| Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın (1/929) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 20 .03.2018 |
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Teşekkür ediyorum.
Aslında, bizim başından beri tasarının sulamayla ilgili bölümüne bütünüyle itiraz etmemizin temel gerekçelerinden bir tanesi bu. Bu maddeyle bir ticari sözleşme yapıyorsunuz. Yani açıkça çiftçi o sözleşmeyi imzalamadığında çiftçiye su verilmeyecek gibi bir durum çıkıyor burada. Biz son yıllarda sözleşmeyle elde edilen kazanımlar, sözleşmeyle karşılıklı yapılan işlerde çiftçinin hep zarar ettiğini gördük. Yani bu su meselesini bir sözleşmeye getirip bir elektrik aboneliği gibi bir hâle getiriyoruz galiba, benim anladığım durum bu, çok net değil çünkü. Yani sadece böyle... Oysa tamamen altyapısı bitmemiş, tamamen kapalı sisteme geçmemiş, tamamen her arazide, her parselde, her bahçede ya da tarlada vananın olmadığı bir ortamda çiftçiyi bir karşılıklı sözleşmeye zorlamayı çok etik bulmuyoruz açıkçası. Yani şu anda açık sular için de aynı şey geçerli midir? Bu yöntem nasıl uygulanacaktır? Sözleşmenin içeriği hangi gerekçelere ve dinamiklere dayanacaktır? Çiftçinin buradaki kazanımları ne olacaktır? Eğer biz çiftçinin yararına bir şeyler düşünüyorsak bu nasıl olacaktır? Bunun hangi yöntemle yapılacağı konusu o kadar muallak ki. Bir sözleşme yapılacak, ne yapılacak, kiminle yapılacak? İşte, DSİ'yle mi yapılacak ya da nasıl olacak, bunların hiçbiri belli değil. İşte, kapalı sulamalarda zaten kısmen bir sayaç meselesi var, kullandığı sayaç kadar su veren belirli sulama yapıları var, bu ülkede şu anda var. Ama şimdi böyle bir maddeyi koyduğunuzda açık sular ne olacak? Motopompla sulama yapan ben mesela, su motoruyla su çekeceğim arktan, büyük kanaldan, açık kanaldan. Ne yapacağım, nasıl olacak bu iş, tarlamın hangi başına, hangi saati koyacağım, su motoruna mı saat konacak, nasıl yapılacak bütün bunlar? Yani o yüzden, gerçekten bunların sahici bir şekilde düşünülüp gerekçeleri üst üste konulup hakikaten nerede, neyin, nasıl kullanılacağının bilinmesi gerekiyor. Eğer biz bilemezsek çiftçi nasıl bilecek bunu? Biz bunu çözemezsek, anlamazsak çiftçi nasıl uygulayacak bunu? O yüzden, burada sorun görüyoruz. Henüz altyapı yetersizliği ve istenilen kapalı sulama sistemi ve her tarlaya vana meselesi çözülmeden -sevgili arkadaşımızın dediği gibi- bu maddeye de bağlı olarak birkaç maddenin bu tasarıdan çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz çünkü altyapı olarak ve sistem olarak henüz buna hazır olmadığımızı düşünüyoruz. Bir de belli değil sistem yani ne dayatılacak, çiftçi neyin sözleşmesini yapacak, bunu bilmiyoruz. Eğer açıklanırsa, detaylandırılırsa fikir sahibi, bilgi sahibi olursak bir şeyler söyleyebiliriz belki.