MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, Sayın Başbakan Yardımcım, değerli milletvekili arkadaşlarım, kıymetli bürokratlar ve kıymetli basın mensupları; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, Millî Savunma Bakanı olarak ilk bütçeniz, inşallah hayırlı sonuçlar getirir. Size de başarılar diliyorum.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI NURETTİN CANİKLİ (Giresun) - Bir bakanlıkta iki bütçe yapamadık yani.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Doğru.

Türkiye, terörle amansız bir mücadele hâlindedir. Yurt içi ve sınır ötesi alanları terörden temizlemek için olağanüstü bir gayret sarf edilmektedir. Başarılı bir şekilde yürütülen bu mücadeleyle ilgili olarak kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizi yürekten kutluyorum. Türk Silahlı Kuvvetleri milletimizin göz bebeğidir. Türk milleti Peygamber ocağı olarak gördüğü ordumuzun her daim arkadaşındadır ve duacısıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi Türk milletinin, Türk devletinin istiklal mücadelesinde, beka direnişinde ayrılığa, anlaşmazlığa, çatışmaya prim vermeyecek bir irade ve tutumdadır çünkü mevzubahis konu kutlu ve tarihsel varlığımızın müdafaasıdır. Milliyetçi Hareket Partisi olarak terörizme, iç ve dış mihraklara karşı verilen mücadelede devletimizin de, Hükûmetimizin de elbette ki yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz.

Sayın Başbakan Yardımcım, tabii, Türk milletinin yaşaması için canını feda eden tüm şehitlerimize ben de Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum, kahraman gazilerimizi minnet ve şükran hislerimle anıyorum.

Gazilerimizin bize ilettiği bir konu var, tabii, Aile Bakanlığı bütçemizde tüm gazilerimizin sorunlarını, şehit yakınlarının sorunlarını orada gündeme getirdik ama Bilkent'teki rehabilitasyon ve bakım merkezi daha önce Türk Silahlı Kuvvetlerine aitti Sayın Başbakan Yardımcım, biliyorsunuz, orası Sağlık Bakanlığına bağlandı. Gazilerimiz dertli. Yani oraya giden arkadaşlarımız -ki çalışanlarda da vardır- eski hâlini istiyorlar çünkü sıradan bir hastane olmanın ötesinde onların sosyal, psikolojik durumuna göre her türlü tedavi imkânı sunulan bir yerdi Şu anda orada eskisi gibi hizmet alamadıklarından dert yanıyorlar. O konuya mutlaka bir eğilinmesi lazım. Bir ziyaret ederseniz zaten kendiniz de görürsünüz.

İkinci konu, yani size de söylemek durumundayız, bu, şehitler ve gaziler arasında ayrım yapılması mevzusu. Biliyorsunuz, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünde şehit olan 250 vatandaşımız var, demokrasi gazilerimiz var, öteden beri de terörle mücadelede verdiğimiz şehitlerimiz var, gazilerimiz var. Bunların hepsi Türk milletinin gözünde, gönlünde, kültüründe, inancında birdir yani gaziler arasında, şehitler arasında asla bir ayrımı kabul etmeyiz. O anlamda, verilen tazminatlar ve aylıklar konusundaki o ayrımcı uygulamayı kaldırmak lazım Sayın Başbakan Yardımcım, bunu da sizin bilginize sunuyorum.

Yine, bu ordu ve polis vazife malullerimizin bir talebi var. 2013 yılında önemli iyileştirmeler yapılmıştı maaşlarında, yüzde 25 artırımlı maaşlar verilmişti ama ordu ve polis vazife malullerimiz bu kapsam dışında kalmıştı. Onlar bundan yararlanmak istiyorlar.

Evet, Sayın Başbakan Yardımcım, sunumunuzda da ifade ettiniz, tabii ki yerli ve millî tankımızı, uçağımızı, helikopterimizi, silahımızı duyunca hepimizin göğsü kabarıyor yani millet olarak gururlanıyoruz. Siz bir oran vermediniz ama yüzde 50'nin üzerinde diye biliyorum yerlilik oranı artık savunma sanayisinde.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI NURETTİN CANİKLİ (Giresun) - Yüzde 65'in üzerine çıktı.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - 65'in üzerine çıktı, o da çok güzel, tabii ki övünülecek bir şey.

Ben oradan Konya'ya geleceğim Sayın Başbakan Yardımcım. Konya'mızda savunma sanayisi açısından müthiş bir potansiyel var. Özellikle, Beyşehir ilçemizde av tüfeği üretimi var, yüz yılı aşkın mazisi var. Bilmiyorum, hiç görme imkânınız oldu mu? Benim elimdeki istatistiklere göre 2016 yılında tüm dünyada av tüfekleri sektöründe 1 milyar dolarlık ihracat yapılmış. Türkiye 138 milyon dolarla İtalya'nın arkasından 2'nci sırada. Amerika Birleşik Devletleri bile 3'üncü sırada yani av tüfeği ihracatında. Böylesi önde konumu olan bir ülkeyiz. Tabii bunun da ağırlıklı büyük çoğunluğu Beyşehir, Huğlu ve Üzümlü'de üretilen ve ihraç edilen av tüfekleri. Hani hep söyleriz ya, yüksek katma değerli üretim, var; ihracata dönük üretim, var; nitelikle iş gücü, var; ustalarımız, var. Yani orada yüz yıllık bir birikim var. Yani dünyada da artık tanınırlığı olan bir marka olmuşuz. Millî ve yerli her şeyiyle, ham maddesiyle, üretimiyle. Yani bu anlamda destek olmamız, sahip çıkmamız ve daha büyük projelere imza atabilecek bir yer olarak görmemiz gerekiyor.

