KOMİSYON KONUŞMASI

GAYE USLUER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan açıkladılar, hani ben de bir... Herhâlde ben anlatamadım meramımı, onun için tutanaklara geçmesi açısından sadece o kısma ilişkin açıklama yapacağım.

Birincisi, Eskişehir'e yüksek teknoloji üniversitesinin kurulması hepimizin ortak arzusudur. Bu konuda hiç kimsenin aykırı, farklı düşüncesi olamaz çünkü şehir hepimizindir. Özellikle, o şehirde yetişmiş, büyümüş, yaşamını o şehirde geçirmiş -hocam da öyle, ben de öyle- hepimiz için mutluluk kaynağıdır. Bir kere, bunu buraya bir not edelim.

Benim söylemek istediğim şuydu: Şu anda ne Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ne de Anadolu Üniversitesi "Bölünelim de içimizden 3'üncü üniversite çıksın." isteği ve arzusunda değildir. Bugün İstanbul'da, dün İstanbul'da bütün üniversite ayaklandıysa, Beyazıt Meydanı'nda "Üniversitemizin bölünmesini istemiyoruz. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesinin yeni üniversiteye devrini istemiyoruz." diye bağırıyorlarsa üniversitelerine sahip çıkmak adınadır. Dolayısıyla yeni kurulan üniversitede bölümlerin diğer üniversiteden alınarak oluşturulacağı düşünülürse ve oradan bir yavru üniversite doğurulacağı düşünülürse buna elbette ki Anadolu Üniversitesinde hiç kimse, hiçbir öğretim üyesi "evet" demez. Çünkü biz de Osmangazi Üniversitesi olarak Anadolu'dan ayrıldığımızda bütün üniversite öğretim üyeleri yani Osmangazide kalma zorunluluğu olan öğretim üyeleri olarak çok üzülmüştük. Neden? Böyle bir bölünme öyle kâğıt üzerinde kolay bir şey olmuyor, o zamana kadar edinilmiş mallar, mülkler paylaşılıyor, çoğunluk, mal mülk Anadolu'da kaldı, biz Osmangazi olarak henüz bitmemiş bir hastaneye taşındık, alet yok, edevat yok, odalar inşaat hâlinde yani çok zor süreçler oluyor. Dolayısıyla, Sayın Hocam, benim burada kabulüm: Yüksek teknoloji üniversitesi kurulmalı mı? Kurulsun, kurulduğunda da teşekkür hepimizin borcudur. Ama Anadolu Üniversitesinin içinden bir yavru çıkartılsın mı? Karşı olmam bunadır. Bütün şehrin dinamiklerinin diyelim, bütün şehir değil çünkü anlayan var, anlamayan var, elbette ki siz, bizler öğretim üyesi olduğumuz için bu konuyla daha yakın, daha sıcak ilgiliyiz. Ama 3'üncü üniversiteye herkes "evet" der, Anadolunun bölünmesine hiç kimse "hayır" demese de Anadolu Üniversitesi "hayır" der. Düşünün, yaklaşık altı aydan beri rektörü atanamayan, hâlen mevcut rektörün vekâletiyle yürüyen bir üniversiteden bahsediyoruz; bu da kocaman bir soru işaretidir. Eskişehir yazıyor, çiziyor, ses duyurmaya çalışıyor, mevcut rektör, yazık, ıkıla sıkıla vekâlet olarak olayı devam ettiriyor. Buradan bunu da soralım: Niye Anadolu Üniversitesi Rektörü hâlâ atanamadı, ne engel vardır, ne düşünce vardır? Karşı çıkmam, Anadolu Üniversitesinin bölünmesine karşıdır yoksa yeni bir üniversiteye değil.

Sayın Başkanım, bir de hani yanlış aktardıysam ve sizi üzdüysem, üzdüğüm kısımları da geri alarak söylemek istiyorum. Bu bir komisyondur, ben isterim ki Komisyonda önce biz görelim, elbette ki bu tasarıdan iktidar partisinin bütün milletvekillerinin haberi olabilir ama nezaketen, nezaketin gereği, bu Komisyon toplanmadan müjde verilmez. Çünkü müjde çıkacaksa bu Komisyondan çıkar; benden de çıkar, başkasından da çıkar ama henüz Komisyon toplanmamış, rapor bizlerin emaneti, emanet bir rapordan müjde çıkmaz, bunu da paylaşmak isterim.

Teşekkür ederim.