ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Efendim, teşekkür ederim.

Ama burada şunu özellikle vurgulamak istiyorum: Burada birlik müdürü, -ki ziraat mühendisi- birlik saymanı, birlik çalışanları, bu işi yürütenler bunlar. Ancak burada DSİ'den bir başkan tayin etmekle DSİ'nin artık bütün gücü oraya doğru yönelecek. Eskiden bizim böyle bir mecburiyetimiz yoktu diyebilir bölge müdürü ama başta bölge müdürü, arkasından işletme şube müdürü, bunlar sürekli denetleyecek. Bu işin başarılı olması için arkadaşlar her türlü araç gereç, her türlü takviyeyi yapacaklardır. Maksadımız vatandaşa daha güzel hizmet yapmak, suyu akıllıca yönetmek; bir.

İkinci husus: Hakikaten biz bu konuda 5'inci bir genel müdür yardımcılığı ihdas ediyoruz, yeni bir genel müdürlük değil de genel müdür yardımcılığı. Bütün bunlar tamamen o genel müdür yardımcısının emrinde olacak. Dolayısıyla sıkı bir denetim var. Mümkün mü öyle, canı istedi, su vermeyecek. Yani öyle bir şey olamaz.

Bir defa burada maksadımız, inanın, vatandaşa, çiftçilere daha güzel, gerçekten problemsiz bir hizmet vermektir; bir. İkincisi de, diyeceksin ki burada bir de şu var: Sulama tesislerinden faydalanan kişilerin tamamı birliğe üye olacak burada, herkes birliğe üye. Yani çiftçileri dışlamıyoruz. Öyle bir şey olabilir mi? Hatta biz acaba kanuna mı koysak dedik, çiftçilerle en az yılda asgari iki defa bir toplantı yapılsın, talepler şikâyetler dinlesin diye.

MUHARREM VARLI (Adana) - Seçme yetkisi olacak mı? Çiftçinin seçme yetkisi yok.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Denildi ki: Şu anda bu konuda eğer bir çiftçinin talebi varsa onu dikkate almamak mümkün olamaz. İnsanlar şu anda... İnanın şikâyetler bırakın bana, Başbakana, CİMER vasıtasıyla Cumhurbaşkanına kadar gidiyor, takip ediliyor.

Böyle bir şey olamaz zaten. Bizim de bu konuda gerçekten başarılı olacağımıza inanıyorum ve maksadımız da -samimi söylüyorum- tamamen çiftçiye daha güzel hizmet vermek, arızalar varsa, kanal temizliği, drenaj kanalları vesaire tarla içi hizmetlerin hepsini yapmak şeklinde bir çalışmamız var.

Bir de, hatırlarsanız, normalde aslında farkında değilsiniz ama devlet şu anda çiftçilere çok büyük bir imkân sağlıyor. Şöyle ki: Şu anda normal sulama birlikleri devletin yaptığı baraj, gölet veyahut da sulama tesislerinden onların hisseleri oranında borçlanma yükümlülüğü var. Bunu da tamamen kaldırıyoruz. Dolayısıyla bu da gerçekten çiftçi için büyük bir imkân olacaktır, daha iyi planlanacak, dağınık birlikler var, bunlara her türlü alet edevat, teçhizat, her türlü destek yapılacak. DSİ onlarla birlikte çalışacak, birlikte yatacak, birlikte kalkacak. Bunu özellikle vurgulamak istiyorum.

Sayın Vekilim, öyle ters bir adam varsa zaten yerinde kalması mümkün değil yani. Netice itibarıyla her iktidar -kim olursa olsun- çiftçiyi memnun edecek kişileri oraya getirmek mecburiyetinde çünkü müşteri memnuniyeti, çiftçi memnuniyeti esastır. Ben de bunu ölçeceğim yani çiftçinin memnuniyeti nasıl diye. Hatta arkadaşlara talimat verdim kesinlikle bizi....

MUHARREM VARLI (Adana) - Ben sizin şahsınızı suçlamadım Sayın Bakan.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Yok, yok... Benim için değil. Genel olarak diyorum.

Sayın Vekilim, inşallah güzel olacak yani. Endişe etmeyin. Yani birliklerin yapısı devam ediyor zaten sadece başkan değişiyor.

Ayrıca toplulaştırma ve sulama birlikte yapılacağı için bu aşamada sulama işletmesi de çok önemli. Birliklerin bazılarını bu çerçevede projeye uygun olarak birleştirme imkânı olacak. Bazı kooperatifleri oradaki havza bazında birleştirme imkânı olacak. Şimdi bunu yapmamız mümkün olmuyor. Yani bu gerçekten güzel olacak.

Ayrıca, sizlere de ben teşekkür ediyorum. Birlikte, hep beraber araziye gidelim muhalefet de, diğer arkadaşlar da, iktidar partisi de, bir aksaklık varsa müdahale edelim. Daha iyi çalışması için ne yapılacaksa birlikte yapalım. Ben de inanın arazide olacağım. Ben burada kalmayacağım. Hatta randevuları arazide veriyorum. Geçen sene 79 ilde 970 program yaptım. İnşallah bu sene 81 ili tamamlayacağız. Hep birlikte gidelim. Ben gittiğim zaman programlara her seferinde bütün vekillerimi davet ediyorum. Başımın üstünde yeriniz var çünkü neticede bunlar resmî programlar yani parti programı değil.

Lütfen buralarda sizler, hele Komisyonunuz... Bizim yanımızda, gerçekten en büyük destek veren Komisyonunuz. Onlara da bu gibi faaliyetlerde gelip, varsa tenkitleri, tavsiyeleri -koordinasyon toplantısı yapıyoruz- orada, yerinde bunları çözelim diye teklif ediyorum. Hemen şu işler bittikten sonra inşallah sefere başlayacağız.

Ben teşekkür ediyorum ama bu hususlar da dikkate alındı.