan meselesinin biraz burada bir ayrıntı teşkil ettiğini düşünüyorum.

BAŞKAN - Benim kanaatim de o.

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - Biraz da nisapla ilgili bir sorun çıkmaması, toplantıyla ilgili, yerle ilgili olmaması açısından Meclis Başkanlığının işin içerisine dâhil edilmesinin ben de isabetli olacağını düşünüyorum. Yani, bana göre, biraz işin şey boyutlarına bakalım, hani, yürüyebilir mi, bu sistem olur mu olmaz mı, onlara bakalım. Zaten gelecek döneme sarkacak gibi görünüyor, yani bu dönemde şimdiden bu aritmetik tutmayacak gibi, yani bu takvim tutmayacak gibi görünüyor. Yani, o açıdan çok önemli değil diyorum Başkanım. Yani, oylayalım İdris Bey'in önergesini.

BAŞKAN - Şimdi, şöyle yapabiliriz: Yani, öyle de olabilir ama gruplarımızın dediği şekilde de olabilir. "Meclis Başkanı başkanlık eder, bulunmadığı durumlarda dönüşümlü olarak yapılır." denir.

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - Olabilir yani, sembolik bir değeri olduğu için buna "Meclis Başkanı" da diyebiliriz.

BAŞKAN - Bunun bir şeyi yok, tabii o manada olur, yoksa uygulamada...

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - Yani, biraz mesai harcayabilir.

BAŞKAN - Yani, teamül hâline...

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - "Meclis Başkanı" da diyebiliriz yani.