| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 03 .11.2014 |
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, Komisyonun çok değerli üyeleri, Sayın Bakan, bürokrat arkadaşlarımız ve basının çok değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.
Süremin beş dakika olduğunu biliyorum, iyi kullanmak adına hemen görüşlerimi ifade etmek istiyorum.
Genel konularda değerli arkadaşlarım bütçeyle ilgili görüşleri sundukları için, ben sadece bütçe konuşmasından başlayarak Sayın Maliye Bakanımızın bu konu buradaki ifadeleriyle başlamak istiyorum.
Diyorsunuz ki Sayın Bakanım: "Tarımı desteklemeye devam edeceğiz." Tarım sizin Hükûmetiniz döneminde hiçbir zaman desteklenmedi. Evet, rakamlarla Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı çok güzel oynuyor, onun için sizi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanıyla aynı kefeye koymak istemiyorum, şu anlamda: Sizin daha gerçekçi olduğunuzu ifade etmek istiyorum. Neden yanlışınız olduğunu söylemek istiyorum? Sayın Bakanım, çiftçiler yılda 3,5 milyar litre/yıl mazot kullanıyor. Bu mazotun rafineriden çıkışı, pompaya kadar geliş maliyeti belli, onun üzerindeki KDV ve ÖTV. Bunu 3,5 milyar litre/yılla çarptığınız zaman, bugün sizin 2015 bütçesine koyduğunuz rakamı çok rahatlıkla köylüden sadece akaryakıttan alıyorsunuz efendim, sadece akaryakıttan. Çitçilere sorun, açın telefon, çiftçiler diyor ki: "Bize mazot desteği yapmayın, mazotu düşürün." Çünkü bir taraftan diyorsunuz ki: "Bütçeden 10,5 milyar-11,5 milyar para vereceğim." Diğer taraftan aynı parayı alıyorsunuz.
Niye yanlış ifade edildiğini söylemek istiyorum yani -kusura bakmayın- tarımın desteklenmediğini. Bir yasa çıkarttınız, Tarım Kanunu, 2006 yılında, dediniz ki: "Gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 1'inden az olmamak üzere destek vereceğiz." Sayın Bakanım 2007-2013 yılları arasında 40 milyar çiftçiye borcunuz var. Bu yapılmadı. Sayın Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanına sorduğunuz zaman DSİ'nin sulamalarını da bunun içine katıyor. Hâlbuki böyle bir durumun söz konusu olması mümkün değil ve gerçekten, bu kanunla çiftçiye 40 milyar borcunuz olduğunu ifade etmek istiyorum.
Ve devam ediyorum Sayın Bakanım. 19 Nisan 2012'de 2/B'yle ilgili bir yasa çıkarttık. Akabinde de onunla beraber, hazineye ait tarım arazilerinin satışı söz konusuydu. Şimdi, çiftçilerden devamlı telefon alıyoruz Tarım, Orman, Köy İşleri Komisyonu üyesi olduğumuz için. "Müracaat ediyoruz, mal müdürlüğüne gönderiyorlar. Mal müdürlüğü tarım ilçe müdürlüğüne, daha sonra mal müdürlüğü 'Millî Emlak Genel Müdürlüğünden bir açıklama, genelge gelecek.' diyor." diyorlar. Ve ben size daha önce bunu sormuştum Sayın Bakanım. Yıl 2012, yıl 2014, şu ana kadar bununla ilgili bir açıklama gelmediğinin altını çizmek istiyorum. O zaman aklıma şu geliyor Sayın Bakan, diyorum ki: Tarım arazilerinin satışıyla ilgili TOKİ'lere ve belediyelere yazı yazın. Onlar, şimdilik bu alanları beğenmeye çalışıyorlar çünkü yani bu kadar süre içerisinde Maliye Bakanlığından böyle bir genelge çıkmaz mı? İnanın, Niğde'den -ben size telefonları da verebilirim- Gaziantep, Bursa, her taraftan telefonlar yağıyor ve bugüne kadar böyle bir şeyin olmadığını ifade etmek istiyorum.
