RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli arkadaşlar; dün, tabii, kanun tasarısının görüşmelerine başlayamadık, usul üzerinde tartıştık ve sonrasında da -Sayın Günal'ın da haklı eleştirisiyle- bazı kurumların, burada mutlaka olması gereken ve görüşlerinin alınması gereken kurumların davet edilmediği ortaya çıkınca da biliyorsunuz bugüne erteledik. Bu alt komisyon gündemde değildi, bugün birdenbire bir alt komisyon çıktı. Ama dün toplantı yaparken de Sayın Komisyon Başkanının odasında, orada da bahsettik. Bu kanun bu hâliyle kabul edilebilir değil. Eski kanunun bile çok gerisinde kalmış birtakım hükümler var burada. Yani, Konseyin amacı, üye yapısı, görev ve yetkileri, Başkanlık Divanının yapısı, yönetmelikle düzenlenecek hususların kapsamı, bütün bu konulara ilişkin çok ciddi eleştirilerimiz var. O açıdan, herhâlde ben... Sayın Bakan tabii düşüncesini belirtmedi, siz de bunun farkındasınız, ben öyle anlamak istiyorum. Elbette burada önergede "Alt komisyon kurulsun." önerisini Sayın Bilgiç yaptı ama sanıyorum arada belli bir görüşme olmuştur. Yani, bu açıdan, sanıyorum, siz de farkındasınız buradakilerin. Eğer bir alt komisyon kurulacaksa da bu alt komisyonun bu eleştirilerimizi de dikkate alacak biçimde ve yapıcı bir kanun yapma tekniğiyle çalışmasına ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Yoksa bir anlamı yok. Yani, alt komisyon kuracaksak ve orada ciddi değişiklikler yapmayıp gene bir biçimde, benzer biçimde önümüze gelecekse bu, bunun bir anlamı yok. Ama eğer alt komisyon kuracaksak gerçekten eleştirilerimiz var ve orada da kendimizi zaman açısından zaman kısıtlılığı altında da hissetmeden ilgili bütün kurum ve kuruluşlarımızın geldiği, düşüncelerini belirttiği ve onların dikkate alındığı bir metin ortaya çıksın.

Siz dün sunuş konuşmanızı yaparken 2005 tarihli bir, biliyorsunuz, daha önceki yapıda temsil edilen ve 24 üyeye sahip olan 8 kurum ve kuruluşun hazırladığı ortak bir taslaktan bahsetmiştiniz. Ama biz baktığımız zaman, bugün önümüze gelen kanun tasarısı o taslakla, size sunulan, Başbakana sunulan, bugün önümüze gelen arasında hiçbir benzerlik, hiçbir yakınlık yok. Yani, aslında onu söylediniz "Böyle, böyle bir şey var." diye. Prosedürel olarak belirttiniz ama sonuçta onu dikkate almadığınız gözüküyor, O yüzden eğer alt komisyon kurulacaksa, dediğim gibi, daha yapıcı bir biçimde, gerçekten, Anayasa'ya da madem böyle bir şey konuldu. Ve burada gene ciddi sıkıntılı hususlardan birisi de o. Anayasa'da diyor ki 166'ncı maddede: "Ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında hükümete istişari nitelikte görüş bildirmek amacıyla Ekonomik ve Sosyal Konsey kurulur. Ekonomik ve Sosyal Konseyin kuruluş ve işleyişi kanunla düzenlenir." Ama bizim önümüze gelen bu kanun tasarısında hiçbiri kanunla değil, hepsi, sonrasında çıkarılacak yönetmeliklere bırakılmış ve o kadar muğlak ifadeler var ki... "...çalışanlardan 8 kişi..." Ne demek "çalışanlar" arkadaşlar? Böyle bir kategori yok. "...özel kesimden 12..." Geçmişte tek tek sayıyordunuz. Ya, tek tek sayılır bunun... Hiç olmazsa şunu demiş olsaydınız, gene elbette eleştirimiz olacaktı, biz sayılması gerektiğini söylüyoruz bunun. Bugün Türkiye'de... Yapmayın Sayın Bakan, birçok kuruluş, bakanların arasında, konularında birçok... Üç dört bakanın bir araya geldiği, yaptığı... Enerji Bakanı da başka yerlerde de... Biliyorsunuz en son torba kanunda da gündeme geldi, bu tip kurullar oluşuyor, orada tek tek hangi bakanın görev alacağı söyleniyor. Yani, burada "çalışanlardan" diye bir ifade yok. Burada en azından söylenecek ne olur? "İşçi ve işveren sendikaları" diyebilirsiniz, "işçi ve memur sendikaları" diyebilirsiniz. "Özel kesim" diyeceğinize ne dersiniz? Gene aynı şekilde "işveren sendikaları" diyebilirsiniz. "Oda borsada meslek birlikleri" diyebilirsiniz. Yani ama esas itibarıyla tanımlanma ihtiyacı var.

Yani, ben, bir alt komisyon kurulmasına şu anda... Tabii, esas, aslında baktığınız zaman Sayın Akçay'ın söylediği doğru ama önümüze gelecek kanun tasarısının bundan çok farklı olacağını da düşünmüyorum. Yani dört buçuk yıl geçti üzerinden, dört buçuk yılda bu geldiyse yani bundan sonra da gidip bunu yeniden böyle daha olgun ve sonuçta bizim yani hızlı biçimde, evet hepimizin üzerinde uzlaşacağı kanun tasarısı geleceğini düşünmüyorum. O açıdan da yani alt komisyon...

BAŞKAN - Ön yargılı olmayalım.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Siz arkadaşlarınızla anlaşın!

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Anlaşmamız gerekmiyor.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Keskin iade edilmesini istiyor Sayın Çetin...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ya, Sayın Bilgiç, böyle bir usul yok, yani burada ben konuşuyorum, benim konuşmamı dinle. Ya, o diyor... Yani biz... "Yani o farklı düşünüyor, yani Nejat Bey farklı düşünüyor, bilmem ne." Yani böyle bir üslup var mı ya? Yani görüşümüzü belirtiyoruz burada.

BAŞKAN - Evet, Sayın Türeli buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Buradaki şeyde, dediğim gibi, bir alt komisyon kurulacaksa bile, alt komisyonun da dediğim gibi daha yapıcı bir çalışma içinde olmasını isteriz. Bu açıdan Sayın Bakan da herhâlde düşüncesini belirtir. Eğer, o da o görüşteyse ve alt komisyonun kurulma amacı bunu olgunlaştırmak ve daha kabul edilebilir bir hâle getirmek ve konuyla ilgili meslek odaları, sivil toplum örgütleri, işçi ve işveren örgütlerinin düşüncelerinin alınması ve buna yansıtılarak bir kanunun burada yasalaşmasıysa "Evet." diyoruz.

Teşekkür ediyorum.

Saygılar.