AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Sayın Zehra Hanıma ve Ömre Hanım'a çok teşekkür ederim. Demek ki gerçekten bu Komisyonun kurulması, hep birlikte kurulması çok doğru bir kararmış.

Şimdi, iki tane konu çok önemli Zehra Hanım, bunu siz çok güzel söylediniz ama ben birazcık daha detaylandırayım: Toplumun bilinçlendirilmesi ve hastalarımızın bilinçlendirilmesi için bu derneklere çok ihtiyaç var; bakın, toplumun bilinçlendirilmesi ve hastaların bilinçlendirilmesi. Diğerleri tabii ki önemli ama bu konu çok önemli. İkincisi, hastalar tanı konulduktan sonra nasıl bir diyet uygulayacağı konusunda karmaşa içerisinde olur. Bunu doktordan alamıyor. Çünkü neden? Doktorun vakti yok, şudur, budur, 100 hasta var, beş dakikası var falan ama bu dernekler bu hastalara sahip çıkıyor ve nasıl diyet uygulayacaklarını detaylı olarak anlatma imkânı oluyor. İşte burada bu derneklerin hepsine hakikaten huzurunuzda teşekkür ederim. Esas görev burada zaten bu derneklerde çünkü hem bilinçlendiriyor, bir de hasta tanısı konulduğu anda... Mesela düşünün, hiç sağlıkla alakanız yok, size diyorlar ki "Çölyak hastasısınız." Ne yapacaksın? "Şunları, şunları yemeyeceksin." Çıkıyorsun doktorun yanından... Ama bir derneğe gittiğiniz zaman dernek sizi kucaklıyor "Endişelenme, böyle böyle, bak biz de böyleyiz." diye bir psikolojik rahatlama sağlıyor. Bir de çocuk olduğu zaman... Bu konuda çalışmalarınızın devamı çok önemli. O yüzden ben herkese burada huzurunuzda çok teşekkür ederim.

UŞAK ÇÖLYAK PKU ELELE DERNEĞİ BAŞKANI ÖMRE ÜMRAN AYDIN - Sayın Vekilim, bu, bence okullarda ders olarak gösterilmesi gerekir çünkü ne kadar bilinçlendirsek de dernek olarak, orada, toplumda yani okulda ders olarak gösterildiğinde bir aşçımız da bu eğitimi alacak, bir doktorumuz da, bir hemşiremiz de. Biz hastaneye gittiğimizde de sıkıntı çekiyoruz ilaçlar konusunda, diyetimiz konusunda veya. Bence, bu, ders olarak gösterilip aşçı da aynı bilgiyi almalı hemşire de doktor da esnaf da aynı bilgiyi almalı.