AYTUĞ ATICI (Mersin) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, öncelikle şunu söyleyeyim, şöyle bir iddiam var benim: Herhâlde "Türkiye'de en çok çevre sorunu olan il hangisidir?" diye bakar isek, sanıyorum, herkesin fikir birliği edeceği il, Mersin'dir. Çünkü, Mersin'e, üstelik de Çevre Bakanlığının bilgisi dâhilinde yapılan çevre katliamlarını cümle âlem biliyor. Aslında siz de biliyorsunuz. Birazdan vereceğim birtakım örneklerle, sizin de imzanızın olduğu cevaplarla, sanıyorum, bunları hatırlamış olacaksınız.

Örneğin, Akkuyu Nükleer Santrali Mersin'de inşa edilmeye çalışılıyor ve Mersin'i kalbinden vuracak olan bir projeye, maalesef, AKP Hükûmeti ısrarla ve inatla imza atmaya çalışıyor.

Ben bir tek şey söyleyeceğim, uzun uzun nükleer santralin zararlarını anlatmayacağım. Ama, en son yaşadığımız Rusya kriziyle birlikte bu nükleer santral eğer Ruslar tarafından yapılır ve hayata geçirilirse, Türkiye için ne anlam taşıdığını bir kere daha düşünmenizi istiyorum. Bir küçücük uçak düşürme krizi, daha sonra Suriye'de yaşanan krizler ve Rusya'nın Türkiye'yle olan ilişkilerinin gerilmesi sonucunda eğer o santral hayata geçmiş olsaydı, içinde bir tek tane Türk mühendisin çalışamayacağı ve hiçbir şekilde işletiminin Ruslar dışında hiç kimse tarafından yapılmayacağı bir nükleer santralde, bizim hâlimiz ne olurdu, onları da düşünelim. Orada sadece ve de sadece insanlar yaşamıyor; doğa, hayvanlar, herkes yaşıyor ve sizin Hükûmet olarak hepsine karşı sorumluluğunuz var Sayın Bakan.

Bir diğer konu, krom (+6) atıklarıdır Mersin'de. Geçen yıl yine bu zaman bütçede size bu konuyu açmıştım, siz de nezaket gösterip bana cevap yazmıştınız ve demiştiniz ki: "1,5 milyon tonluk krom (+6) atıklarını, dünyayı 10 kere, bakın, dünyayı 10 kere yok edecek olan bu zehirli atıkları, 2023 yılına kadar temizlemeye çalışacağız." diye kendi imzanızla bir yazı göndermiştiniz.

Sayın Bakan, bu önemli sorunu çözecek gücümüz var mı, yok mu? Devletimizin bu sorunu çözecek devletimizin gücü olduğunu biliyoruz ve sizden ricamız bu krom (+6) atıklarını bir an önce temizleyip bizi, Mersinlileri bir nebze olsun rahatlatmanızdır.

Bir diğer önemli sorun Sayın Bakan, Mersin'de yapılan ve yapıldığı günden beri ÇED'iyle beraber çok büyük sorun olan çimento fabrikası ve bunu besleyen termik santraldir. Bakın, sadece bazı rakamlar vereceğim, hiç uzağa gitmeyeceğim; bu rakamlar sizin için ve bürokratlarımız için ne ifade ediyor? Bakın, bir yıl içerisinde, her yıl bu termik santralin çalışmasıyla 110 bin ton kül ortaya çıkıyor; 15 bin ton karbonmonoksit gazı çıkıyor, 650 bin ton katı parçacık etrafa yayılıyor, 520 bin ton azot oksit yayılıyor, 5 bin ton hidrokarbon yayılıyor. Sayın Bakan, Mersin gerçekten cennetten bir parça, gerçekten Allah'ın Türkiye'ye bahşettiği önemli bir yer. Bakın, ne olur bunları Mersin'e yapmayın. Mersin'de bu çevre kirliliği devam ettiği sürece hiçbir canlı yaşamayacak. Bütün bunlar yetmezmiş gibi, şimdi, Mersin'e balık üretim çiftliklerini de getirmek istiyorlar. Eğer siz Çevre Bakanı olarak buna, ÇED olumlu raporuna onay verirseniz Mersin'i bu sefer denizden de kirletmeye başlayacaksınız.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Vermeyeceğiz, burada da söyledim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - İzin vermeyeceksiniz. Tamam, çok teşekkür ederim.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Sözünüzü kestim ama.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Yok, kesin. Bunun için sözümü de kesin vallahi parmağımı da kesin. Yani, Mersin'e balık üretim çiftliği yapılmayacağını buradan anlayabiliyor muyuz?

BAŞKAN - Sayın Bakanım, Sayın Atıcı konuşmasını tamamlasın.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayın Başkan, bir dakika, ben feragat ediyorum ya, lütfen.

BAŞKAN - Hayır efendim, lütfen konuşmanızı tamamlar mısınız.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayın Bakan, bu sözü verdiyseniz Allah razı olsun, tamam.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Atıcı'nın hakkından kullanıyorum nasılsa ben şimdi. Bölge oluşturup yapma fikri vardı, biz onu reddettik.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Balık çiftlikleri yapılmayacak yani? Bakın, eğer bir gün yapılırsa Sayın Bakanım, vallahi kürsüyü de, Meclisi de dar ederim size, ona göre.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Bölge olarak bir yer isteniyordu, orayı reddettik.

BAŞKAN - Sayın Atıcı...

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Mersin'e yapmayacaksınız tamam.

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Tehdit yok.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Estağfurullah, öyle şey olur mu. Ama Bakan burada söz verdiyse, balık çiftlikleri yapılmayacaksa ben bunu Mersin'e müjde olarak götüreceğim.

Sayın Bakan, bir diğer konu hava kirliliği. Hava kirliliği Mersin'de çok önemli bir sorundur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Bir dakika daha müsaade eder misiniz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun, lütfen tamamlayın.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Hava kirliliği önemli bir sorun olmakla beraber, size bilgi ulaşmıyor. Çünkü bir tane ölçüm istasyonu var Sayın Bakan Mersin'de ve bu ölçüm istasyonu nedense şehrin dışında, tertemiz havayı ölçüyor, size gönderiyor, siz de diyorsunuz ki "Mersin'de işler yolunda." Hayır, değil. Allah rızası için, birkaç tane mobil ölçüm cihazını kentin içerisine yerleştirin ve oradaki kirlilikten ne olur haberdar olun.

Son iki konu. Birisi taş ocakları. Ha bire bunlara ruhsat veriliyor ve bütün zeytinliklerimiz ve sebze üretim alanlarımız yok oluyor. Bir diğer konu da Yeşilovacık'ta bir mesire alanına Hükûmetinizin Orman Bakanlığı izin verdi Sayın Bakan, 30 adet üç katlı villa yapılıyor. Bu konuda da eğer Hükûmetiniz bir önlem alır... "Mesire yeri yapıyoruz." diye bize yutturuyorlar. Üç katlı binalar yapılıyor, projesini gördüm. Lütfen buna da el atarsanız çok teşekkür ederim.