KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bütçe içerisinde ayrıca hesaplar oluşturulması, özel fon oluşturulması -bunlar fondur- fonlar kurulması, bunların vergiden muaf kılınması çok yanlış şeylerdir, bütçe prensiplerine aykırıdır, doğru değildir bunlar. Bunlar, sonuç olarak Sayıştay denetiminin de dışında bırakıyor konuyu. Sonuç ona geliyor.

Şimdi, 64'e göre hangi belediyelere ne kadar para aktarıldı, verebilir misiniz? Sayın Müsteşarım, biraz önce söylediğiniz, ne kadar ödenek aktarılmıştır, fiilen gerçekleşmiştir, gerçekleşme nedir, onu verirseniz daha memnun olurum. Yani, başlangıç ödeneği değil, gerçekleşmeyi verirseniz daha memnun oluruz.

BAŞKAN - Onu dağıtacağız, evet.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bunlar çok önemli konular ama bunu Maliye Bakanlığının kabul etmesini de gerçekten anlamıyorum. Maliye Bakanlığı böyle bir şeyi kabul etmemeliydi. Böyle bir şeyi Maliye Bakanlığı kendi bütçe tasarısına koymamalıydı bir kere. Konmaması lazım yani bu prensip olarak yanlıştır.

MALİYE BAKANLIĞI MÜSTEŞARI NACİ AĞBAL - Maliye Bakanlığından belediyelere aktarılan para diğer bakanlıklardaki özel hesap uygulaması gibi değil, tamamen bütçe içerisinde 5018 sayılı Kanun hükümleri dâhilinde gerçekleştirilen ödemedir. Yani, diğer bakanlıklardaki özel...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - 5018'den muafiyet getiriyor.

MALİYE BAKANLIĞI MÜSTEŞARI NACİ AĞBAL - Değil efendim.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bakın biraz önce okudum, 11'inci maddede 5018'den ve 4734'ten muafiyet getiriyor.

MALİYE BAKANLIĞI MÜSTEŞARI NACİ AĞBAL - Sayın Vekilim, Maliye Bakanlığı bütçesindeki 64'üncü maddede bu kural geçerli değil, o 11 ayrı. Evet, özel hesap ama Maliye Bakanlığıyla ilgili 64'üncü madde hiçbir şekilde özel hesap değil, tamamen bütçenin içinde... O madde niye var biliyor musunuz?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ama 11 müstesna işte.

MALİYE BAKANLIĞI MÜSTEŞARI NACİ AĞBAL - Hayır, hayır, şunu söylüyorum: O 64 niye var? Normalde ana kanunda belediyelere yardım yasağı getirmişiz ama biz bu 64'te diyoruz ki: Maliye Bakanlığı zorunlu hâllerde belediyelere yardım yapabilir. Yardım yapılacak tutarı da bütçeye ödenek olarak tertibinde açıyoruz yani hiçbir şekilde bu ödemeleri bütçe dışında yapmıyoruz ama 11'de haklısınız.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Müsteşarım, bakın, şimdiye kadar ne kadar yedek ödenek var kullanılan? 36 milyara yakın. Bütçe aşımı da var yani istediğiniz gibi kullanıyorsunuz. Buradan Meclisin, Plan ve Bütçe Komisyonunun yaptığı bütçe hiçbir şekilde zaten uygulanmıyor ki. Bütçeyi siz yapıyorsunuz, siz uyguluyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Evet, Sayın Kuşoğlu, tamamlar mısınız.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Yani, bir bütçe yüzde 9'a yakın farklılık verir mi, fazla verir mi, fazla uygulanır mı? Yani, zaten sizin inisiyatifinizde bu. Dolayısıyla, aldığınız bu yetkiyle istediğiniz şekilde yedek ödenekten aktarmalar yaparak kullanabilirsiniz zaten bunu. Uygulamada böyledir, değil mi?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sonuç olarak şu: Eğer özel fonlar oluşturulsaydı bu şekilde olurdu, bütçe dışı fonlar bu şekilde çalışırdı ve bunlar Sayıştay tarafından da eleştirilirdi. Aynı durum söz konusu, Bütçe Kanunu içerisinde Maliye Bakanlığı tarafından teklif ediliyor, tasarıya konuyor, İçişleri Bakanlığı için, Dışişleri Bakanlığı için, çeşitli bakanlıklar ve kurumlar için bu şekilde fonlar oluşuyor ve bunu Sayıştay tenkit etmiyor, bunu Maliye Bakanlığı teklif ediyor. Böyle bir bütçe anlayışı, bütçe denetimi olmaz, bu gerçekten skandaldır, böyle bir şey olamaz. Yani, buradan istismar yapılmıştır demiyorum ama bunun kendisi zaten skandaldır, kendisi başlı başına istismardır. Bunun denetlenmemesi de, bunun atlanması da ayrı bir skandaldır, olacak şey değil. Yani, bu bir başka ülkede olsa, gerçekten, Amerika'da, Avrupa'da, bir gelişmiş ülkede olsa çok büyük istifalara gerekçe olurdu, çok büyük sıkıntılar söz konusu olurdu.

