MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Öncelikle 73'üncü maddenin getirilmesiyle bu alanda faaliyet yapan kimselerin veya işletmelerin vergilendirilmesi amacı asla yok. Herhangi bir şekilde ister fiziki ortamda faaliyette bulunun, isterse internet ortamında yayıncılık yapın, şu andaki bizim mevcut kanunlarımıza göre Maliye Bakanlığı veya mevcut mevzuat bunların zaten vergilendirilmesine imkân sağlıyor. Dolayısıyla bu maddenin getiriliş amacının bu vergileme noktasında bir eksiklik var da bunu ikmal ediyor veya böyle bir amaca yönelik olduğunu söylemek mümkün değil.

İkinci olarak, Sayın Kürkcü'nün söylediği gibi eğer bu mesele sadece frekans tahsisiyle ilgili sınırlıysa neden RTÜK'ün görev ve yetki alanı frekans tahsisi yapmaktan ibaret değil de aynı zamanda bu yayıncılık faaliyetinin izlenmesi ve denetlenmesi? Dolayısıyla demek ki ister frekans yoluyla isterse internet ortamında bir alan alarak bir faaliyet yapın, ikisi de sadece bir yer tahsisi veya bir noktadan bu yayıncılık yapmakla ilgili değil. Nitekim RTÜK'ün yapılan yayınlarla ilgili çok geniş yetkileri var.

Üçüncü olarak -sayın vekilimiz ifade etti- zararlı yayınlara karşı ülkelerin kendilerini koruma hakkı var, çocukların korunması var, insanlar... Ben başka bir konuya dikkat çekeceğim: Haksız rekabet konusu. Yani özüne bakalım. Yani yayıncılık faaliyeti bu maddede, mevcut RTÜK Kanunu'ndaki yayıncılık faaliyeti hiçbir şekilde genişletilmeksiniz, aynı kapsamda, öyle evinden, odasından yayın yapanlar değil, normal radyo ve televizyon yayıncılık faaliyeti nasıl tanımlanmışsa o tanımlamaya uygun faaliyetleri yürütenler bakımından aynı kural ve kaidelerin uygulanmasını öngörüyor. Haksız rekabet yok mu? Özü itibarıyla aynı faaliyeti internet ortamında yapmak ile frekans alıp yapmak arasında ne fark var? Siz frekans üzerinden bu yayını yaptığınız zaman RTÜK'ün bütün kurallarına, kaidelerine, denetimine tabi olacaksınız ama internetten yaptığınızda o zaman kural, kaideler sizi bağlamayacak, denetlemeye tabi olmayacaksınız. Dolayısıyla burada bir haksız rekabet var. Özü itibarıyla aynı faaliyeti yürütenler arasında bir tarafta kural ve kaidelere uyan, onlara tabi işletmeler var; bir tarafta da tamamen bunların dışında, kuralsız, kaidesiz, ilkesiz, hiçbir sorumluluğu olmayan bir yayıncılık var. Dolayısıyla bu düzenleme aslında mevcut radyo televizyon yayıncılığını frekans üzerinden yapanlar bakımından da bu haksızlığın, bu haksız rekabetin ve bu eşitsizliğin ortadan kaldırılması için son derece önemli.

Ayrıca, burada yine söylendiği gibi internet ortamında yapılan yayınların bir şekilde daraltılması, özgürlüklerin kısıtlanması gibi bir bakış açısı olduğunu nereden çıkarıyoruz? Eğer bugün frekans üzerinden yapılan yayınlarla ilgili o yayınlar için getirilmiş kural ve kaidelere göre daha ağırlaştırılmış kural ve kaideler getirseydik, onlardan daha fazla kısıtlayıcı hükümler bu maddenin içerisinde olsaydı diyebilirdiniz ki siz...

GARO PAYLAN (İstanbul) - Televizyonların hâli belli Sayın Bakan.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Sayın Paylan, niye sabır göstermiyorsunuz, niye hiddetleniyorsunuz? Sabır gösterin, sabır gösterin.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Eyvallah. Hatırlatırım size.

BAŞKAN - Sayın Bakan, toparlarsınız, ara vereceğim Komisyona.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Son olarak şunu söyleyeyim ben: Sayın Kürkcü'nun söylediği iddiaların hiçbiri, söylediğim hususlar çerçevesinde geçerli hususlar değildir.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.