ALİ AKYILDIZ (Sivas) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli milletvekili arkadaşlarım, çok değerli bürokratlar ve basın emekçileri; ben de hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

On beş yılda 6 Millî Eğitim bakanı değişmiş ve AK PARTİ hükûmetlerinin en başarısız olduğu alan. Tabii, burada kıymetli Bakanımı, hemşehrimi de günah keçisi ilan etmek doğru değildir, üstelik bir de Sivaslı hemşehrim, elhamdülillah. Yani o anlamda bir günah keçisi ilan etmek doğru değil ama buradaki gerçekleri de hep birlikte konuşup ülkemizin geleceği, çocuklarımız geleceği adına birçok şeyi de birlikte yapma zorunluluğumuz var.

Sayın Bakanım, cumhuriyet döneminde eleştirilebilecek, noksanlıkları bulunabilecek yönleri olsa bile gerçekten millî bir politikayla adını da hak eden bir eğitim bakanlığımız vardı. Ama bakanların kendilerinin dahi nasıl bir sistem getirildiğini bilmediği bir ortamda, çocuklarımız âdeta bir kobay gibi kullanılmaya ve ülkemizin geleceğine kıyılmaya devam ediliyor.

Şimdi burada ben bir liste çıkardım, on beş yılda AK PARTİ hükûmetlerinin neler yaptığını. Mutlak eksiğim vardır çünkü o hıza biz de yetişemiyoruz. Her gün neler yaptığınızın belki sizler de farkında değilsiniz çünkü maalesef tek adamı memnun etmekten başka bir derdi yok AK PARTİ hükûmetlerinin bu ortamda.

Şimdi, 2002'de iktidar olmuşsunuz, 2003'te üniversite katsayı farkı artırılmış, 2004'te müfredat değiştirilmiş, 2005'te üç yıllık lise dört yıla çıkarılmış, 2005'te LGS gitmiş OKS gelmiş, 2007'de OKS yerine üç aşamalı SBS getirilmiş, 2009'da ÖSS yerine YGS ve LYS getirilmiş, 2009'da üniversiteye girişte katsayı kaldırılmış; 2010'da üç aşamalı sınav kalkmış, yerine yine tek sınav getirilmiş, 2010'da düz liseler Anadolu lisesi olmuş, 2012'de 4+4+4 eğitim sistemi getirilmiş, 2012'te tek SBS yerine yine birçok sınav getirilmiş, 2012'de dershaneler kaldırılmış, 2014'te TEOG ilk defa uygulanmaya başlanmış, 2017'de TEOG kaldırılmış, şimdi 2017'de tekrar yine LYS ve YGS kaldırıldı. Saydım 17, eksiğim var mıdır? Vardır. Çünkü dedim ya, hızınıza yetişmek mümkün değil.

Şimdi yeni bir sistem açıkladınız. Bu sistem -herhâlde kamuoyunu takip ediyorsunuz- ne velilerin ne de öğrencilerin memnun olmadığı, kamuoyunda çok ciddi tepkilerin, çok ciddi eleştirilerin yer aldığı bir sistem. Şimdi bu sistemde -arkadaşlar değindiler belki, ben geç geldiğim için bilmiyorum, tekrara da kaçmasını istemiyorum, zamanım da az- 5 tane tercih yapıldığında, birçok mahallede zaten 5 tane imam-hatip lisesiyle çevrili bir evi olan insanı düşündüğünüzde yani bu çocuğu imam-hatip lisesine vermek zorunda bırakılması ne kadar adaletli olacaktır?

Şimdi, dediğim gibi, geç geldiğim için ben çok fazla eleştirmek yerine, bir öneriyle sözümü bitirmek istiyorum. Önerimiz şu Sayın Bakan: Bu çocuklar hepimizin, bu ülke hepimizin; çocuklarımızın geleceği, ülkemizin geleceği hepimizi ilgilendiriyor. O yüzden, çok geç değil çünkü bu getirdiğiniz sistem yürümeyecek, bunu siz de bizden daha iyi biliyorsunuz. Hep birlikte, gelin, bir eğitim şûrası toplayalım. Eğitimle ilgili bu konuda sözü olan bütün bileşenleri, bütün herkesi davet edelim. Yangından mal kaçırmadan, bir kişiyi memnun etme derdine düşmeden, bu ülkede yaşayan bütün herkesi memnun edecek bir eğitim sistemini, millî bir eğitim sistemini, gelin, gerçekten birlikte kuralım. Bugünü kurtarmak adına acilen, apar topar, yarının ne getireceğini bilmediğimiz bir sistem yerine, millî eğitim sistemini, gelin, birlikte yapalım ve birlikte kuralım diyorum, 2018 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diliyor, ben de herkese saygılarımı sunuyorum.