BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Bakanım, burada da, 1'inci maddede de verdiğiniz örnekte, hep kurumlara yönelik örnekler veriyorsunuz, kabul ediyorum, tamam ama Türkiye'de şöyle bir gerçek var, realite var; gerçek kişiler ile kurumlar arasında önemli bir fark var; eğitim farkı var, iş yapma farkı var vesaire. Bu ayrımı burada yapmamız lazım. Bakın, deminkiyle, 1'inci maddeyle ilgili bizim bütün tereddütlerimiz kişilere yönelikti, kurumlara yönelik değildi, burada da aynı şekilde, bu ayrımı yapalım, gerçek kişi ile tüzel kişi ayrımını yapalım.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Burada şirket kuruluşu var.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Şirket kuruluşuna yönelik. 1'inci maddede de aynı şekilde şirket kuruluşuna yönelik, tüzel kişilere yönelik yapalım bu düzenlemeyi ama gerçek kişilere yönelik olarak yapmayalım, sıkıntı olacaktır diye düşünüyorum, bunun için de aynı şekilde geçerlidir, sizin amacınıza da hizmet etmiş olur.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Gerçek kişiler notere mi gitsin?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Efendim, gerçek kişiler gitsin yani eskisi gibi yapılsın. Gerçek kişilerle ilgili yapılsın, bu konuda çok fazla istismar oluyor Türkiye'de, bu konu çok fazla istismar ediliyor.

BAŞKAN - 2'nci maddede yapmış olduğumuz düzenlemede gerçek kişi yok zaten, anonim, limitet şirketler ve kooperatifler.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bu ayrımı 1'inci maddede de yapmamız lazım Başkanım, bizim tereddüdümüz orada. Bakın, Sayın Bakan da hep ifade ediyor, "Yatırımcıya yönelik, tüzel kişilere yönelik bu düzenleme..." Öyle olsun, öyle kalsın, bir şey demiyoruz ama gerçek kişileri de koruyalım. Henüz Türkiye'nin eğitim seviyesi, bilinç seviyesi, hukuk seviyesi bu seviyede değil ki. Uygulamadan gelen arkadaşlarımız var, Sayın Cora da ifade etti, herhâlde Cahit Bey de söyleyecektir, başka hukukçu arkadaşlarımız da aynı kanıdadır yani uygulamada bu sorun çıkarır.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.