MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Şimdi, Değerli Başkan, doğru, önceden listede olan taşınmazlara ilave taşınmazları bu önergeyle ekliyoruz. Şu hususu bilgi olarak vereyim: Bu taşınmazların -yani yeni gelen taşınmazlar için söyleyeyim, öncekiler için süreç tamamlanmıştı- bu ilave gelenleri büyükşehir belediyesinin mülkiyetine 2013 yılında geçmişti, oradan biz onu hazineye devralmıştık ama bu kanunun sevk edildiği tarih itibarıyla bu taşınmazlar henüz vakıfların mülkiyetine geçmediği için bu maddeye dâhil edemedik. Orada, anladığım kadarıyla, yerel düzeydeki valilik bünyesindeki komisyon bu taşınmazlarla ilgili prensipte kararlaştırdığımız hazineye ait olup da vakıflara devredilmesi gereken taşınmazlarla ilgili bu gelenleri listeye dâhil etmemiş. Yerel düzeyde konu gündeme getirilip araştırıldığında ben de arkadaşlarla konuştum, süratli bir şekilde hazineden vakıflara mülkiyet devrini yaptık çünkü bu maddenin lafsında "vakıfların mülkiyetine geçen taşınmazlar" ibaresi yer aldığı için o eksikliği gidermiş olduk. Yoksa bu taşınmazlar yeni özellik arz eden, farklı bir değerlendirmeye gelen taşınmazlar değil. Bu taşınmazların hepsinin ortak özelliği -arkadaşlarımın bana verdiği bilgiye göre- üzerinde ya kilise, ibadethane ya da mezarlık olan yerler. Sayın Paylan'ın söylediği gibi, boş vaziyette olan veya gelir getirici yerler asla değil.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Niye olmasın? Hak ise onlara da verin.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ama diğer taraftan da şöyle: Türkiye bir hukuk devleti. Bütün bu taşınmazlar hukuken köy tüzel kişilikleri üzerinde. Bizim açımızdan tanıdığımız tüzel kişilik, köy tüzel kişiliği. Kiliseler veya mezar yerleriyle ilgili söylediğimiz bağlamda böyle bir düzenlemeyi yapıyoruz ama bu durumda o zaman farklı farklı gerekçelerle başka yerlerde de kullanıcı vakıflar... Yani fiilen kullanıcısı vakıftır da köy tüzel kişiliği adına kayıtlıdır, o farklı bir yere gider. O açıdan, burada ortaya çıkan...

Şeyi söyleyeyim, Sayın Vekilimiz haklı olarak söyledi "Nereden çıktı bu düzenleme?" 2013 yılında biz bu büyükşehir belediyelerine ilişkin kanunu çıkardığımızda köylerin tüzel kişiliğini kaldırıp mahalleye dönüştürdük, Türkiye için genel bir düzenleme ve mahalleye dönüşen yerler de köy tüzel kişiliklerine ait olan yerleri de hazineye geldi, Maliye Bakanlığına geldi. Dolayısıyla şimdi, bizim mülkiyetimize gelen yer kilise veya mezarlık yeri. Dolayısıyla burada, oradaki köylülerimiz, orada yaşayan vatandaşlarımız bu konuyu getirdiğinde bir değerlendirme yapıldı. Deminki söylenen tarihsel bağlam içerisinde bunların fiilen orada kurulu bulunan vakıflara devrini öngören bir düzenleme yaptık.

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Vakıflar üzerinden gidiyoruz. Kanunla almışız, öbür tarafa, belediyelere geçmiş.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yok, belediyelere değil, hazineye geçmiş.

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Hazineye geçmiş. Direkt niye veremiyorsunuz?

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yok, direkt veremeyiz, kanuni düzenleme olmadan vakfa yer veremeyiz.

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Hayır, tamam da tahsis ediyorsun başka yeri.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yok ama bu vakıflar tahsis edeceğimiz...

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Başka vakıflara vakıflar üzerinden mi tahsis ediyorsun Sayın Bakan?

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Hayır, hayır öyle değil, bir dakika. Biz Maliye Bakanlığı olarak, Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı vakıflara bile yer veremeyiz diye biliyorum, biz veremeyiz yani yeri. Yani mevcut kanunlara göre buradaki vakıflara kanuni düzenleme olmaksızın bu yerlerin mülkiyetini vermemiz mümkün değil.

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Yarın çıkarırım Sayın Bakanım.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Çıkarın, çıkarın.

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Yarın çıkarırım.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Çıkarın.