Şunu da ifade edeyim: Bunu ben her Millî Savunma Bakanımıza bütçe görüşmelerinde ve diğer fırsat bulduğumda hep aktarıyorum o bölgenin bu özelliğini. Mesafe de aldık. Yani gerek Savunma Sanayii Müsteşarlığımız gerek Millî Savunma Bakanlığımız bölgeyle artık ilgileniyor. Bölgedeki bizim Mevlana Kalkınma Ajansının, KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının bu anlamda Savunma Sanayii Müsteşarlığımıza başvuruları var. Yani bu anlamda orada Türk Silahlı Kuvvetlerinin özellikle bu Millî Piyade Tüfeği'ni üretebilecek kapasite mevcut. Hem Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ihtiyacını hem de biz biliyoruz ki başka ülkelerden de Pakistan olsun, diğer ülkeler olsun bu tüfek talebi var Türkiye'den yani bunu karşılayabilecek kapasiteye ulaştırılır çünkü gerekli altyapı var. Yani eksik olan, mühendislik desteği biraz gerekir, Savunma Sanayii Müsteşarlığımızın kurduğu bir şirket var, oranın desteğini alabilir, AR-GE desteği alabilir. Çünkü dünya çapında tanınırlığını muhafaza edebilmesi için -siz de takdir edersiniz ki- sürekli kendisini de teknolojiye karşı geliştirmesi gerekir. O anlamda, gerekli destek verilirse -diğer bütün faktörler zaten var- burada müthiş bir gelişme sağlanabilir.

"Ne olabilir?" derseniz bu konuda, mesela, silah sanayisine dönük silah ihtisas organize sanayi bölgesi bizce kurulmalı Beyşehir ilçemizde, ki bunun altyapısı anlamında da ihtiyaç duyulabilecek her şey var. Sadece hem Bakanlığımızı hem Savunma Sanayii Müsteşarlığımızı hem Makina Kimyayı bu mütevelli heyette görürsek tabii ki orası daha fevkalade bir üretimi başarır diye düşünüyorum.

İkincisi de bu Huğlu'da meslek yüksekokulumuz var silah teknikerliği boyutunda, oranın altyapısını güçlendirmek, AR-GE anlamında güçlendirmek için de hazırladığı bir proje var. O da Kalkınma Bakanlığımızın gündeminde, olumlu da bakılıyor, inşallah o da gerçekleşecek. Bölge bu anlamda potansiyelini ülke ekonomisi, bölge ekonomisi için kullanabilecek. Bu konuda Sayın Bakanım açıkçası desteğinizi bekliyoruz hem silah ihtisas OSB kurulması noktasında hem de Savunma Sanayii Müsteşarlığımızın -zaten olumlu bakışları var- o bölgeye biraz daha fazla teknik anlamda destek vermesini bekliyoruz. Yine, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin silahla ilgili ihtiyaçlarını karşılamada dikkate alınmasını bekliyoruz.

Sayın Başbakan Yardımcım, ben bir de bu güvenlik güçlerimizle ilgili bizim takip ettiğimiz, bize gelen bazı sorunları ifade edeceğim size.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Savunma Bakanı...

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Astsubaylarımızın öteden beri bu makam ve görev tazminatı konusunda talepleri var, haklı talepleri. Çünkü ilk uygulama -on altı sene falan oldu- başladığında kapsam dışı kalmışlardı makam ve görev tazminatı konusunda. Astsubaylarımız da bu kapsama alınmalı, makam ve görev tazminatı almaları sağlanmalı.

Çok dertli olan uzman erbaşlarımız var Sayın Başbakan Yardımcım. O kadar çok sorunları var ki yani biraz ötelenmişler diyeyim, daha ağır bir ifade kullanmamayım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Bitiriyorum Sayın Başkanım.

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın lütfen.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yani maaş yönüyle sıkıntıları var, terfi yönüyle sıkıntıları var. Yani zatî silahları bile yok yani o derece bir mağduriyet yaşıyorlar. Lojman mağduriyeti var. Orduevlerine giremiyorlar, o yönden mağduriyetleri var. Bir defa, öncelikle, yasalarının güncel hâle getirilmesi lazım yani bugünkü şartları taşıyacak bir uzman erbaş kanununun düzenlenmesi lazım. Zatî silahlarını taşıma imkânı verilmesi lazım, bunun devlet tarafından karşılanması lazım. Lojman dağıtımında mutlaka bu arkadaşlarımızın yaptıkları görevler de dikkate alınarak adalet tesis edilip bunları lojman imkânından yararlandırmak gerekir. Sosyal tesislere, orduevlerine giriş serbest olmalı mutlaka bu arkadaşlarımıza da.

Velhasıl, uzman erbaşlara bir sahip çıkmamız gerekiyor Sayın Bakanım. Yani bir kanuni düzenlemesini güncel hâle getirirsek zaten diğer sorunlarını da o kanunla birlikte çözmüş oluruz diyorum.

Ben tekrar Bakanlığımız ve bağlı kuruluşlarının bütçesinin hayırlı sonuçlar getirmesini diliyorum. Size tekrar başarılar diliyorum.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.