| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu Tasarısı (1/934) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 12 .04.2018 |
MURAT DEMİR (Kastamonu) - Sayın Bakanım, Sayın Başkanım, kıymetli Komisyon üyelerimiz; 4700 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun üzerine kısa bir söz almak istedim.
Özellikle bir konu üzerinde, benim direkt dikkatimi çektiği için, kanunun gerçekten bizim ülkemiz için çok önem taşıdığını görüyorum. Özellikle, direkt imalatın, üretimin içinde olan bir sanayici olarak, aynı zamanda yüzde 85 ihracat yapan bir firmanın sahibi olarak ülkemizin yurt dışında özellikle ihracat noktasında bazı yaşadığı sıkıntıları açıkçası sürekli bire bir yaşamış, görmüş biriyim. Bu anlamda, özellikle ürünlerin takibi ve merdiven altı üreticilerin bu süreçten sonra kendilerine daha çok çekidüzen vereceğini, belki teknolojiye ayak uydurup onlar da çaba sarf edip kaliteli ürün üretme noktasında ülkemizi uluslararası alanda temsil edecektir. Bunu şöyle söyleyebilirim: Özellikle ülkemizde kaliteli ürün üreten firmaların sayısı oldukça fazla. Az önce sizler ihracat rakamlarından bahsettiniz ama ben size katılmıyorum bu anlamda çünkü ülkemizin şu anda yaşadığı ve dünyanın yaşadığı bir ortamda Türkiye'nin ihracat rakamları oldukça iyi durumda ve ben ürün ihraç etmek için, bir konteyner için otuz günlük opsiyon yaptırmak zorundayım şu anda ve bunu sahada gören biriyim yani verilere bakmadan gören biriyim, onu sizlere hatırlatayım. İthalat-ihracat arasındaki açığı da kapatmak için Hükûmetimizin zaten ne denli çalışma yaptığını beraber görürüz. Ama tabii, arada geçmişten bugüne ciddi açılmış bir süre var, o da inşallah Hükûmetimizin çalışmalarıyla zaman içerisinde giderecek ve bütün çalışmalar bunun üzerine.
Özellikle kaliteli üretim yapıp ihracata yönelik çalışan firmaların yurt dışında karşılaştığı bir sorun var, yine kendi ülkemizle alakalı, merdiven altında bir ürünü bir şekilde kopyalayıp üretim yapıp ve bunu ucuz rakamlarla yurt dışına satmak. Şu anda Avrupa ve dünya şuna bakıyor: Ucuz ürün arıyor daha doğrusu, Almanya dahi bunun içerisinde çünkü biz bunu bire bir görürüz. Yani ürünün kalitesine çok fazla bakmıyorlar ama gittikten sonra büyük problem yaşıyor. Bazı ülkelerde, özellikle üçüncü dünya ülkelerine doğru satışlarda dahi yani çok kalitesiz ürünler, hatta söylenenin dışında yanlış üretimler yapıp Türkiye'deki bir haksız rekabeti, ikinci bir taraftan da Türkiye'nin yurt dışındaki imajı noktasında da büyük zarar vermekteler. Ama bu kanunda görüyoruz ki gerçekten burada bu firmaların önü kesilip bunlara cezai müeyyideyi getirmek ve bunların belki kaliteli üretim yapıp ihracat yapma noktasına doğru yönlendirilmesinde bir önem görüyorum. Bunun doğrultusunda da inşallah bu kanunun gerçekleşip ve fiiliyata geçtikten sonraki durumda da firmaların daha kaliteli ürün yapıp yurt dışına sorumluluklarının ne kadar arttığını bilerek özellikle belgelendirme noktasında... Yani belgesiz birçok ürünün yurt dışına çıktığını biliyoruz yani belgeler noktasında denetimsizliği de biliyoruz ama birçok üründe belge almadan bir şekilde ihracat yapıldığını biliyoruz ama buradaki yeni kanunda da bunların önü tamamen kesiliyor. Sıkı denetim ve sıkı takiple ve ürünün takibi ve izlenmesi gittiği noktaya kadar ve oradaki takibinin yapılması her hâlükârda kötü üretim yapan firmaların ve imajımızı zedeleyecek uluslararası alandaki firmaların kendilerine bir çekidüzen vermesini sağlayacak.
Ben, bu anlamda da bu kanunu düzenleyen ve bugün buraya getiren Sayın Bakanımıza ve tüm ekibine ve tüm bakanlıklara gerçekten teşekkür ediyorum çünkü ihracatta hedeflerimiz belli. Ülkemiz şu anda Avrupa ve dünya tarafından ciddi tercih edilen bir ülke. Ben örnek olarak söylemek isterim: Şu anda dünyada sektörde bir firma biz ilk sıradayız ama kiminle rekabet ettik? Almanlarla, Amerika'yla, İtalyanlarla ve Çin'le rekabet ettik ve biz ihracatımızın yüzde 65'ini Çin'e yapıyoruz yani bu kaliteli üretimden ve bunun akabinde de sıkı takibinden kaynaklanıyor. Özellikle servisiydi, yedek parçasıydı... Ürünü sadece verdik, gönderdik anlamında düşünmeden, üreticilerin servis ve servis sonrası hizmetleri doğrultusunda da dünyanın sizi tercihi noktasında önem kazanıyor. Bu anlamda da bu kanun, her açıdan baktığımız noktasında ülkemize gelecekte gerçekten büyük faydalar sağlayacaktır. Özellikle -hangi ürün olursa olsun- üretim noktasında her üreticinin kendisiyle yapacağı üretimde gerek sağlık açısından gerek sağlık güvenliği açısından her açıdan baktığınızda kendilerini gerçekten dikkate alacaklar ve üreticiler üretimlerinde Avrupa standartlarında, Avrupa'da bu sıkıntılarla karşı karşıya kalacaklarını dikkate alarak üretecekler.
Bu anlamda da bu kanun ülkemiz için inşallah hayırlı olacaktır diyorum. Ben, emeği geçen herkese yürekten teşekkür ediyorum ama tekrar söylüyorum: İhracat rakamlarında ülkemiz gerçekten iyi durumda. Özellikle Orta Doğu'da çok önemli ihracatlarımızın olduğu noktada... Şu anda, Orta Doğu'ya bizim ihracatımız neredeyse yok denecek kadar azaldı. Dünyanın şu andaki ortamına baktığımız zaman -henüz daha yeni yaşıyoruz birkaç gündür- bu ortamda dahi Türkiye şu anda özellikle limanlarımızı... Sahaya aslında inilebilse... Ben o verilere çok fazla dikkat etmiyorum, ciddi söylüyorum. Sahadayım, birçok veriye...
DİDEM ENGİN (İstanbul) - Dünya verileriyle kıyasladım zaten.
MURAT DEMİR (Kastamonu) - Ben dünyayla değil, ben kendimizle kıyasladım.
DİDEM ENGİN (İstanbul) - "Ben rakamlara bakmam." derseniz o ayrı bir şey.
MURAT DEMİR (Kastamonu) - Biz geçmiş geçmiş yıllara baktığımız zaman, tabii dünyanın birçok ülkesi birçok sorunu geçmişte aşmışlar zaten, biz yeni yeni aşmanın derdindeyiz. Ama bugün sahaya indiğimizde, limanlarımıza baktığımızda buralarda neler olduğunu açık bir şekilde görebiliriz.
Ben, bu anlamda tekrar tekrar Komisyonumuzun, toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sayın Bakanımıza ve ekibine, Sayın Komisyon Başkanımıza, arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum.