KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN - Şüphesiz ama bunu şu anlamda konuştuk bakın: Yüksek Seçim Kurulunun 1984'ten beri bu yönde kararı var, sandık kurulu mührü bulunmayan oy pusulaları ve zarfların geçerli sayılacağına dair. Niye 1984? Çünkü o tarihten itibaren kâğıtlar filigranlı kağıt olarak kullanılmaya başlanmış; bu bakımdan sandık kurulunun ihmali sebebiyle mühürlenmemiş olan oy pusulalarında bundan hiçbir kusuru olmayan seçmenin iradesinin yok sayılmasının yanlış olacağına dair bir kararı var Yüksek Seçim Kurulunun 1984'ten beri. Ve çok ilginçtir, 1984'te, ilk defa, sandık kurulu mührü bulunmayan zarfların ve oy pusulalarının geçerli sayılmasına dair talep Sosyaldemokrat Halkçı Parti tarafından Yüksek Seçim Kuruluna iletilmiş 1984'te.

Yine, en son elimizdeki bir talep, İstanbul'un Maltepe ilçesindeki bir sandıkla ilgili. 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı tarafından sandık kurulu mührü bulunmayan oy pusulalarının geçerli sayılmasına dair bir talep. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı tarafından il seçim kurulu başkanlığına verilmiş ve il seçim kurulu da... Cumhuriyet Halk Partisin dilekçesi de uzun, bir arkadaşımız okudu burada, çok uzun meseleler bunlar, bir daha tekrarlamak çok sıkıcı olacak, on gündür arkadaşlarımız burada. Yüksek Seçim Kurulunun 1984'ten beri vermiş olduğu kararlara atıf yapıyor Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı, diyor ki: "Hep böyle zaten, bunları geçerli kabul ettiniz, bunu da kabul edin." O da kabul ediyor zaten. Dolayısıyla hani 16 Nisanda sandık kurulu mührü bulunmayan oy pusulalarının geçerli kabul edileceğine dair YSK'nın yaklaşımı, bütün partiler tarafından bilinen bir yaklaşım, 1984'ten beri öyle çünkü.

Bir başka husus da şu: Sandıklar açıldıktan, mühürlü, mühürsüz oy pusulaları ayrıldıktan sonra böyle bir karar vermedi Yüksek Seçim Kurulu; tam aksine, daha sandıklar açılmadan önce, bunu geçerli sayacağına dair, önceki kararlarına atıf yaparak yani bu oy pusulalarının hangilerinin "evet" hangilerinin "hayır" olduğu belli olmadan önce, önceki kararlarına göre bir prensip kararı verdi çünkü bu tartışma yavaş yavaş ortaya çıktığı için.

DURSUN ÇİÇEK (İstanbul) - Başkanım, onların hepsini biliyorum. Yani kriz çıkaracak bir noktayı aydınlatmak, kapatmak yerine onu yasal hâle getirmek bu krizin çıkmasına yardım ve yataklık yapmak değil mi yani benim vurgulamak istediğim o.

BAŞKAN - Ama tam aksine, böyle bir ihtiyaç sebebiyle, 1984'ten beri de uygulama böyle ve bütün partiler de bu uygulama olsun diye talepte bulunmuş; bir de böyle bir durum var yani. Biz de bu uygulamayı, istikrar bulmuş bu uygulamayı, YSK böyle diyor, ilçe seçim, il seçim kurulları böyle diyor, bütün siyasi partiler de bunu talep etmiş; böyle bir uygulamayı biz de, 1984'ten bugüne olan uygulamayı da "Bir kanuni temele kavuşturalım da partiler işlerine geldiği zaman kabul edilsin bu oy pusulaları, işlerine gelmediği zaman da kabul edilmesin demesinler artık, bunun bir temeli olsun ve bu tartışma kapansın." diye bunu getirmiş olduk yani işin özü bu.