Değerli arkadaşlarım, müsaade ederseniz, biraz da ekonomiyle ilgili bazı konulara girmek istiyorum çok kısa olarak.

Sayın Bakanım, yapısal reformlardan bahsetmiştiniz sunumunuzda fakat yapısal reformların neler olacağından hiç bahsetmiyorsunuz. Orada, daha önce 10'uncu Beş Yıllık Kalkınma Planı'nda 25 tane özel proje vardı, onlardan bahsediyorsunuz...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - ...ama yapısal reformlara hiç girmemişsiniz. Aslında Türkiye'nin çok ihtiyacı var, herkes tarafından da bu biliniyor. Buna rağmen, böyle bir dönemde yapısal reformların neler olacağı, nasıl planlandığı, bunlara girilmemesi çok büyük eksiklik, siz de bunu gayet iyi biliyorsunuz, zaman zaman bazı konuşmalarınızda da, özellikle yurt dışında telaffuz ediyorsunuz ama galiba, böyle bir iklim yok ki burada telaffuz etmediniz, bunların yapılamayacağını düşünüyorsunuz çünkü sizin teklif ettiğiniz vergi tasarısı dahi, biliyorsunuz, iki seneden beri buradan geçmedi henüz. Demek ki vergi reformu dahi yapabilecek durumda değil yani siyasi bir irade oluşmuş değil, bu şartlar altında yapısal reformları gerçekleştirmek mümkün değil diye düşünüyorum, zannediyorum, siz de aynı şekilde düşünüyorsunuz.

Bir de geçen yıl ben tenkit etmiştim bu asgari ücretle 2002'de neler alındı, bu sene neler alınıyor. Her sene vardı, geçen sene yoktu, bu sene konmuş ama bunun çok anlamı yok yani en derin kriz yaşadığımız yılla bunları karşılaştırmanın çok anlamı yok. Bunu OECD ülkeleriyle, onların asgari ücretiyle karşılaştırmak lazım. Bir de tüketim kalemleri 2002'den beri, on iki seneden beri çok değişti, çok farklı hâle geldi, bunun bilinmesi lazım.

Sayın Bakanım, bir de son yıllarda bütçede en fazla artış gösteren kalem ne biliyor musunuz? Güvenlik bütçesi. MİT, Emniyet gibi, Kamu Düzeni Müsteşarlığı gibi birimlerde çok büyük artışlar var, çok önemli artışlar var. Bu, bu senede o aynı paralelde devam ediyor bu artışlar. Kısa geçiyorum.

Bir de FED'in bu kararları aldığı bir yılda sanki geçen yıllardaki gibi hiçbir değişiklik söz konusu değil... Reel, anlıyorum, bütçe rutindir, çok değişmez, değişmemesi de gerekir ama çok önemli değişiklikler olacağı, konjonktürün farklı hâle geldiği ortadayken aynı şekilde bütçe yapılmasını anlamıyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayabilir misiniz Sayın Kuşoğlu.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bir de faiz ödemeleriyle ilgili, bu senenin bütçesinde 54 milyar liralık bir faiz ödemesi var, son on iki yılda sanki biz faiz ödemiyormuşuz gibi... Son on iki yılda faiz ödemeleriyle birlikte, yurt dışına transferlerle birlikte biz 200 milyar dolara yakın parayı dışarı gönderdik, faiz ödemesi artı yurt dışı transferle. Çok önemli, bakın, 200 milyar dolara yakın bir paradan bahsediyoruz. Çok önemli bir meblağ bu.

Bir konu da, atlayarak söylüyorum, Gini katsayısının binde 1'lik bir oranda da olsa düzeldiğini söylüyorsunuz ama bakın, Credit Suisse'in bir çalışması var dünya ülkelerinde bu servet dağılımıyla ilgili. Rusya'dan sonra Türkiye 2'nci sırada servet dağılımında olumsuz. Nüfusun yüzde 1'inin toplam servetten aldığı pay Türkiye'de 2000'de yüzde 38'den yüzde 54,3'e çıkmış; nüfusun yüzde 10'unun toplam servetten aldığı pay da 2000'de yüzde 66 iken şimdi 77,7'e çıkmış. Yani, aslında gelir dağılımı da, servet dağılımı da gittikçe bozuluyor, bunları görmemiz lazım. Onun için, yapısal reformlara çok fazla ihtiyaç var. Sizin özellikle bu alanda zorlamanız ve bir çalışma yapmanız lazım.

Mükellefiyetle ilgili bazı şeyler söyleyecektim ve yorum yapacaktım ama onları Maliye bütçesine alıyorum. Ama, özellikle Sayıştay Başkanlığının, yarın ve daha sonra Maliye bütçesi görüşülürken de bu fonlarla ilgili -ben bunlara "fon" diyorum artık- özel hesaplarla ilgili olarak bazı açıklamalar yapması lazım. Aksi hâlde, gerçekten büyük bir skandaldır, Clemenceau'nun dediği devlet düzeni oluşmuş demektir.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.