| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğünün 2015 ve 2016 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 04 .04.2018 |
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Önce Seymen'den başlayayım, Kocaeli Milletvekili olduğum için.
Seymen, Körfez'in kıyısında gerçekten de artık orada bir hurda işleme tesisinin bulunmaması gereken bir yerde bulunuyor. Ciddi de bir araziniz var, değerli bir araziniz var. Aslında orada imarı halletmekten ziyade, Büyükşehirle farklı bir lokasyonda yeni bir tesis kurulması konusunda anlaşabilirsiniz. Çünkü görsel olarak orada hurda tesisinin... Bizim Körfez'i şöyle anlatayım: Körfez'de 112 kilometre var ve iç deniz gibidir Körfez. Kuzeyden ve güneyden baktığınızda gece ışıl ışıldır. Sahil düzenlemeleri zaman içerisinde yapılmıştır, insanların nefes aldıkları alanlardır deniz kıyısında limanlardan fırsat bulup, bir de arada hurda tesisimiz var. Gölcük ve Başiskele ilçeler arasında, İzmit'te değildir, Gölcük ve Başiskele ilçesinde. Bence, Sayın Genel Müdürüm, orayı kaldıralım. Büyükşehirle bir imar çözme olayından ziyade, oradaki imar problemini çözme olayından ziyade takas yaparsanız sizin eliniz daha kuvvetli olur, hatta yatırım bile yaptırabilirsiniz. O alan çok ciddi bir alan, tesisinizin yatırımını da yaptırabilirsiniz, tesisiniz yenilenebilir.
Ha, ben, hurda toplama veya bu işe nasıl bakıyorum? Aslında kurum içi pozitif bakmıyorum ama kurumun değerlerine baktığım zaman, yıllardır, beş yılda yazdığınız kârı hurdadan yazmışsınız. Yani, kurumun diğer 10 fabrikası zarar ediyor ama bu hurda işi devreye girdiğinde de kârlı bir pozisyona geçiyor. Kurumun yavaş yavaş buradan elini çekmesi gerektiğini... Artık teknoloji de arttı. Eskiden belki mühimmatı ayrıştıramıyorlardı, Silahlı Kuvvetlerden gelen, hurdaya çıkan malzemeyi belki ayrıştıramıyorlardı ama artık özel sektör bunları yapıyor ki benim kentimde de çok sayıda hurda ayrıştırma tesisleri bulunuyor. O silah, mühimmat konusu biraz tehlikeli olabilir, onda da uzmanlaşırlar, o problem değil. Yani kurumun asıl amacı silah üretimi olmalı, Türkiye Cumhuriyeti ordusunun ihtiyaçlarını karşılayacak, savunma sanayisini geliştirecek üretimi olmalı, hurda işiyle uğraşmamalı diyorum ben ama biraz evvel saydığınız gerekçelerden dolayı da şirketi kârlı duruma geçirdiği için siz bunu bırakmak istemezsiniz, o farklı bir şey. Son beş yıllık tabloya baktığımızda da görüntü o zaten; bütün kurumlar zarar etmiş ama hurdadan kârlılık nedeniyle yürüyorsunuz yolunuzda, bir kâr yazabiliyorsunuz.
