KOMİSYON KONUŞMASI

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Komisyon üyesi değilim, çok özür diliyorum, çok fazla söz aldım ama bu da son toplantı onun için...

BAŞKAN - Yok, estağfurullah, katkı sağlansın, iyi ki varsınız.

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Şunu söyleyeyim: Eğitim ve sağlık özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere'de sivil toplum kuruluşları üzerinden yapılan bir hizmet. Yani dünya dördüncü sektörde bu sektörü kullanıyor yani bu konuda çok çekinceli olmamaktan yanayım ama bunun bir standardı konusu mutabık olduğumuz bir konu. Yani İngiltere'de ve Amerika'da sağlık hizmetleri vakıflar üzerinden götürülüyor ama devlet bütün standartlarını koyuyor ve sıkı denetimini çok iyi yapıyor. Yani bu yapılabilir yöntem, devlet yönetimi açısından. Bunu bu konuda yapabiliriz çünkü sivil toplumda iyi bir insan kaynağı var. Hatta çok eski tarihli bir veri vereceğim size ama Amerika'da sadece sivil toplum üzerinden sağlıkta üretilen katma değerde 150 milyar dolar gibi bir rakamdan bahsediliyordu, ben bir çalışma yapmıştım, yaptığım çalışma tarihinde, on beş yıl önceki bir rakamı veriyorum. Yani oradaki insan kaynağının ürettiği katma değer iyi bir değer, bu değeri kullanmamız lazım, bir sivil toplumcu olarak bunu önemsiyorum ama bunun mutlaka devlet tarafından standartlarının belirlenmesi... Yani bugün kreş açarken bile Millî Eğitim standardı belirler, vakıf kreşi açarken o standarda uygun açar. Bunun kaldı ki tedavi boyutunun bu şekilde olması çok dehşet verici bir şey.

Bir başka konu: Bu tür konular -işte kadına yönelik şiddet gibi konular da bunun içinde- mutlaka koordinasyon gerektiren ve çoklu çalışmayı gerektiren, disiplinler arası çalışmayı gerektiren konular. Belçika'da "kadına yönelik şiddet" dediğimizde 36 kurum ve kuruluş birlikte çalışıyor.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Burada bizim şu anda 22 kurum ve kuruluşumuz var.

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Artık tüm dünyaya ait bu tür sosyal sorunların hiçbirini tek bir kurumun altında göremeyiz. Ne yazık ki Türkiye'de kamu yönetimi piramider bir yapıya sahip yani emir almak ve emir vermek. Yatay çalışma kültürü, başka bir kültür. Bu kültür de oluşamadığı için henüz yani yeni bir şeyden bahsetmiyoruz, oluşamadığı için bu tür sorunları yaşıyoruz "Bu tür koordinasyon kurulları nasıl işleyecek?" sorusu hep büyük sorunlarımız oldu. Sadece sivil toplum kuruluşları değil, yerel yönetimlerin de açtığı rehabilitasyon merkezleri, sosyal uyum merkezleri, meslek edindirme vesaire bu bağımlılıkla mücadele... Yataklı olanı bile var yani bir belediyenin yataklı tedavi merkezi ve meslek edindirme merkezi var bir kampüsün içinde. Bunların hepsinin bir standarda bağlanması... Yerel yönetim yapacaksa o standardı uygulayacak, vakıf yapacaksa o standardı uygulayacak.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Ve izlenecek.

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Tabii, denetimlerinin mutlaka çok sıkı yapılması lazım, denetim cetvelleri de çok net olacak.

Bir başka -hemen bitiriyorum- konu: Üniversitelerin sosyal sorumluluk projeleri, üniversite öğrencileri için yaptığı çok önemli bir alan. Artık, çocuklarımızı sadece akademik eğitim vererek mezun etmemiz yetmiyor. Üniversitelerin toplum yararı kulüpleri çocukların kişisel gelişimine, topluma entegre olmalarına çok katkı sağlıyor. Özellikle akran eğitimi bu alanda çok önemli bir konu olduğu için üniversitelerin bu tür kulüplerine, tıpkı sivil toplum kuruluşları gibi öğrencilerin akran eğitimine dâhil edilmesi lazım. Yani orada yoksullarla çalışan, yaşlılarla çalışan, dezavantajları kesimlerle çalışan öğrenciler var. Ben kendim de bildiğim için, içinde olduğum için söylüyorum ama onun da mutlaka yaygınlaştırılması, mümkünse özellikle bu 15 ildeki üniversitelerle akran eğitimi noktasında üniversite öğrencilerinin bu kulüplerdeki akranlarının sisteme dâhil edilmesi gerektiği kanaatindeyim.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Yine notlarını alın, tekrar gözden geçirelim.

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Dün İçişleri Bakanımıza etki analizinden de kastettiğim buydu, sizin söylediğiniz hassasiyetle. Sivil toplum kuruluşları bütçelerini alıyorlar İçişleri Bakanlığından, dernekler masasından. Mutlaka bunların etki analizlerinde -yani aldı, bıraktı, güvenlik konusu değil- "Ne yapmak istemiş? Şu şunları, şunu yapmak istemiş. Şöyle bir bütçe almış. Sonra da etki analizinin yapılıp bu bütçe doğru yerde kullanılmış mı, bu iş işe yarar bir iş mi?"nin de yapılması gerektiğini ifade istedim.

Teşekkür ederim.