| Komisyon Adı | : | MİLLİ SAVUNMA KOMİSYONU |
| Konu | : | Osmaniye Milletvekili Suat Önal'ın, Komisyon Başkanı Yusuf Beyazıt'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine, Komisyonun değerlendirme ve hazırlık çalışmalarına ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 01 .11.2017 |
SUAT ÖNAL (Osmaniye) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Çok değerli arkadaşlar, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Millî Savunma Komisyonu olarak bu yaşadığımız çok hassas süreçteki 15 Temmuz asrın ihanetini hep bir şekilde, ortak bir şekilde aynı duygularla değerlendirmekten duyduğum memnuniyeti öncelikle ifade etmek istiyorum. Bu hassas süreçte tabii ki millî birlik ve beraberlik içinde olma zaruretimiz var. Bu kadim medeniyetlerin yaşandığı zorlu coğrafyada da birçok emperyalist ülkelerin emellerinin olduğunu artık herkes biliyor. Bu minvalde de özellikle -demin Sayın Başkanımızın da ifade ettiği gibi- dış komisyonlarla, Komisyonumuzu dışarıdan gelip ziyaret eden heyetlerle olan görüşmelerde 15 Temmuz asrın ihanetiyle ilgili sadece iktidar milletvekillerinin değil muhalefet milletvekillerinin de bunu telin edici ve bu darbe girişiminin, bu hain girişiminin ne kadar Türkiye'nin birliğini, bütünlüğünü hedef almış zarar verici bir eylem olduğunu dillendirmeleri taktire şayan bir husus.
Ben Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesi olarak da görev yapıyorum, yılda 4 sefer Genel Kurul toplantısı, 4 sefer de komisyon toplantılarına katılıyoruz. Gönül arzu ediyor ki orada da -yani HDP'yi saymıyorum tabii ama- muhalefet milletvekillerimiz de bu 15 Temmuz hain darbe girişimi gündeme geldiğinde özellikle Türkiye'yle ilgili bir kıskaç harekâtı yapmak isteyen Avrupalı parlamenterlerin konuşmalarına sadece iktidar milletvekilleri olarak değil diğer arkadaşlarımız da aynı şekilde cevap versin. Hani, Milliyetçi Hareket Partisinin temsilcilerinde bunu görüyoruz ama lütfen yanlış anlamayın yani bu ülke, bu cumhuriyet hepimizin, Türkiye hepimizin. Ben inanıyorum ki çok değerli Dursun Bey askeriyede yıllarca görev yapmış, Hüsnü Bey yıllarca görev yapmış. Kıbrıs Harekâtı'nda ben genç bir delikanlı olarak tüylerim diken diken olduğu zamanları biliyorum ve farklı siyasi partilerde olsa bile veya o görüşe sahip olsa bile o gün omuz omuza Kıbrıs'ta harp etmeye, devletimizin hakkını, hukukunu koruma noktasında canını feda etmeye hepimizin hazır olduğunu düşünüyorum. Yani yarın bir gün yaşayacağımız buna benzer bir tehlikede de aynı duyguları taşıyorum. O zaman, biz, siyasi iç mülahazalardan ari olarak bu tür konularda, özellikle millî meselelerde dış komisyonlarda da veya dışarıdan gelen heyetlerde de ülkemizi topyekûn savunmak durumundayız.
Bakın, ben Osmaniye ilinin milletvekiliyim. Osmaniye ilini de içine kapsayan Torosların, Hatay, Osmaniye, Gaziantep kolundan geçen Amanos Dağları'nda hâlâ PKK'lı teröristler var. Nereden besleniyorlar? Hemen güneyde Afrin'den besleniyorlar. Biz bugün Suriye'deki ve Kuzey Irak'taki gelişmelerde Türkiye olarak hiçbir şekilde kayıtsız olamayız, kalamayız da. Ama binlerce kilometre öteden Amerika bizim sınırımızdaki yerlerde YPG'yi silahlandırıyor, bir yerde "IŞİD'le mücadele edecekler." diye aslında başka senaryoların tesisini yapıyor. O zaman bu konularda da hep millî birlik ve beraberlik içerisinde olmalıyız diye düşünüyorum.
Şimdi, tabii, askerî okullar kapatıldı, kapatılmasının yaşanan 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonraki birtakım sonuçları olarak yansıması var. Bakıyorsunuz Türk Silahlı Kuvvetlerinin general sayısının yarısı, yarısından fazlası ihraç olmuş. Neden dolayı? FETÖ'yle ilintilerinden, ilişkilerinden dolayı. Bunların personel aldığı ve tüm personelin seçilmesi noktasında hâkim olduğu yerlerde elbette bir değerlendirme yapılmak durumunda. Halk nezdinde Türk Silahlı Kuvvetleri, ordumuz peygamber ocağıdır ve bu saygınlığının da korunması lazım. Ben inanıyorum ki -Dursun Bey de bu işte mağdur olmuş birisi olarak ki kendisi de ifade ediyor yani- bu halkın saygı duyduğu, peygamber ocağı diye tanımladığımız kurumun içerisinde, bu yapının içinde bu memlekete ihanet edecek, bu memleketin insanının, halkının üzerine tankı sürerek ezecek, uçakla, savaş uçağıyla bomba atacak hain zihniyetlerin olmaması lazım. O zaman bu tür insanların bu yapının içerisinden arındırılması noktasında da ortak hareket etmemiz veya ortak düşünceye sahip olmamız gerek diye düşünüyorum.
Ben bu vesileyle de bir açıklama yapayım. Böyle kutsal gördüğüm Türk Silahlı Kuvvetlerinin içerisinde on altı ay yedek subay olarak görev yaptım onurla. Yarın da oğlumu Tuzla Piyade Okuluna asker olarak gönderiyorum. Gurur duyduğum taraf şu: Oğluma çevresindeki insanlar "Ya bedelli bekle, bedelli çıkar." dediğinde "Hayır, ben vatani hizmetimi gideceğim, yapacağım." diye söylemesi. Böyle bir milletin fertleriyiz, hamdolsun.
Sayın Başkanım, bir cümleyle de sözlerimi tekrar bitirmek istiyorum. Tabii, güçlü olmamız lazım bu kadar tehdidin altında. Bunun için savunma sanayimizin de güçlü olması lazım. Büyük atılımlar yapıldığını hep beraber görüyoruz, hamdolsun. Bu vesileyle de hem bizleri motive edecek hem bilgilendiğimizde halkımızı motive edeceğimiz özellikle -Dursun Bey'in de ifade ettiği gibi- TAI olsun, ASELSAN olsun, özellikle savaş uçağı projelerimiz olsun bunlarla ilgili savunma sanayimizin ilgili birimlerine bir heyet olarak ziyaret planlarınız var, bunları geciktirmeden eğer planlamaya dâhil edebilirsek ben en azından kendi adıma çok memnun olurum.
Teşekkür ediyorum.