Devam ediyorum Sayın Bakanım. Evet, iş güvenliği ve işçi sağlığı çok önemli. Bugünlerde bu konuyla ilgili her şey konuşuluyor. Buradan şunu sormak istiyorum Sayın Bakanım: Tarladan sofraya kadar gıda güvenliği önemli değil mi? Siz akşam çocuğunuza, evinize veya pazardan aldığınız gıdalarla ilgili sıkıntı olup olmadığını biliyor musunuz? Bunların içerisinde GDO var mı? Bunlarla ilgili bir bilginiz var mı? Maalesef yok, hepimizin yok. Hepimiz nelerle beslendiğimizi, efendim, ilaç kalıntılarının olup olmadığını, GDO içerip içermediğini, hiçbirisini bilmiyoruz. Neden bilmiyoruz? Sayın Bakanım, ben söyleyeyim, bölgemle ilgili, Türkiye'ye daha sonra geleceğim. Bursa'da 21.500 işletmemiz var, tarımsal işletme. Sayın Bakanım, kaç kişiyle teknik elemanla kontrol ediliyor? 109 teknik elemanla kontrol ediliyor. 21.500 imalathane var, tarımsal işletme var. Peki, Türkiye'de bu sayı ne kadar? 500 bin.
Ben şunun için bu noktaya geldim: Ben size geçen yıl çok açık yüreklilikle Genel Kurulda sordum ve siz de bana çok doğru bir cevap verdiniz. 50 bin kadro vardı, dediniz ki: "Şubatta bunun 30 bini gidecek." Polis var, sağlık var -ki Sayın Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanının o günlerde vermiş olduğu söz 6.500 kadro- olmayacağını ben o gün anladım. İfade ettiniz, teşekkür ediyorum.
Şimdi, geçenlerde, yine, sizin 70 bin kadroyla ilgili bir beyanınız vardı. Buradan şunu sormak istiyorum. Tabii, tarımın çilesini çeken ziraat mühendisleri, veterinerler, su ürünlerinden arkadaşlarımız, hepsi adına soruyorum: 2015 bütçesinde bu arkadaşlarımızın ne kadarı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında işe alınacak? Neden soruyorum? Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına sorduğunuz zaman değişik ifadeler kullanıyor. On beş gün, üç ay sonra, bunlar "Efendim, ben söylemedim." ifadesini kullanıyor. Bu bakımdan, size bunu sorarken... Ayrıca, 19 Eylül 2014 tarihinde de 13. 100 kişinin atanmasıyla ilgili bir kanun teklifi verdim.
Buradan şuna gelmek istiyorum, başında bahsettiğim gibi: Gerçekten, evet, iş güvenliği, işçi sağlığına çok önem vermemiz gerekir. Ülkemiz çok sıkıntılarla karşılaştı. Ancak, gıda güvenliğinin de en az o konu kadar önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.
Sayın Bakanım, daha önce 5 fırına 1 ziraat mühendisi, gıda mühendisi bakıyordu. Bir yasayla bu değiştirildi, fırıncılar on beş gün eğitim almak suretiyle ziraat mühendisi veya gıda mühendisinin yerine geçerek ustalık belgesiyle hiçbir denetime tabi değil. Diğer zamanlar neler yapılıyordu? En azından tırnaklarına bakılıyordu, en azından temiz giyinmelerine bakılıyordu. Onun için bu kadroların çok önemli olduğunu ifade ediyorum ve bütçenin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Sayın Başkana da çok teşekkür ediyorum.
BAŞKAN - Süreniz var daha, söyleyeceğiniz çok şey vardır, biliyorum çünkü.
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Yo, ben söyleyeceğim konuları söyledim.
Teşekkür ederim.