Şimdi, Sayıştayın... Ben gezmedim tesisleri ama aslında orayı da, Ceylanpınar'dan sonra Makine Kimyanın hurda tesislerini gezmek lazım, 3 tane şeyi var zaten. Genel Müdür 3'ünü de saydı, Aliağa, İzmit Seymen, bir de Kırıkkale'de hurda tesisleri var, tümünde makine ve teknolojide sıkıntı var, çok eski, yıpranmış makineler. Daha çok hizmet alımı yöntemleriyle yapıyorsunuz, özele yaptırıyorsunuz yani işi. Ama şunu da sormak istiyorum: Son beş yılda hangi şirketlerle çalıştınız, ihaleyi nasıl verdiniz? Onların rakamlarını istiyorum çünkü çok büyük şikâyet var. Şöyle şikâyet var: Hiç alakam olmamasına rağmen benim tanıdığım, çok yakın dostum orada bir ihale almış ama burnundan getirmişler; yönetim kadrolarıyla burnundan getirmişler, oradaki daha önce sürekli çalışan, hizmet alımı yapan, hizmet alımı yaptığınız şirketler tarafından da burnundan getirilmiş. En son bırakıp kaçtı oradan çünkü iş yürütemedi. Müthiş bir şey dönüyor orada, döndüğünü iddia ediyor, öyle söyleyeyim. Onun için de madem siz yapmıyorsunuz o işi, sadece alım işini yapıyorsunuz, bırakın belediyeler de istedikleri yere satsınlar, diğer kamu kurum ve kuruluşları da istedikleri yere satsınlar.
Ciddi bir yatırım yapmanız gerekiyor. Bütün yerlerde depolama alanlarınızda beton sıkıntınız var, bizde 1999'da deprem nedeniyle parçalanmış, Aliağa'da aynı problemlerimiz var. Bunları düzenlemek bir yatırım işi, yine bir kaynak aktarmak gerekiyor.
"Teknik personeli tamamladık." diyorsunuz ama prosedürünüz çok uzun. Şimdi tek tek baktım prosedürünüze nasıl hurdayı topluyorsunuz diye. Baktığınız zaman o prosedüre, önce kurumlar Hurda İşletme Müdürlüğüne bildiriyorlar, sonra müdürlük tarafından alım programına dâhil ediliyor, daha sonra müdürlük yetkilileri hurda malzemeyi inceliyor ve rapor düzenleniyor, yerine gidiyor, rapor düzenleniyor, daha sonra teslim alıyor ve nakliye işini yapıyor, yapıyor, yapıyor. Tabii, bu bir süreç sonuçta. Belki bazıları üç beş ay sürüyor, bazıları çok erken çözülüyor, bilemiyorum buradaki verimliliğiniz nedir ama böyle bir tespit yaptınız mı hurdanın alınması ve değerlendirilmesinde geçen süreç, periyot nedir? Ama benim gördüğüm, Sayıştay raporlarından tespitim ciddi bir aksaklığın olduğu o konuda. Ha bununla uğraşmaz başka kurumlar, özel de bununla uğraşmaz, daha hızlı bertaraf etme, daha hızlı değerlendirme yöntemlerini seçerler diye düşünüyorum. Nakliyelerde çok aksaklık olduğu tespit edilmiş.
Bir de gemi söküm işinde ciddi tonaj farkları, sizin alırken yaptığınız tespitler ile sonunda, işleme sonucunda çıkan tonajların çok farklı olduğu görülmüş. Bu da bir yönetim zafiyeti bana göre. Yani oradaki teknik personelin bu işi alırken... Çünkü bir fiyat teklifiyle gidiyorsunuz, gemiyi alabilmek için bir tonaj belirliyorsunuz, oradaki eksiklik mi diyeyim diyor ama böyle bir tespit de yapılmış. Onun için, bence devlet kurumunun böyle hurda işiyle uğraşmasını hele bu yüzyılda -bilemiyorum diğer ülkelerdeki örnekleri nasıldır ama- artık ben gerçekçi bulmuyorum. Yavaş yavaş bunu işleyebilecek, o hizmet alımı yaptığınız firmalar bunları yapabilirler çok rahatlıkla, biz bırakıyoruz derseniz kendi işletmelerini kurarlar. Ama dediğim gibi bir taraftan da şeye bakıyorum, maliyetine bakıyorum, ciroya bakıyorum, işletme masraflarının karşılanmasına baktığım zaman da haklısınız diyoruz. Ama bir karar verilmesi lazım, ya yatırım yapacaksınız, teknolojiyi yenileceksiniz, üretimi daha çok kendi imkânlarınızla yapmaya çalışacaksınız ya da üretimden çıkacaksınız deyip teşekkür ediyorum.