SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Şimdi, bu madde önemli bir madde. Yapı sistemi kurulduktan itibaren ciddi aksaklıklar yaşanıyordu. Bunların başında da müteahhit ile yapı denetim şirketinin işveren-iş alan konumunda olması ciddi sıkıntı yaratıyordu. Çünkü işi veren insanı, daha doğrusu parayı veren insanı denetlemek durumundasınız, o zaman bir pazarlık ortaya çıkıyordu ve bu yüzde 1,5'tan çok aşağıya çekiliyordu. Birçok yapı denetim firması da batıyordu bu yüzden, işini, görevini yeterince yapamıyordu. Bu, böyle bir ilişkinin koparılması ve otomatik ortamda bu işin dağıtılması doğru ama burada yeni bir sorun çıkabilir, o da şu: Yapı denetim şirketinin kapasitesine ve iş yapma durumuna göre, işini ne kadar ciddi yaptığına göre bir puanlama sistemi olması lazım; aksi takdirde, burada, haksız bir rekabet oluyor, daha doğrusu rekabetsizlik oluyor, işini iyi yapan ile kötü yapan arasındaki o farkı tespit edemiyoruz. Onun için, orada önemli bir nokta var, bunun üzerinde çalışılması gerekiyor. Dediğim gibi, kapasitesi önemli, yapı denetim şirketinin bulundurduğu elemanların durumu önemli, artı, işini ne kadar ciddi yaptığı önemli. O konuda bir puanlama sisteminin de getirilmesi gerekiyor; aksi takdirde, yine aynı noktaya dönebiliriz.