KOMİSYON KONUŞMASI

ÖZTÜRK YILMAZ (Ardahan) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Anlaşmanın 6'ncı maddesinin (1)'inci fıkrasında diyor ki: "Kültür merkezleri görevlerini yerine getirmek amacıyla kabul eden tarafın mevzuatıyla uyumlu olarak devlet kurumları, yerel yönetimler, meşru sosyal örgütler, tüzel ve gerçek kişilerle doğrudan temas kurabilir ve iş birliği yapabilir."

"Meşru sosyal örgütler..." Meşruiyetin kaynağı nedir? Hukuk mu? Yani yasal mı demek istiyorsunuz? Ama "meşru" çok geniş bir şey.

Arkadaşlar, bizim bu anlaşmayı...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Öyle söylemeyin "İngilizcesinde ne yazıyor?" diye sorun Sayın Yılmaz.

ÖZTÜRK YILMAZ (Ardahan) - "Legitimate social organization" diye yazıyor, o da aynı "legil" olması lazım çünkü. Bu, Çin tarafı için son derece çekilip uzatılabilecek bir konudur. Doğu Türkistan dediğimiz, onların ise "Sincan" diye uydurma bir kelime kullandığı bölgeyle ilgili olarak her şey zaten "legitimate" değil gayrimeşrudur. Gayrimeşruysa, o zaman, bu kadar yetkiyi Çin'e veriyorsak biz niye bunu yapıyoruz? Bunun yasal şekilde düzeltilmesi daha uygun olur diye düşünüyoruz, daha doğrusu, bunun mümkünse kaldırılması... "Tüzel ve gerçek kişiler" demek yeterli. Yani buraya bunu koyduğunuz anda Çin orada, Doğu Türkistan'da, Urumçi'de, Kaşgar'da ve diğer bölgelerde bir tane örgütle ilgili bir faaliyete izin vermez.

BAŞKAN - Çok teşekkür ediyorum.

Şimdi, şöyle bir sorunumuz var: Uluslararası anlaşmalar bakımından burada bizim değişiklik yapma hakkımız yok, bunu ya kabul edeceğiz ya etmeyeceğiz, öyle bir statüsü var bildiğiniz gibi. Ama tekrar anlaşmayı müzakereye açarsak o zaman bunu yeniden aynı sürece sokmamız gerekecek. O açıdan, söylediklerinizi not edelim, ona dikkat etsinler, sizler uygun bulursanız öyle yapalım.

ÖZTÜRK YILMAZ (Ardahan) - Sayın Başkanım, bu konu sonuçta kültür merkezi ve Çin'le yapılıyor. Yani Çin o bölgedeki bütün Uygurları gayrimeşru görüyor. Biz, bu yazımı, böyle bir şeyi niye verelim ellerine?

BAŞKAN - Tabii, o zaman, bu anlaşmanın onaylanması veya onaylanmaması noktasında muhalefet şerhi koyarsanız...

ÖZTÜRK YILMAZ (Ardahan) - Yani mümkünse bunun düzeltilmesi, teknik olarak bilmiyorum ...

BAŞKAN - Teknik olarak mümkün değil çünkü anlaşmayı bütünüyle ya kabul edeceğiz yahut reddedeceğiz.

ÖZTÜRK YILMAZ (Ardahan) - Reddedeceğiz o zaman.

BAŞKAN - Yani Dışişleri Komisyonuna gelen anlaşmaların metnini değiştirme imkânımız yok, statü o şekilde.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bugün, sosyal örgüt tüzel kişi olmayan ne olabilir? Yani zaten tüzel kişi; dernekse, vakıfsa zaten tüzel kişi, bizde var da onların hukukunu bilmiyorum. Zaten dernekse, vakıfsa tüzel kişi içerisine girer.

BAŞKAN - Karşılıklı şey yapmayalım.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ben bilgi vermek istedim.

BAŞKAN -Biliyorum.

Sayın Yılmaz, şöyle bir yöntem uygulayabiliriz: Muhalefet şerhi yazabilirsiniz. Belki Komisyonumuz anlaşmayı kabul etmez, oya sunacağım biraz sonra.

ÖZTÜRK YILMAZ (Ardahan) - Aslında, bu, hepimiz için önemli bir konu. Sonuçta, bir muhalefet-iktidar değil de böyle bir şeyi verdiğimiz zaman karşı tarafın bunu nasıl kullanacağını bilmemiz gerekiyor. Yani, bu "meşru sosyal örgütler..." Nedir meşruiyetin kaynağı? Çok suistimale açık bir konu, hele özellikle kültür merkeziyle, dil ve kültürle alakalı bir konuda burada istediğimiz şekilde... Yani karşı taraf istediği gibi kullanabilir bunu. O açıdan, oradaki kültür merkezinin faaliyetlerini de biz engellemiş oluruz. Burada bir muhalefetten ziyade genel bir şey, tabii ki şerh koyarız.